- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber-Yorum
Fransa, Türkiye’nin Başkalarının İşlerine Müdahalesinden Rahatsız Oluyor
Haber:
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Türkiye’ye karşı bir tutum sergileyerek Yunanistan donanması ve Doğu Akdeniz, Kıbrıs’ın egemenliğini ihlal eden ve Libya çatışmasına müdahale eden taraflara karşı yaptırımlar uygulanması çağrısında bulundu.
Macron, Perşembe günü Paris'te Kıbrıs’lı mevkidaşı Nikos Anastasiades ile birlikte düzenlediği basın toplantısında, Paris’in “deniz alanını ihlal edenlere” karşı yeni yaptırımlar uygulamaya yönelik çabasını ifade ederek Avrupa Birliği’nin “Doğu Akdeniz’deki provokasyonlara” yanıt vermemesinin tehlikesi konusunda uyarıda bulundu.
Şöyle dedi: “Akdeniz'in bu kısmı iki ülkemiz için hayati bir önem taşımakta olup enerji ve güvenlik konuları çok önemlidir. Mesele, özellikle varlıklarını gittikçe daha fazla pekiştiren Türkiye ile Rusya arasındaki nüfuz mücadelesiyle ilgili olup Avrupa Birliği ise bu durum karşısında hiçbir şey yapmamaya devam ediyor.”
Macron şunları ekledi: “Doğu Akdeniz’in güvenliğini diğer tarafların eline bırakmak büyük bir hata olur. Bu, Avrupa için bir seçenek olmadığı gibi Fransa’nın da gerçekleşmesine izin vereceği bir şey değildir." (Rusya el-Yevm / 23 Temmuz 2020)
Yorum:
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, kesinlikle tevazu sahibi birisi değildir. Zira ülkesinin birçok Afrika ülkesini sömürgeleştirdiği ve hala kanları bile kuramamış milyonlarca insanı kurban ettiği bir dönemde Türkiye’nin Libya’ya müdahalesinden çok rahatsız oluyor! Genelde Muhammed Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in ümmetinin, özelde ise Afrika’daki Müslümanların baş düşmanı olan Fransa’nın sömürgeci Cumhurbaşkanı küstahlık üzerine küstahlık yapıyor.
Bu küstah adam, Afrika ülkelerinde işlediği cürümlerini unuttu galiba? Zira sadece Cezayir’deki sömürgesi döneminde bir milyondan fazla insan şehit düşmüştür. 1990’lı yıllarda Fransa’nın Cezayir seçimlerinde işlemiş olduğu vahşi cürümlerden bahsetmiyoruz bile.
Bu benim, Erdoğan’ın Libya müdahalesini savunduğum anlamına gelmiyor. Zira Libya’ya müdahalesi, Libya’daki sömürgeci Avrupalıların ipini çekip onun yerine Amerikan nüfuzunu yerleştirmeye dönük bir Amerikan teşebbüsüdür. Dolayısıyla özellikle Suriye’de olmak üzere Erdoğan’ın bölgedeki eylemlerini takip eden biri, Erdoğan’ın Amerika’nın çıkarlarına hizmet ettiğinin farkına varır. Bu nedenle Erdoğan’ın Libya’ya müdahalesi kesinlikle İslam’ın ve Müslümanların maslahatı için değildir. Zira Amerikan ajanı Esed rejimini pekiştirmek için yaptıkları ve yapmaya devam ettikleri buna dair en iyi kanıttır. Bununla birlikte Fransa’ya, kimin müdahale edip kimin müdahale etmeyeceğini belirleme hakkını veren nedir acaba? Yoksa İslam Devleti’nin kaldırılmasının ardından aç kurtların sofralarında, gözetmeksizin ve hesap vermeksizin herkesin bizi ısırıp parçaladığı yetimler haline mi geldik?!
Şayet Müslümanların, Allah’ın dinini ve şariatını uygulayan, ırkları, nesepleri ve renkleri farklı olmasına rağmen ümmetini destekleyen Raşid bir Halifeleri olmuş olsaydı, beldelerimizde kültürümüzü, servetlerimizi, mülkümüzü ve yeteneklerimizi darmadağın eden sömürgecilerin ellerini koparırdı…
Amerikalıları, İngilizleri, Fransızları ve Rusları yeryüzünün kurtları yapan bizzat Sykes-Picot sınırları olup bu onları, sadece Libya, Suriye, Yemen, Filistin ve diğerlerinde değil her bir yerdeki Müslümanların etlerini parçalamaya sevk ediyor.
Sorun, tek bir Halife’nin, tek bir devletin, tek bir şeriatın ve Allah Subhanehu’nun rızası ve başarısının yerine bölünmenin, parçalanmanın, elli beşten fazla yöneticinin ve oraya buraya ithal edilen beşeri anayasaların varlığının olmasıdır. Bu yüzden yöneticilerimizi ve sistemlerimizi değiştirerek kendimizi değiştirebiliriz. Aksi taktirde kafirler, yöneticilerimizin yardımıyla kalmaya devam edecekler ve tıpkı kurtların koyunlara yaptıkları gibi bizleri lime lime doğrayacaklardır…
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Dr. Memduh Ferec