Çarşamba, 25 Cumade’l Ûlâ 1446 | 2024/11/27
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü
Araplar, Kürtler ve Türkler Arasındaki Savaş

بسم الله الرحمن الرحيم

Araplar, Kürtler ve Türkler Arasındaki Savaş

فَهَلْ يُهْلَكُ إِلَّا الْقَوْمُ الْفَاسِقُونَ
Yoldan Çıkmış Topluluklardan Başkası Helâk Edilir mi Hiç!” [Ahkaf 35]

Amerikan üsleri güven ve emniyet içindeyken Arap, Kürt ve Türk olan Müslümanlar kendi aralarında savaşıyorlar, Suriye rejimi ise izliyor ve bu tür savaşlardan dolayı gözlerinin içi gülüyor! Suriye'de durum böyle, hatta Suriye’de Ruslar bile güven içinde; ama savaş ve çatışmaların çoğu Müslümanlar arasında. Cevlani’nin güçleri ise Hizb-ut Tahrir gençleri ve diğerlerinden olan davet taşıyıcılarını tutukluyorlar; çünkü onlar, hak sözü söylüyorlar. İran ve Lübnan’daki partisi de Amerika’nın hizmetinde olan Suriye rejimini desteklemeye devam ediyorlar.

Devrimin liderleri boyunlarını Türkiye, Suudi Arabistan, Katar ve bunların arkalarında olan Amerika ve İngiltere’ye teslim ettiklerinden beri Suriye’deki acı gerçek işte budur. Artık savaş, Araplar ile Kürtler arasında bir imha savaşına dönüştü ve sınırlarda Türkler ile Kürtler arasında çatışmalar devam ediyor. Soru şudur; Suriye rejimi ne durumda? Devrim, esasında ona karşı değil miydi? Devrim artık Türkiye ve Amerika’yı memnun etmek için mi yapılır hale geldi?! Peki devrim, “Allah için Allah için” sloganı altında yapılmadı mı? Müslüman kanı dökmek, çatışma konusu mu oldu? Peki bütün savaşçılar, Beşar rejiminin Amerika’nın hizmetkarı olduğu ve dokunulmaması gereken bir kırmızı çizgi olduğu konusunda hemfikir midir?!

Araplar, Kürtler ve Türklerden oluşan tüm savaşçılar, körü körüne bir bayrak altında yapılan savaşın galibinin de mağlup olanının da cehennemi miras alacağını ve bunun cahiliye dönemindeki savaş gibi bir savaş olduğunu bilmiyorlar mı? Nitekim Müslim ve Nesai, Ebu Hureyra’dan şöyle dediğini tahriç etmiştir: Allah’ın Rasulü Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurmuştur: مَنْ قَاتَلَ تَحْتَ رَايَةٍ عِمِّيَّةٍ يَدْعُو إِلَى عَصَبِيَّةٍ أَوْ يَغْضَبُ لِعَصَبِيَّةٍ فَقِتْلَتُهُ جَاهِلِيَّةٌHer kim körü körüne (dikilmiş) bir bayrağın altında asabiyete davet ederken veya asabiyet için öfkelenirken ölürse, bu cahiliye ölümüdür.

Araplar, Kürtler ve Türklerden oluşan savaşçılar, yaptıkları savaşların akrabalık bağlarını koparmak ve Müslüman kanının kutsallığını ihlal etmek olduğunu bilmiyorlar mı? Zira Allahu Teala şöyle buyurmuştur: وَمَن يَقْتُلْ مُؤْمِناً مُّتَعَمِّداً فَجَزَاؤُهُ جَهَنَّمُ خَالِداً فِيهَا وَغَضِبَ اللهُ عَلَيْهِ وَلَعَنَهُ وَأَعَدَّ لَهُ عَذَاباً عَظِيماًKim bir mümini kasten öldürürse cezası, içinde ebediyen kalacağı cehennemdir. Allah ona gazap etmiş, onu lânetlemiş ve onun için büyük bir azap hazırlamıştır.” [Nisa 93] Peki Allah’ın Rasulü’nün şu kavlini işitmediler mi: سِبَابُ الْمُسْلِمِ فُسُوقٌ وَقِتَالُهُ كُفْرٌMüslümana sövmek fasıklık, onunla savaşmak ise küfürdür.

Ey Araplar, Kürtler ve Türklerden oluşan Müslümanlar; şimdi geri dönüp Amerika’ya hizmet etmek için kendinizi öldürmeye devam mı edeceksiniz? Yoksa Allah’ın lanetine mi maruz kalmak istiyorsunuz? Allah’tan korkup haram kan dökmekten vazgeçmeyecek misiniz? Zira Allahu Teala şöyle buyurmuştur: فَهَلْ عَسَيْتُمْ إِن تَوَلَّيْتُمْ أَن تُفْسِدُوا فِي الْأَرْضِ وَتُقَطِّعُوا أَرْحَامَكُمْ * أُولَئِكَ الَّذِينَ لَعَنَهُمُ اللهُ فَأَصَمَّهُمْ وَأَعْمَى أَبْصَارَهُمْ * أَفَلَا يَتَدَبَّرُونَ الْقُرْآنَ أَمْ عَلَى قُلُوبٍ أَقْفَالُهَاGeri dönerseniz, yeryüzünde bozgunculuk yapmaya ve akrabalık bağlarını kesmeye dönmüş olmaz mısınız? İşte bunları Allah lânetlemiş, kulaklarını sağır, gözlerini kör etmiştir. Kur’an’ı okuyup düşünmezler mi? Yoksa kalpler üzerinde kilitleri mi var?” [Muhammed 22-24]

Şam’daki çıkarlarına hizmet etmeleri için Beşar’ı ve babasını getiren Amerika değil midir? Hilafetin yıkılmasının ardından Körfez’de iktidarda olan aileleri yerleştirenler İngilizler değil midir? Türkiye rejimi, sadece kendi çıkarlarını düşünen laik bir rejim değil midir? Sizin çatışmanızın sebebi Hilafetin yokluğu değil midir? Esad rejiminin yıkılıp Amerika’nın oradan kovularak ister Arap ister Kürt olsun hepinizi koruyacak ve Türkleri sizlerle birlikte Allah’ın Rasulü Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in bayrağı altında birleştirecek olan Hilafetin kurulması, sizin için Amerika’nın ve İngiltere’nin bayrağı ile laik bayraklardan daha hayırlı değil midir? Kimden korkuyorsunuz ki evlatlarınız arasında ölüm ve savaş yayıldı, kanlarınız aktı ve hala akıyor ve neredeyse birbirinizi yok eder hale geldiniz?! Körü körüne cahiliye bayrağı altında kanlarınızı döküp dünya ve ahiretinizi hüsrana mı uğratacaksınız? Asıl düşmanınız olan Amerika’nın liderliğindeki Batı’ya karşı birleşmek için daha neyi bekliyorsunuz?!

O halde kendi nefsiniz için Allah’tan korkun, aklınızı başınıza alın, kararınızı verin, Allah’a tevekkül edin ve Allah’ın Rasulü Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in bayrağı altında savaşın; zira düşmanınız apaçık önünüzde durmaktadır. Allah sizinle beraberdir. O amellerinizi asla eksiltmeyecektir. Nitekim Allahu Teala şöyle buyurmuştur: ذَلِكَ بِأَنَّ اللهَ مَوْلَى الَّذِينَ آمَنُواْ وَأَنَّ الْكَافِرِينَ لَا مَوْلَى لَهُمْBu, Allah'ın, inananların yardımcısı olmasından dolayıdır. Kâfirlere gelince, onların yardımcıları yoktur.” [Muhammed 11]

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Dr. Memduh Ferec

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

yukarı çık

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER