Pazartesi, 23 Cumade’l Ûlâ 1446 | 2024/11/25
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü
EY ORDUDAKİ RÜTBELİLER! SİZİ HALEP’TEN ALIKOYAN BAHANE NE?

بسم الله الرحمن الرحيم

EY ORDUDAKİ RÜTBELİLER!
SİZİ HALEP’TEN ALIKOYAN BAHANE NE?

(Tercüme)

HABER:

Rejim ve milis güçlerinin kontrolüne giren Halep’in birçok bölgesi ‘’Hollywood’ta sahnelenen korku filmine benzemektedir’’ Rejim güçleri bu bölgede kadın ve çocuklardan oluşan 79 sivil insanı astı. Buna benzer katliamlar, tecavüzler ve soykırım dar bir bölgeye sıkışıp kalan yüzbinlerce insanı da halen tehdit etmektedir

YORUM:

Halep’te olan olaylar yılanın başı Amerika liderliğinde müttefikleri, zebanileri, hain Arap hükümdarları ve uluslararası ihanet örgütlerinin gözleri önünde işlenmektedir. Her yönden Esad’ın çeteleri, milisler, Rusya ve İran tarafından Halep’e yönelik vahşice cürüm ve zulümler işlenmektedir. Dünya onları unutmuş ve kendi kaderine terk etmiştir. Daha ne zamana kadar terör bahanesiyle Müslümanların kanı akacak? Müslümanların ordusunun harekete geçmesi için daha ne kadar Müslümanın katledilmesi gerekecek?

Amerika, “Allah-Allah” nidaları ile başlayan Şam devriminin, Arap Baharı diye adlandırılan diğer devrimler gibi olmadığının farkına varmasından sonra ajanlarıyla birlikte Şam devrimini gömmeye çalışmaktadır. Bu devrim, İslam’ı uygulayan, koruyan ve taşıyan bir Devlet olarak küresel sistemde değişiklik yapacak bir devrim olarak devam ediyor. Bundan dolayı Şam halkına karşı yapılan savaş bir imha savaşıdır. Bugün Halep’te neler olduğunu görüyoruz, hedeflerinin sadece mücahit savaşçılar olmadığı; aksine kadın, çocuk ve yaşlılar olmak üzere silahsız masum insanların da hedeflerinde olduğunu göstermektedir. Tabii ki bunu da sözde terörizmle mücadele adı altında yapmaktadırlar. Ama Şam halkı iç ve dış unsurların baskılarına rağmen, hatta onları açlıkla, teşridle ve katliamlarla dize getirmeye çalışmalarına rağmen onlar bu azimli istekleri olan İslam Devletinden asla vazgeçmeyip, davalarında sebat ettiler.

Güç ve kuvvet sahibi olan Müslümanların ordularının gözü önünde çocuklar öldürülüyor, ırzlar tecavüze uğruyor, katliamlar oluyor ve yurtları yakılıp yıkılıyor. Fakat aynı ümmete ve dine mensup olan ordularımız niye harekete geçmiyorlar! onların bahaneleri ne?! Yoksa, İslam’ın sorumluluğu sadece Şam halkına mı aittir? Halep halkının katliama uğramasıyla savaş sona yaklaştı, tarih onların vazgeçmediğini ve teslim olmadıklarını ancak; Türk, Ürdün, Suudi ve bütün Müslümanların ordularının hıyanetini yazacak.

Ümmet bu ordular içinde öncekilerin yapamadığını yapacak muhlis askerlere umudunu bağladı. O askerler ki Allah’a söz verip, savaş meydanlarında bulunarak cihad saflarına katılan ve ümmetin derdiyle dertlenip onların kanlarını ve ırzlarını korumak için rütbelerini ve madalyalarını arkasına atabilen subaylardır.

Rabbinize karşı isyan etmeyin! asla ümmetinize ihanet etmeyin ve dininizi teslim etmeyin. Muhakkak ki Allah’u Teâlâ sizlere zorluktan sonra kolaylık kılacaktır ve biliniz ki zafer yakındır.

Hakkın yanında olun, fakat sakın hainlerden olmayın.

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi Adına

Nesrin Buzafri

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

yukarı çık

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER