Çarşamba, 25 Cumade’l Ûlâ 1446 | 2024/11/27
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü
Terör Zanlılarına Verilen 50 Yıl Hapis Cezası Tanzanya’daki “Terörizme Karşı Savaş” Propagandasının Başarısızlığını Gösteriyor

بسم الله الرحمن الرحيم

Haber-Yorum

Terör Zanlılarına Verilen 50 Yıl Hapis Cezası Tanzanya’daki “Terörizme Karşı Savaş” Propagandasının Başarısızlığını Gösteriyor

Haber:

16/12/2022 tarihinde Tanzanya Yüksek Mahkemesi, Güney Tanzanya, Songea'daki Yolsuzluk ve Ekonomik Suçlar Dairesi (alt kayıt), aralarında 73 yaşındaki bir adamın da bulunduğu altı Müslümanı, terörizm ve hükümeti devirmek için komplo kurmakla suçlu bulunmalarının ardından 50 yıl hapis cezasına çarptırdı.

Haber:

Yargıç Yossi Mlampina’ya göre, sanıkların ülkedeki huzuru bozmak ve hükümeti devirmek için komplo kuran yabancı bir cihatçı grupla yakın ilişkileri bulunmaktadır.

Suçlanan Müslümanların hukuki süreçlerde zulme, adaletsizliğe ve sapkınlığa maruz kalması gerçekten üzücü bir durumdur. Zira Temmuz 2020'den beri tutuklu bulunuyorlar ve soruşturma için iki yıl beş aydır gözaltında tutuluyorlar. Bu ise önce tutuklandıkları, daha sonra bunu soruşturma meselesinin takip ettiği anlamına gelmektedir. Ayrıca bu Müslümanlar, yasal temsil ve aile ziyareti gibi temel haklarından mahrum bırakılmış ve bilinmeyen yerlere götürülerek resmi belgelere imza atmaya zorlanmışlardır.

Bu özel kararda altı silahsız köylüden oluşan bir ailenin, sanıkların ikamet ettiği Songea’dan 700 km’den daha uzak olan Dodoma’da veya 900 km’den daha uzak olan Darüsselam’da bulunan askeri donanımlı bir hükümeti devirebileceğine inanmak hiç de ikna edici değildir. Tanzanya hükümeti, uzak bir köyden altı silahsız bir akraba grubu tarafından devrilebilir mi?! Hepimiz bunun imkânsız olduğunu biliyoruz.

Aslında bu karar, Batı’nın Tanzanya’da dayattığı “terörizme karşı savaş” propagandasının kötülüğünden başka bir şeyi temsil etmiyor.Ayrıca Başsavcılık Müdürü’nün bir dizi terör suçlamasını düşürmesi ve devam etmek için ikna edici kanıtları olmadığını kabul etmesinden sonra, terör kampanyasını yeniden canlandırmak için bir katalizör görevi görmektedir.

Tüm terörizm suçlamalarında, birkaç temel soru gündeme gelir. Örneğin: Neden tutuklulara makul sürede yargılanma hakkı verilmiyor? Masum olduğu iddia edilen tutuklular neden kefaletle serbest bırakılmıyor? Neden bu vakalarda bariz bir yıldırma ve taciz duygusu vardır? Daha da önemlisi aynı iddia makamı mahkemede hala soruşturmaların devam ettiğini kabul etmesine ve bunun da yıllar geçse de onları suçlayacak kanıtların olmadığı anlamına gelmesine rağmen insanlar neden yıllarca tutuklanıp gözaltında kalıyorlar? Görünen o ki terörizm bahanesiyle baskıcı bir gündem ve korkunç bir şekilde temel insan haklarının ihlali söz konusudur.

Aslında “terörizme karşı savaş”, Batılı kapitalistlerin terörle mücadele adı altında gelişmekte olan ülkeleri sömürmek ve liderlerini parayla yozlaştırarak güvenlik sistemlerine müdahale etmek için kullandıkları bir araçtır. Tıpkı eski ABD Başkanı Donald Trump’ın 2016 yılında şu sözleriyle teyit ettiği gibi: “IŞİD’in kurucuları Barack Obama ve Hillary Clinton’dır.”

Tanzanya dahil olmak üzere gelişmekte olan ülkelerin, kapitalizmi terk etmelerinin ve sadece dış gündemi olan bir sömürgeci olmadığı, aynı zamanda Müslümanların olduğu bir toplumdaki bir grup insanı hedef aldığı kanıtlanan terörizmi önleme yasasını yürürlükten kaldırmalarının zamanı gelmiştir. Dahası bunun yerine tüm insanlık için insaflı ve adil olması vasfıyla İslam ideolojine odaklanmalıdırlar.

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Said Bitomva - Tanzanya

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

yukarı çık

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER