Pazartesi, 23 Cumade’l Ûlâ 1446 | 2024/11/25
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü
KALPLERİ KATILAŞMIŞ YÖNETİCİLER İNSANLARA İHANET EDİP TAŞLARA YARDIMCI OLUYORLAR!

بسم الله الرحمن الرحيم

KALPLERİ KATILAŞMIŞ YÖNETİCİLER

İNSANLARA İHANET EDİP TAŞLARA YARDIMCI OLUYORLAR!

(Tercüme)

HABER:

Yaklaşık 40 ülke tarafından onaylanan ‘’100 milyon dolar değerinde bir fon oluşturarak dünya kültür mirasını oluşturan kültürel anıtların ve arkeolojik alanları savaş tehdidine karşı korumak için katılımcı devletler ‘uluslararası güvenli sığınaklar ağı’ inşasına ilişkin söz verdiler’’ Bu sözler UNESCO himayesinde Abu Dabi kentinde Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande’nin huzurunda düzenlenen konferans sırasında verildi.

YORUM:

Müslümanlar, Batı’nın sadece sömürgeci emellerini gerçekleştirmek için hareket ettiğini biliyorlar. Bu nedenle İslam’a karşı kötü niyetli UNESCO tarafından düzenlenen ve sömürgeci kanlı tarihi bilinen Fransa ve onun başkanı Hollande’nin himayesinde toplandı. Böyle bir konferansın Müslüman ülkede düzenlenmesi, bu konferansın Müslümanların kültürüne ve akidesine karşı Batının izlediği komplocu politikanın planından başka bir şey olarak değerlendirilemez. Çünkü onlar Allah’ın dinini hak din olarak görmüyorlar ayrıca diğer dinleri batıl saymayıp İslam’ı da diğer dinler gibi bir din sayıyorlar. Bu politikayla, Müslümanlara diğer dinleri ve kültürleri hoşgörü ve özgürlük fikri adı altında empoze edilmektedir. Böylece Müslümanlara İslam hadaratıyla gurur duyacağına Firavun, Babil ve Asur uygarlıkları gibi geçmiş hadaratlarla gurur duyulması gerektiğinin yanında Kapitalist Batı akidesi olan dinin hayattan ayrılması fikri, kültürlerin birleştiği müşterek esastır düşüncesi verilmektedir.

Abu Dabi Kültür ve Turizm Yönetim Kurulu Başkanı bu konferansta işaret ettiği habis sömürgeci hedefi ifade etmekte ve şöyle demektedir; “Kültür mirası 'çeşitliliği karakterize eden bütün şekil' olarak ortak kaynaklardan bir kaynaktır ve diyaloğu teşvik eder, hoşgörü ve özgürlük ise yakın bir ilişki kurmak için bir yoldur.” UNESCO Genel Direktörü İrina Bokova ise konferansta şöyle dedi; “Çok sayıda ülke katılımı ile güvenlik, insani ve kültür meselesini birleştirerek geniş bir koalisyon oluşturmayı hedeflemektedir’’

Konferansın gerçek amacı ise, daha önceleri yaptıkları gibi sahte isimler kisvesi adı altında arkeolojik kazı ve kültür mirası koruma bahanesiyle İslam ülkelerinde casusluk yapmaktır.

2001 yılında Taliban’ın Afganistan’daki Budist heykelleri yıkmasından sonra oluşan tantana ve protestolar arkeolojik önemi büyük anıtların, insan mirasını koruması kapsamında gündeme getirildi ve şöyle denildi; “anıtlar insan ruhunun ayrılmaz bir parçasıdır” ve “acil iş olduğunu’’ ayrıca UNESCO Genel Direktörü konferansta kasıtlı olarak kültür mirasını tahrip etmenin savaş suçu sayılacağını söyledi.

Ümmetine bağlılığını kaybeden ve kalpleri katılaşmış Müslüman Rüveybida yöneticilerin hali bir acayip! Afganistan, Suriye ve Yemen’deki heykellere ve taşlara mı ağlıyorlar ve kafirlerle bunları korumak (terör) için milyonlarca dolar mı harcıyorlar! Halbuki kendi uçaklarıyla binlerce insanı terörize ederek tüm şehri başlarına yıkıyorlar!!!

Kültür mirasını korumaya davet eden Fransa değil miydi? Mali’de BAE’nin mali desteğiyle tarihi camileri ibadet edenlerin başına yıkan! Orta ve Batı Afrika’da çöl boyunca İslam’ı ve kültürünü yayan tek ibadethane değil miydi? Birleşik Arap Emirlikleri’nin uçakları Yemen’de hastaneleri ve okulları bombalayan değil miydi? Afganistan’daki Buda heykellerini korumak için Abu Dabi’de toplanan bu devletler’in arasında BAE ve Fransa yok muydu! hatta Abu Dabi’de toplanan devletlerin gözleri önünde ortak koalisyon kurarak uçaklarla Suriye halkını ve bütün köyleri bombalayan kimlerdi!

Rasûlullah SallAllahu Aleyhi VessellemKâbe’yi tavaf ederken şöyle diyordu;«مَا أَطْيَبَكِ وَأَطْيَبَ رِيحَكِ، مَا أَعْظَمَكِ وَأَعْظَمَ حُرْمَتَكِ، وَالَّذِي نَفْسُ مُحَمَّدٍ بِيَدِهِ، لَحُرْمَةُ الْمُؤْمِنِ أَعْظَمُ عِنْدَ اللَّهِ حُرْمَةً مِنْكِ، مَالِهِ، وَدَمِهِ، وَأَنْ نَظُنَّ بِهِ إِلَّا خَيْرًا» - “Sen ne güzelsin, kokun da ne hoştur. Sen ne kadar büyüksün, hürmetin de çok büyüktür. Muhammed’in nefsi elinde olan Allah’a yemin olsun ki, Allah katında müminin hürmet ve kıymeti senin hürmetinden daha büyüktür. Onun malını, kanını haram kılmış ve biz mümin hakkında ancak hayır düşünürüz.” (İbn Mace)

Bu yöneticilere ne oluyor da heykelleri kurtarmak için çaba gösteriyor, fakat Müslümanları katliamdan kurtarmak adına hiçbir ölçü tanımıyorlar!

Eğer Abu Dabi’de toplanan Müslümanlar gerçekten tarihi miras kültürüne ve tarihsel anıtlara önem verselerdi; evlâ babından Mescid-i Aksa'ya karşı yıkım, sabotaj ve yahudilerin saygısızlığına karşı Filistin halkına yardım ederlerdi. Eğer Unesco ve Fransa’nın iddia ettiği gibi amaçları tarihsel kültürü korumaksa, onların gözü önünde cereyan eden Mescid-i Aksa'ya karşı yahudilerin yıkımını niye görmüyorlar! Yöneticiler sadece Batının hizmetçileri ve sömürgeci maslahatlarının koruyucusudurlar!

Sömürgeci Kapitalistlerin şerrinden kurtulmak ve Müslümanların izzetinin yolu ancak; İnsanlığı, Müslümanları ve İslam hadaratını koruyacak olan Nübüvvet Metodu üzere Râşidi Hilafet Devletini kurmak için çalışan davet taşıyıcılarına yardım etmekle olur.

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi Adına

Fatıma Binti Muhammed

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

yukarı çık

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER