Pazartesi, 23 Cumade’l Ûlâ 1446 | 2024/11/25
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü
İSLAM'IN DIŞINDA KADIN SORUNLARINI ÇÖZMEK, CEHALET VE FESATTA BOĞULMAKTIR

بسم الله الرحمن الرحيم

Haber - Yorum

İSLAM'IN DIŞINDA KADIN SORUNLARINI ÇÖZMEK, CEHALET VE FESATTA BOĞULMAKTIR

HABER:

İktidardaki Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) milletvekillerinin TBMM Genel Kurulu'na getirdiği ve 'bazı cinsel istismar suçlarına af getirmekle' eleştirilen önerge yoğun tepkilere hedef oldu. İktidar, önergenin "tecavüze af'' anlamına gelmediğini ve tecavüzcüleri kapsamadığını vurguladı. Tasarı Salı günü meclise sunulacak.

Türk İnsan Hakları Örgütleri, hukuk tecavüzü meşru kılarsa kadına saldırı ve taciz vakalarının artacağını söyledi ve eğer Af yasası Salı günü kabul edilirse tecavüzle suçlanan yaklaşık üç bin kişi serbest kalacak. (BBC Arapça)

YORUM:

AKP milletvekillerinin İslami yönelime sahip oldukları bilinmektedir. Fakat sorunların çözümüne İslami açıdan bakmıyorlar. Halbuki Alim ve Hakim olan Allahu Teala tarafından; teberruca, tacize, tecavüze ve zinaya açık, ayrıntılı hükümler gelmiştir. Dolayısıyla AKP'nin İslam'ın getirdiği çözümden başkasını araması, onu çözümmüş gibi sunması sorunları daha da artıracaktır. Kim Allah'ın koyduğu sınırları aşmayı düşünürse; Allahın gazabı ve azabı kendisine vacip olur. ﴿وَمَن يَعْصِ اللّهَ وَرَسُولَهُ وَيَتَعَدَّ حُدُودَهُ يُدْخِلْهُ نَاراً خَالِداً فِيهَا وَلَهُ عذَابٌ مُّهِينٌ﴾ Kim de Allah’a ve Peygamberine isyan eder ve O’nun koyduğu sınırları aşarsa, Allah onu ebedî kalacağı cehennem ateşine sokar. Onun için alçaltıcı bir azap vardır. (Nisa 14) Kim şer’i içtihadın dışında çözümler ararsa; her ne kadar dostları onların iyi şeyler yaptığını düşünse bile, yaptıkları gerçekten cehalet ve fesatta boğulmaktır. ﴿الَّذِينَ ضَلَّ سَعْيُهُمْ فِي الْحَيَاةِ الدُّنْيَا وَهُمْ يَحْسَبُونَ أَنَّهُمْ يُحْسِنُونَ صُنْعاً﴾ Bunlar iyi işler yaptıklarını sandıkları halde, dünya hayatında çabaları boşa giden kimselerdir. (Kehf 104)

Buna karşılık, İnsan Hakları Örgütleri ise kadına yardım ve adaleti sağlamak iddiasıyla bu tasarıya itiraz ediyorlar. Örgütler, Batı hadaratı kavramlarını referans olarak alıyor ve özgürlükleri ona dayandırıyorlar. Eğer Batı hadaratı İslam ülkelerinde uygulansaydı; toplum, hayvan ahırına benzerdi. İnsanlar sahip oldukları yüksek ahlaki ölçülerini ve davranış değerlerini kaybeder, tevazu ve haya belirtileri çöker ve en düşük çukura düşerlerdi. İşte Batının görmek istediği kadın, kamusal ve özel hayatta güzelliğini teşhir eden ve yabancı erkeklere sunandır. Tabi ki bunu yaparken de kimse ona itiraz edemeyecek. Böylece ikisi de karşılıklı rıza ve seçime dayalı fuhşiyat işleyecek ve bu alaka da böylece meşru olacak.

Bu kesinlikle uygun ve doğru değildir. Eğer kadın, iffetli ve onurlu, mutmain bir hayat yaşamak istiyorsa; kadına teberrucu, aşırı süslenmeyi, ihtilatı ve halveti yasaklayan, ayrıca avreti korumayı vacip kılan İslâm ahkâmının gölgesinde yaşaması gerekir. İslam, erkek ve kadının bir arada bulunduklarında ve dışarıdaki günlük hayattaki işleri esnasında onların erdem ve iffetini koruyacak şekilde ve onunla kayıtlı kalacakları hükümler koymuştur. İslam, toplumda kadını ve erkeği dişilik ve erkeklik bakışından uzak bir atmosferde ve kadının insan sıfatıyla erkeğin yanında olmasını gerekli kılar. İslam, erkeklik ve dişilik bakışını evlilik alakasıyla sınırlı kılmıştır.

İslam beldelerindeki kadın ve erkeğin; kendilerine dayatılan bu çirkin hayatın yerine, ikisinin de onurunu koruyan, ayrıca sükûnet ve huzur veren İslam'ın nizamına ne kadar çok ihtiyaçları var. Allah'ım, Nübüvvet metodu üzere Raşidi Hilafeti ümmetimize yakın bir zamanda nasip et. Amin.

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi Adına

Mühendis Bahir Salih

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

yukarı çık

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER