- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber-Yorum
Yoksulluk Bir Adam Olsaydı Onu Öldürürdüm!
Haber:
12 Nisan 2022'de haber ajansları, “korkunç bir gelecek” başlığı altında, bu yıl çeyrek milyardan fazla insanın aşırı yoksulluk sınırının altında kalacağını ve “eşitsizliğin, fiyat artışlarının ve açlığın endişe verici düzeyde artmasıyla bir milyardan fazla insanın günde 2 doların altında bir gelirle yaşadığını” bildirdi.
Yorum:
Yoksulluk sınırının altında yaşayanlar, çevremizde, aramızda, komşu köylerde, yakın şehirlerde, komşu ülkelerde ve bölgeleri dolduran kamplarda yaşayan insanlardır. Yani zalim ve haksız savaşların yetim bıraktığı çocuklar ve dünyanın dört bir tarafındaki yaslı ve dul kadınlardır. Dolayısıyla yoksulluk, internette ve haber sayfalarında yazılan bir sayı değil, aksine şiddetli bir acı, gücü zayıflatan açlık ve kemikleri aşındıran şiddetli bir soğuktur. Gerçekten de yoksulluk, neredeyse bir küfürdür!
Bir milyardan fazla insanı kasıp kavuran aşırı yoksulluk ve şiddetli açlık, tesadüfün, tembelliğin ve rızık talebindeki gecikmenin bir sonucu değildir. Zira herhangi bir kişi, bir köy veya bir şehir, bir iki gün ya da bir veya iki ay onları açlığa iten bir salgından etkilenebilir veya dünya çapında bir milyardan fazla insan yıllarca yoksulluktan etkilenebilir. Dolayısıyla bu, sadece bir halkı veya bir yöreyi etkileyen bir durum değildir.
Bugünkü yoksulluk, Kur’an’ı Kerim’in nitelendirdiği gibi mirası yiyip bitiren, parayı büyük bir aşkla seven, fakiri yedirmeye teşvik etmeyen ve yetime ikram etmeyen bir grup vahşi insanın çöreklendiği zalim sistemin bir sonucudur.
Bugünkü yoksulluk, insan yaşamını zorluğa ve meşakkate dönüştüren sefil bir sistemin sonucudur. Zira bu sistem, servetleri toplayıp biriktirmek için milyonları öldüren ve yerinden eden bir sistemdir. Bugünkü yoksulluk, Amerika, Rusya, Fransa ve İngiltere’nin, hem para, altın, petrol ve değerli madenler için hem de malları ve ürünleri için pazarlar oluşturmak ve halkları köleleştirmek için açmış oldukları savaşların bir sonucudur.
Bugünkü yoksulluk, insanların paralarına ektikleri ve onların paraları pahasına büyüttükleri faizin bir sonucudur. Zira insanların tüm paraları, para ve sermaye sahiplerinin bankalarında depolanmış hesaplara dönüşmüştür. Böylece dünyanın tüm halkları, Dünya Bankası ve Uluslararası Para Fonu ile birlikte Amerika ve Avrupa bankalarının kölesi olmuştur.
Bugünkü yoksulluk, Karun’un tiranlığının, Firavun’un kibirliliğinin, Semud’un despotluğunun, Ad’ın korkunçluğunun, Amerika’nın kibrinin, Fransa’nın açgözlülüğün, İngiltere’nin kurnazlığının ve Rusya’nın vahşetinin bir sonucudur.
Bugünkü bu korkunç yoksulluk, sadece birkaç yüz şerli adamın bir milyardan fazla insanın, aksine tüm insanlığın maişetini, yiyeceğini ve parasını ele geçirmesinden dolayı meydana gelmektedir. Zira kapitalizm adını verdikleri bu kaotik sistem, para yağmalamak, masum insanları öldürmek ve insanları köleleştirmek için hiçbir çabadan kaçınmaz. Ayrıca bu sistemin kolonları, duvarları ve tavanları, açlıktan kazınan mideden ve açlıktan çürümüş ve yoksulluktan sakatlanmış kemiklerden inşa edilmiştir. Bu kaotik sistem, efsanesini Allah’ın gökyüzünü yükselttikten sonra insanlar için koymuş olduğu dengeye meydan okuyarak inşa etmiştir. Dahası bu sistem, Allah’ın rızıklarını tesis ettiği yerin ve göğün işini doğru bir şekilde idare ettiği adaletine, Allah’ın insanlığa gönderdiği risalete, indirdiği Kitaba ve temellerini attığı dengeye meydan okumaktadır. لقَدْ أَرْسَلْنَا رُسُلَنَا بِالْبَيِّنَاتِ وَأَنزَلْنَا مَعَهُمُ الْكِتَابَ وَالْمِيزَانَ لِيَقُومَ النَّاسُ بِالْقِسْطِ وَأَنزَلْنَا الْحَدِيدَ فِيهِ بَأْسٌ شَدِيدٌ وَمَنَافِعُ لِلنَّاسِ وَلِيَعْلَمَ اللَّهُ مَن يَنصُرُهُ وَرُسُلَهُ بِالْغَيْبِ إِنَّ اللَّهَ قَوِيٌّ عَزِيزٌ “Andolsun biz peygamberlerimizi açık delillerle gönderdik ve insanların adaleti yerine getirmeleri için beraberlerinde kitabı ve mizanı indirdik. Biz demiri de indirdik ki onda büyük bir kuvvet ve insanlar için faydalar vardır. Bu, Allah'ın, dinine ve peygamberlerine gayba inanarak yardım edenleri belirlemesi içindir. Şüphesiz Allah kuvvetlidir, daima üstündür.” [Hadid 25]
Neredeyse küfürle eş değer olan yoksulluk, küfrün ürünü ve üretimi olduğu için öldürülmeyecektir. İnsanlar, yerin ve göğün işine hükmeden aynı kanun ve yasalarla hükmetmeye dönmedikçe ve yerin ve göğün Rabbinin temellerini tesis ettiği dengelerdeki zulmü durdurmadıkça Allah’ın kainatında yarattığı nimetlerden faydalanamayacaktır. Allahu Teala, Muhkemi’t Tenzil’de şöyle buyurmuştur: وَالسَّمَاءَ رَفَعَهَا وَوَضَعَ الْمِيزَانَ * أَلَّا تَطْغَوْا فِي الْمِيزَانِ * وَأَقِيمُوا الْوَزْنَ بِالْقِسْطِ وَلَا تُخْسِرُوا الْمِيزَانَ “Allah göğü yükseltti ve mizanı (dengeyi) O koydu. Sakın dengeyi bozmayın. Ölçüyü adaletle tutun ve eksik tartmayın.” [Rahman 7-8-9]
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Dr. Muhammed Ceylani