Haber-Yorum

Erdoğan ve Bugünkü Yöneticilerimiz Mescid-i Aksa’yı Kurtarmaya Ehil Değillerdir!

Haber:

İşgal altındaki Kudüs şehri ve mübarek Mescid-i Aksa’nın geleceği üzerine istişarelere ayrılan Uluslararası Minber-i Aksa 3. İmamlar, Hatipler ve Davetçiler Kongresi Türkiye’nin İstanbul kentinde sona erdi.

18-19/3/2022 Cuma ve Cumartesi günleri devam eden ve Uluslararası Minberi Aksa Vakfı tarafından düzenlenen oturuma, 40’tan fazla ülkeden gelen ve çoğu Müslüman alim ve imamlardan oluşan 350 ilgili kişi katıldı.

Etkinliklere Dünya Müslüman Alimler Birliği Genel Sekreteri Ali Muhyiddin el-Karadaği, Dünya Müslüman Alimler Birliği Kudüs ve Mescid-i Aksa Komitesi Başkanı El-Umeri, Cezayir Alimler Birliği Başkanı Abdurrezzak Kasum, Türkiye Diyanet İşleri başkanlığı Şura Dairesi Başkanı Abdurrahman Aşkan ve Türkiye Diyanet İşleri eski başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez katıldılar. (Safa Ajansı)

Yorum:

Erdoğan ve Müslümanların başındaki diğer yöneticiler, bu tür konferanslarla hatalarını gizlediklerini, İslam ümmetine ve onun temel meselelerine yönelik ihanetlerini örtbas ettiklerini sanıyorlar. Bu büyük meselelerden biri de, sahabeler ve onları takip eden muhlis liderler ve kahraman mücahitlerin kanlarıyla suladıkları mübarek Filistin topraklarını Yahudilerin işgal etmelerine karşı sessiz kalmalarıdır. Sadece Yahudilerin Filistin’i işgal etmesine karşı sessiz kalmamışlar, dahası onlardan birçoğu bu mutant varlıkla kirli ilişkiler kurmuşlardır. 

Bu konferansın, Erdoğan’ın Türkiye’de Yahudi varlığının Cumhurbaşkanını kabul etmesinin ardından gelmesi hiç şaşırtıcı değildir. Zira onu, bir İslam toprağında kahramanlar gibi karşılamıştır; Türkiye ile Yahudi varlığı arasındaki ilişkilerin bölgenin istikrarı ve güvenliği için çok önemli olduğunu ifade eden de Erdoğan’dır. Erdoğan hangi güvenlik ve istikrardan bahsediyor acaba? Bu şekilde o, Müslümanların topraklarını gasp eden ve Filistin halkını öldüren ve yerinden eden bir varlık olan Yahudi varlığının bölgenin bir parçası olduğunu kabul etmekte ve Müslümanların Mescid-i Aksa, Kudüs ve Filistin’i kurtarmalarını engellemek için bu varlığın güvenliği ve istikrarı konusunda aşırı hırs göstermektedir. Yoksa Erdoğan bu konferansla, Yahudi varlığının başkanını kabul etmesinin ardından popülaritesinin bir kısmını kaybetmesinden, davasının ortaya çıkmasından ve birçok destekçisini kaybetmesinden sonra Müslümanlara ve topraklarına yönelik ihanetlerini ve komplolarını örtbas mı etmek istiyor acaba??

Bu konferansta bir araya gelen bu alimlere sorulacak iki soru vardır. Birincisi: İslam topraklarının bir karışı dahi işgal edilse, Müslümanların ve onların yöneticilerinin görevlerinin ne olduğunu bilmiyor musunuz? İkincisi: Rabbani alimlerin -ki şayet onlardansanız- düşmanları tarafından işgal edilen Müslümanların topraklarına karşı görevlerini bilmiyor musunuz? Şayet biliyor ve susuyorsanız bir musibettir. Yok eğer bilmiyorsanız, bu daha büyük bir musibettir.

Ey alimler: Bizler, Müslümanların meseleleri üzerinden ticaret yapan ve efendileri sömürgeci kafirlerin çıkarları için onlara komplo kuran Erdoğan ve onun gibi Müslümanların başındaki yöneticilerden elimizi çektik artık. Zira onlardan bazıları ümmetine masanın üstünden ihanet etmese de masanın altından ihanet etmektedirler. İslam beldelerindeki tüm yöneticilerin, Yahudilerin Müslümanların topraklarını işgal etmelerine karşı sessiz kalmaları, Müslümanların ülkelerini tabi ve zelil varlıklara bölmeleri, ümmetin Nübüvvet Minhacı üzere İkinci Raşidi Hilafeti kurarak İslam ile yönetimi yeniden tesis etmek için sahih bir şekilde çalışmasını engellemeleri, ümmeti ve ordularını Filistin’i ve Müslümanların işgal altındaki diğer topraklarını kurtarmaları için harekete geçmelerini engellemeleri ihanet olarak yeterlidir; dolayısıyla biz onlardan elimizi çektik artık. Ancak sizin hakkınızda geriye tek bir umudumuz kaldı ki o da; Filistin hakkında hak sözü söylemeniz ve Filistin’i ve işgal altındaki İslam topraklarını kurtarmak amacıyla orduları harekete geçirmeleri için Erdoğan ve diğer yöneticilere nasihat etmenizdir. Ama ne yazık ki sizler, ümmetinizi hayal kırıklığına uğrattınız ve hakkı söyleme konusunda sessiz kalarak aşağılanmaya razı oldunuz. Oysa sizler, şehitlerin efendisinin Hamza ve zalim yöneticiye kaşı çıkıp (Allah’ın emrini) emreden ve (Allah’ın nehyini) nehyeden ve bu zalim yönetici tarafından öldürülen kişi olduğunu biliyorsunuz. Eğer bu şerefe nail olmaz ve bunun için çalışmazsanız, o halde sizin yerinize başkalarının geçmesini bekleyin. Zira bu, Allahu Teala’nın kainattaki sünnetidir.

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan

Halife Muhammed – Ürdün