- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber-Yorum
Anatoli Antonov: Özrün Kabahatinden Büyük
Zira Rusya’nın Tarihi Daha Kanlı ve Daha Ölümcüldür
Haber:
29/06/2022 Çarşamba günü Sana’da yayınlanan günlük Es-Sevra gazetesi, “Moskova: Kiev’e silah göndermeye devam etmek, onu sivilleri öldürmeye sevk etmektir” başlıklı bir haber yayınladı. Haberde şöyle geçti: “RIA Novosti Rus haber ajansı Antonov’un dün yaptığı açıklamada şunları söylediğini aktardı: “ABD yönetimi, Kiev’e silah transferini yoğunlaştırıyor ve eğer bizzat taşınabilir hava savunma sistemleri, ağır topçu ve uzun menzilli fırlatıcılar transfer ettiyse bu kışkırtıcı adımlarıyla Kiev rejimini sivilleri öldürmeye sevk ediyor.” Ayrıca Amerikalıların Ukrayna kuvvetleriyle istihbarat bilgisi alışverişinde bulunduklarına ve savaş alanında hareket etmek için bilgiler ve koordinatlar sağladıklarına da dikkat çekti.
Yorum:
Aslında Rusya’nın Amerika Büyükelçisi Antonov, konuyu ters yüz etti. Zira Kiev, Rusya ile olan savaşında sivilleri öldürmek için nasıl silah ithal ediyor acaba? Moskova’nın sivillerin öldürülmesi noktasında ısrar etmesindeki maksadı, bunu Moskova’nın değil de Kiev’in yaptığı şeklinde kabahatinden büyük bir özür sunmaktır! Oysa tarihi hakikat, Moskova’nın tarihi boyunca sivilleri öldürdüğüne işaret ediyor.
Moskova’nın tarihi, 29/05/1453’ten önce ve sonra sivilleri öldürmede Doğu Ortodoks Kilisesi’nin kimliğine bürünmüştür; zira 992’den itibaren Korkunç İvan, tebaasının Ortodoks mezhebini benimsemesini ve İslam’ı benimseyenlerin öldürülmesini gerektiren bir kararname çıkarmıştır. Sonra 1686’da Ruslar, Budapeşte’nin Müslüman nüfusunun katledilmesine ve 81 caminin yakılmasına katıldılar. Yine Ruslar, 1688’de Belgrad’da kalan Müslümanların katledilmesinde Sırplara katılmışlar ve 1806 yılında da aynısı olmuştur. Ayrıca Ruslar, 1736’da Kırım’a girerek Müslümanları öldürdüler ve camileri yıktılar. Dahası 1821’de Ruslar, çocuklar ve yeni doğanlar da dahil olmak üzere 50.000 Müslümanın toplu katliamında Yunanlıları desteklediler. Yine 1878’de Ruslar ve Bulgarlar, yarım milyon Müslümanı topluca katlettiler...
Komünist dönemde Tataristan bölgesindeki Kazan, Sibir ve Astrahan’ın her birindeki Müslümanlar, Kafkasya’da Çeçenler, İnguşlar, Dağıstanlılar ve Azeriler ve Batı Türkistan’da ise Özbekler, Kazaklar, Tacikler, Kırgızlar ve Türkmenler katledilmişlerdir.
Ayrıca Joseph Stalin, İkinci Dünya Savaşı’ndan önce ve sonra, Ukraynalılardan, Dağıstanlardan, Çeçenlerden ve diğerlerinden Sibirya’ya kadar 11 milyondan fazla Müslümanı öldürdü ve orada ölüme terk etti. Son olarak da Osetya’daki savaşı ve Grozni ve Halep şehrinin sakinlerinin başına yıkılmasıyla ve Şam’da yeni silahların denenmesiyle son buldu. Dolayısıyla katliam, mükemmel bir Rus sıfatıdır. Nitekim Allahu Teala, şöyle buyurmuştur: قَالُوا تَقَاسَمُوا بِاللَّهِ لَنُبَيِّتَنَّهُ وَأَهْلَهُ ثُمَّ لَنَقُولَنَّ لِوَلِيِّهِ مَا شَهِدْنَا مَهْلِكَ أَهْلِهِ وَإِنَّا لَصَادِقُونَ “Allah’a and içerek birbirlerine şöyle dediler: Gece ona ve ailesine baskın yapalım (hepsini öldürelim); sonra da velisine: "Biz (Salih) ailesinin yok edilişi sırasında orada değildik, inanın ki doğru söylüyoruz" diyelim.” [Neml 49]
Bu, Rus katliamının sadece bir kısmı olup tamamı değildir. Hayatın, tüm bu katliama ve bunu yaptığına dair gerekçeye ihtiyacı yoktur. Oysa Müdebbir olan yaratıcının nizamı, öldür demez, aksine Nübüvvet Minhacı üzere İkinci Raşidi Hilafet Devleti’nin ilk gününün güneşinin doğmasıyla yeryüzüne inecek olan yaratıcının nizamının tatbik edilmesine yönelik davetin yayılmasının önündeki engelleri ortadan kaldırmak için bunu yapar.
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Müh. Şefik Hamis – Yemen