AFGANİSTAN UMUTSUZLUK VE ETNİK ÇATIŞMANIN EŞİĞİNDE

HABER:

Afgan Dışişleri Bakanı ve İslam Cemaati lideri Selahaddin Rabbani, eski bir üst düzey mücahit Mustafa Kazemi’nin ölüm yıldönümünde açıklamalar yaptı. "Hükümetin içindeki çatışmalar Afgan liderler arasındaki güç paylaşımının düzenlemesinden kaynaklanmaktadır ve mevcut merkezi politikanın değişmesi gerekir" dedi.

Rabbani, "Son günlerde bu hassas dönemde uygun olmayan, Ulusal Birlik Hükümetinin liderliği içinde keskin farklılıkların varlığını öğrendim. Hâlbuki bunlar hassas döneme uygun olmayan durumlardır. Hepsi merkezi hükümet sisteminin uygulanmasıyla alakalıdır" dedi. Bir açıklama da Afganistan Başkan Yardımcısı General Abdul Raşit Dostum'dan geldi. Dostum, "Millet Meclisinin seçimi, bölgesel konseyleri mevcut siyasi sistemin değiştirerek mevcut anayasa değişikliği için Loya Jirga’yı (Peştuca'da Büyük Şura) bize yardımcı olması için davet ettik" dedi.

YORUM:

Afgan liderler günden güne artan farkların derinleşmesinin ardından Merkezi hükümet sisteminden Merkezi olmayan sisteme geçmek için tartışıyorlar. Özellikle Başkan Gani ve yardımcısı General Dostum arasında çatışma başladı. Hatta birbirlerini itham etmeye başladılar. General Dostum Başkan Gani’yi ve İcra Kurulu Başkanı Dr. Abdullah’ı etnik bölünmelere teşvik ettiklerine dair suçladı. Buna ek olarak, Başkanın Özel Temsilcisi Ahmed Ziya Mesud aşiret siyaseti konusunda derin hayal kırıklığına uğradığını ifade etti. Yaklaşık bir ay önce Başkan ve Başkanın CEO’su arasında anlaşmazlık patlak verdi. Afganistan konulu Brüksel Konferansında anlaşmazlık geçici olarak çözüldü. Ancak siyasi konularda anlaşmazlık bir kez daha ortaya çıktı.

Makamlar arasında anlaşmazlığın varlığı ve hükümetin bölünebileceği, bunların Amerika tarafından tasarlandığını ortaya koymaktadır. Gerçek şu ki, Amerika 2001 yılı sonunda Taliban’ı devirmesinden sonra Afganistan’da etnik farklılıkları teşvik ediyordu. Amerika Birleşik Devleti Afganistan halkı arasında ırk, cinsiyet ve din temeline dayalı bölünmeleri yarattı. Etnik yönetime dayalı bir hükümet kurma yönündeki çabaları 2014 yılında yapılan seçimlerde açık olarak ortaya çıktı ve insanlar arasında ırkçılık ateşini yaktığı görüldü. Sonuç olarak,hükümet tamamen başarısız bir örnek olarak kuruldu.

Bu, ABD Dışişleri Bakanı John Kerry'nin, Afganistan siyasi ve sosyal gerçeklerine ve seçimlerinin iki ana yarışmacı arasında 50-50 temelinde iktidarın bölünmesinin planını 2014 yılında Afgan seçimlerinde yapmış olmasındandır. Bu hükümet bir koalisyon hükümeti veya ulusal birlik hükümeti değil çünkü bu hükümetlerin çalışma yetenekleri bulunmuyor. Bu iki yarışan rakip arasında güç paylaşımıdır. Bu hükümet kapitalist sermaye şirketine benziyor. Böylece, Amerika tarafından denetlenen tehlikeli bir aptal hükümet olup 50-50 temelinde bölünmüştür.

Bu nedenle, hükümetteki bölünmelerin kökeni Afganistan’da iki kişi arasındaki güç paylaşımı ve gizli gücün sebebidir. Süreçte böyle bir hükümet devam ederse çatışma ve anlaşmazlık kaçınılmazdır. Bu surece Ulusal Birlik Hükümeti, ABD ve müttefikleriyle devam ederse ırk ayrımı ateşi devam edecektir.

Bu Ulusal Birlik Hükümetinin belirsiz güç paylaşımı sorunudur. Bu da her an bölünme olasılığını ortaya koyarken ABD’ye de Afgan liderler üzerinde nüfuz sahibi olmasını ve onlarla oynamasına imkan kılıyor. Ayrıca bölgedeki çıkarlarına bağlı kalarak onları istediği yöne yönlendiriyor. Ulusal Birlik Hükümeti terimi dünya literatüründe aşağılanan bir terim haline geldi.

Rejim değişikliği sorunu Başkanın elindeki ve bazı durumlarda CEO’sundaki güç, iktidar’ın merkezileşme hâkimiyetini kırmak için Afganistan’da siyasi partiler ve resmi kurumlar tarafından yüksek sesle ifade edilmektedir. Ancak merkezi ve merkez dışı hükümetler demokrasinin iki yüzüdür, iki yöndeki sorun asla çözülmez!!

Başkan tarafından etnik politikalara odaklanmak, yüksek mevkilere Batılıları ve laik Peştuları getirmek ve etnik Taciklerin yanı sıra mücahit liderleri ve İslamcı unsurları önemli devlet pozisyonlarından çıkarmayı hedeflemektedir. Süreç, hükümetin laik Peştuları getirerek Peştulaşmaya yönelik bir adımdır. İlk İslamcı Peştu lider olan eski mücahit Gülbeddin Hikmetyar liderliğindeki Hizbi İslami ile barış anlaşmasının akabinde hükümet beraber çalışmayı önermiştir. Böylece ilk İslamcı Peştuları hükümet ağırlamış olacaktır. Daha sonra, yavaş yavaş İslamcı odaklı Peştuları çıkartıp, hükümetin kilit pozisyonlarına yeni laik Peştu nesli yerleştirmek olacaktır. Başkanın bu etnik politikası Tacik yetkililer arasında tepkiye yol açtı.

Şunu bilmemiz gerekir ki, sadece yetkililer çatışmıyor, fakat böyle yozlaşmış çatışmalarda insanlar ve onlara tabi olanlar tarafından da çatışma yaşanmaktadır. İnsanların politik araç olarak ırkçılığı kullanması, halkın arasında bölünmelere ve farklılıklara neden olur.

Bu sorunu anlamak Afganistan’daki Müslümanlar ve mücahitler için çok önemli. Bu nifakın (ikiyüzlülük) içine düşerek tağut ve zorba yöneticilerin maslahatlarını koruma adına kendi enerjilerini harcamasınlar. Bu yöneticiler İslam'ın emirlerine uymazlar. Onlar ancak Amerika ve Batının emirlerine uyarlar ve onlara vekaleten yönetirler ve ancak onların maslahatlarını düşünürler.

Bu nedenle, Hizb-ut Tahrir insanları sömürgecilerin kökünü kazımaya davet eder. Çünkü onlar bizim topraklarımızdaki fitne ve sıkıntıların hakiki sebebidir. Dolayısıyla Hizb-ut Tahrir'le bu tağut yöneticilerinden kurtulmak ve Nübüvvet metodu üzere Raşidi Hilafet Devletini kurmak için omuz omuza çalışmamız vaciptir. Müslümanların, Rabbani yönetim kurmak için ve bu yolda ilklerden olmak adına ciddi çalışması kendilerine vaciptir.

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi Adına

Seyfullah Müstenir