- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber-Yorum
İsveç’te Kuran Yakma Suçunun Ardından Müslümanların Mezarlığına Saldırdılar!
Haber:
2/5/2022 Pazartesi günü, İsveç’in güneyindeki Malmö kentinde Müslümanların defnedildiği bir mezarlık, kimliği belirsiz aşırılık yanlıları tarafından ırkçı bir saldırıya maruz kaldı.İsveç devlet televizyonu, saldırının, ailelerin Ramazan Bayramı'nda mezarlığı ziyareti sırasında meydana geldiğini bildirdi. İsveçli “Müslüman Cenaze Evi” şirketinin kurucusu Müslüman aktivist Alin Delek, saldırıya maruz kalan doğu mezarlığının fotoğraflarını yayınladı. Resimlerde çok sayıda yıkılmış Müslüman mezarı görüldüğü gibi bazılarının üzerinde de açıkça ayak izleri görülüyordu. (El-Cezire)
Yorum:
Müslümanların mezarlarına yapılan saldırı suçu, İsveç’te Müslümanların maruz kaldığı artan ırkçı saldırıların ve provokasyonların ışığında gerçekleşiyor. Hatta ölen Müslümanlar bile bu kin ve suçtan kurtulamadılar. Zira kabirlerine hücum edildi ve şu bayram günlerinde Müslümanların duyguları tahrik edildi. La Havle vela Kuvvete İlla billahil Aliyyil Azim. Bu suçların ve provokasyonların doruk noktası, Danimarka-İsveç çifte uyruklu Rasmus Paludan liderliğindeki sağcı Stram Kurs hareketinin (Sıkı Yön Partisi) Kur’an-ı Kerim’i yakması oldu. Daha da kötüsü, bunun polis koruması altında gerçekleşmesi olmuştur. Aynı şekilde bu, Sosial’ın (sosyal hizmetlerden sorumlu bir devlet kurumu), Müslüman çocukları ailelerinden kaçırıp bakım evlerine yerleştirerek, onları dinlerinden ve İslami kimliklerinden uzaklaştırmak ve genç nesilleri yozlaşmış Kapitalist Batı düşüncesi ve onun çökmekte olan kültürüyle yetiştirmek için Müslüman olmayan ailelere vererek işlemiş olduğu suçların ışığında gerçekleşiyor.
İsveç'te Müslümanlara yönelik bu saldırılar ve suçlar, özellikle de Kuran’ı yakma suçu, bütün her yerdeki Müslümanların duygularını tahrik ediyor. Zira Müslümanlar, Allah’ın Rasulü Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in şu şekilde nitelendirdiği gibidirler: مَثَلُ الْجَسَدِ إِذَا اشْتَكَى مِنْهُ عُضْوٌ تَدَاعَى لَهُ سَائِرُ الْجَسَدِ بِالسَّهَرِ وَالْحُمَّى “Bir vücut gibidirler. Vücudun herhangi bir uzvu rahatsızlandığı zaman diğer azalar da ateşlenerek ve uykusuzlukla ona icabet ederler.” Bu ise, özellikle Müslümanların Batı ülkelerindeki sayılarının artış göstermesinin ışığında devletlerinin kurulmasıyla birlikte Müslümanların gücü ve izzetinin geri dönmesinden korkan Batı’nın korku ve endişe halini yansıtmaktadır. Bu nedenle var gücüyle bu hususu engellemeye çalışıyorlar. Aynı zamanda bu, hoşgörü, özgürlük ve ötekinin kabulü çağrısı yapan sloganlarının yanlışlığını da yansıtıyor.
Kesinlikle bu mücrimler azabı hak etmişlerdir. Bu yüzden edebe aykırı hareket ettikleri gibi İslam’a ve Müslümanlara saldırmaya cüret etmişlerdir. Ey Rabbim! Bize bir an önce, Sen’in hak vaadinin ve Rasulün Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in müjdesinin gerçekleşmesini nasip et. Bu vaad ve müjde ise Nübüvvet Minhacı üzere İkinci Raşidi Hilafetin kurulmasıdır. Zira Hilafetin kurulmasıyla Sen’in dinin izzetli olacak ve İslam’a ve Müslümanlara saldırmaya cüret eden herkese kısas uygulanacaktır.
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Beraa Munâsıra