Çarşamba, 25 Cumade’l Ûlâ 1446 | 2024/11/27
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü
Ucuz Menfaat İttifakı Değil, Samimi Ümmet İttifakı!

بسم الله الرحمن الرحيم

Haber-Yorum

Ucuz Menfaat İttifakı Değil, Samimi Ümmet İttifakı!

Haber:

Türkiye, 14 Mayıs 2023 Pazar günü yapılacak cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimine dört ayrı ittifakla gidiyor. 14 Mayıs seçimleri, Cumhuriyet tarihinde en çok ittifakın katıldığı seçim olma özelliğini taşıyacak. Seçimlere Cumhur İttifakı, Millet İttifakı, Emek ve Özgürlük İttifakı ve Ata İttifakı adı altında dört ayrı ittifak katılacak. Cumhur İttifakı Recep Tayyip Erdoğan’ı, Millet İttifakı Kemal Kılıçdaroğlu’nu, Ata İttifakı Sinan Oğan’ı cumhurbaşkanı adayı olarak açıkladı. Emek ve Özgürlük İttifakı henüz resmen olmasa da Millet İttifakı adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nu destekleyeceğini belirtti. (27.03.2023 – Ajanslar)

Yorum:

Sözde halkın kendi kendisini yönettiği iddia edilen demokratik seçimlere 1,5 ay zaman kaldı. Her seçim döneminde olduğu gibi demokratik partiler arasında iktidar nimetlerinden pay alabilmek için pazarlıklar yapıldı ve arkasından hiçbir kırmızı çizginin olmadığı ucuz menfaat ittifakları ortaya çıktı. Muhafazakâr partiler İslam düşmanı Kemalistlerle birlik oldular, Kürt milliyetçileri Türk milliyetçileriyle yan yana geldiler. Sosyalist geçinen partiler kapitalist partileri destekleme kararı aldılar. Yani tabiri caizse kimin eli kimin cebinde belli değil… “Dün dündür, bugün bugündür” ifadeleriyle özetlenen omurgasız siyaset anlayışı Türkiye siyasi ortamını tamamen kuşatmış durumda.

Türkiye’de siyaset; “biz insanları hangi doğru fikir ile kalkındırırız” düşüncesinden ziyade “bize oy vermeleri için seçmeni nasıl kandırabiliriz, onlara ne vaat edersek bize oy verirler” düşüncesi ile yapılıyor. Bu zihniyet iktidara ulaşmak veya koltuğu korumak için her yolu mübah görüyor. Bu zihniyet “siyaset için 24 saat uzun bir zamandır” diyerek menfaat ve çıkar odaklı pazarlıkları meşrulaştırıyor. Aslında bu zihniyet ile kurulan partilere siyasi parti bile denilemez. Bunlar olsa olsa tabela partileridir. Şahsi çıkar ve siyasi gelecek kaygısı ile pazarlık masalarına her daim kapısı açık olan ofislerdir. Özellikle 2018 yılından sonra hayata geçirilen 50+1 formülü sayesinde büyük partiler küçük partileri pazarlık masasının aracı haline getirdiler. Böylece menfaatçilik iyice kurumsallaşmış oldu. Bu tablonun en kötü yanı ise ilkesiz siyasetin kötü bir ahlak olarak toplumun zihnine aşılanıyor olmasıdır.

Nereden bakılırsa bakılsın bu kokuşmuş ve köhnemiş sistem bünyesine kattığı herkesi kendisine benzetmektedir. Müslümanı, muhafazakârı, demokratı, milliyetçisi, liberali, sosyalisti hepsinin hali pürmelali ortada. Hepsi menfaat ölçüsü doğrultusunda hareket ediyorlar. Siyasi partiler ve siyasetçiler böyle olunca ülkenin durumu her geçen gün daha da kötüye gidiyor. Sistem partileri başarısızlığı kanıtlanmış bayat yönetim modellerini ısıtıp ısıtıp tekrar önümüze koyuyorlar. Birileri makam ve mevki, birileri ihale, birileri itibar, birileri meşruiyet, birileri popülerlik kazanıyor. Ama kaybeden hep ülke ve insanlarımız oluyor.

Oysa ki yapılması gereken İslami hüküm ve fikirler temelinde toplumun sorunlarına köklü, kapsamlı çözümler sunarak siyaset yapmaktır. Müslüman halkımızda “İslam ile hükmetme” fikrini diri tutarak, ölüm kalım meselesi haline getirmektir. Demokrasi denilen ucube sistemin hakimiyet hakkını insana veren bir küfür nizamı olmasının yanında sadece yönetici ve sermaye elitlerini besleyen tarihi bir sömürgecilik yalanı olduğunu sürekli hatırlatmaktır. Zira siyaset demek; “belirli bir fikre göre insanların işlerini dahili ve harici olarak gütmek” demektir. Müslümanlar için bu fikir akide ve şeri hükümlerden oluşan İslam ideolojisidir. İslam ideolojisinin uygulayıcısı ise Raşidi Hilafet devletidir. Dolayısıyla gerçek bir siyasetçi nebevi metod ışığında toplumu İslam ve hilafet ile kalkınmaya çağıran siyasetçidir. Gerçek samimi ittifak ise Müslümanların fikir birliğini, ölçü birliğini ve nihayetinde siyasi birliğini sağlayan ümmet ittifakıdır.

وَتَعَاوَنُوا عَلَى الْبِرِّ وَالتَّقْوٰىࣕ وَلَا تَعَاوَنُوا عَلَى الْاِثْمِ وَالْعُدْوَانِࣕ وَاتَّقُوا اللّٰهَؕ اِنَّ اللّٰهَ شَدٖيدُ الْعِقَابِ

''İyilik ve takva üzere yardımlaşın, günah ve düşmanlık üzere yardımlaşmayın. Allah'tan korkun, çünkü Allah'ın cezası çok şiddetlidir." (Mâide, 5/2)

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Muhammed Emin Yıldırım

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

yukarı çık

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER