Pazartesi, 23 Cumade’l Ûlâ 1446 | 2024/11/25
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü

Son Olaylar Ne Anlama Geliyor?

Son Olaylar Ne Anlama Geliyor?

بسم الله الرحمن الرحيم

Haber

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Operasyonların bölge temizlenene kadar süreceğini belirterek 'O hendeklerde yok olacaksınız' dedi. Kaynak: (Haber Ajansları)

Yorum:

Son zamanlarda PKK tarafından özellikle Diyarbakır’ın Sur ilçesi ile Şırnak’ın Silopi ve Cizre ilçelerinde açılan hendekleri kapatmak için iktidarın talimatıyla güvenlik güçleri tarafından büyük bir operasyon başlatılmıştır. Fakat bu operasyonlarda emniyet güçleri yetersiz kalmış ve orduda bu operasyonlara müdahale etmek zorunda kalmıştır. Peki, bu durum ne zamana kadar devam eder? İşte bunu kestirmek zor olmakla beraber kanaatimce Suriye olayları devam ettiği müddetçe bu olayların devam etmesi imkân dâhilindedir. Bunun için yaşanan bu son olayları Suriye’de gelişen olaylardan bağımsız bir şekilde değerlendirmek eksik kalacaktır. Bu olaylar ışığında şunları söylememiz mümkündür.

  1. Amerikan planı olan Kürt sorununun çözümüne dönük atılan ilk adım Oslo süreci ile başlamıştır. Fakat bu görüşmenin içeriğinin basına sızdırılmasıyla beraber bu defa hükümet, ikinci bir adım olan Kandil ‘deki bir takım silahlı PKK unsurlarının Türkiye’ye girişine izin vererek toplumsal bir barışın hedeflendiği Habur girişimini başlatarak bu sorunu çözmek istemiştir. Fakat hükümetin bu girişimi de başarısız kalmış ve konu bir süreliğine rafa kaldırılmıştır. Ta ki; Suriye Devrimi patlak verinceye kadar… 
  2. Suriye devriminin patlak vermesinden sonra konu tekrar acil bir şekilde gündeme getirilerek Türkiye’de bulunan silahlı PKK unsurlarının Suriye’ye geçişi sağlanarak, Suriye rejiminin başa çıkamadığı bir takım samimi Müslüman guruplarla mücadele edilmesi amaçlanmıştır. Buna bağlı olarak Türkiye topraklarında bulunan bir takım silahlı PKK unsurları belli bir miktarda çekilmiştir.
  3. Ancak dönemin başbakanı olan Erdoğan bu sayının yetersiz olduğunu söyleyerek tüm silahlı unsurların Türkiye’yi terk etmesini talep etmiştir. Hatta bu konuda 2013’ün Mart ayında İmralı’da tutuklu bulunan Öcalan bir mesaj yayınlanarak “artık silahlı mücadele döneminin bittiğini bundan sonra demokratik düzlemde mücadele edilmesinin” gerekliliğini ifade etmiştir. Fakat tüm bunlara rağmen Kandilin direktifleri ile Türkiye topraklarında bulunan silahlı PKK unsurları Türkiye’yi terk etmeyerek bir anlamda Öcalan’ın bu çağrısını boşa çıkartmışlardır.
  4. Öcalan’ın Doğu ve Güneydoğu halkı üzerinde bir etkisinin olduğu bilinmektedir. Ancak bununla birlikte hem Kandil hem de silahlı guruplar üzerinde etkisi oldukça sınırlıdır. Kandil yani Cemil Bayık’ın ise halk üzerinde ciddi bir etkisi olmamasına rağmen silahlı guruplar üzerinde etkisi vardır. İşte hükümete karşı olan bu mücadeleyi bizzat bu tür silahlı guruplar devam ettirmektedir. Bununla beraber Bayık’ın ‘serhildan’, yani ayaklanma çağrısına halk büyük bir teveccüh göstermemiştir. Bu da bize Kürt sorunun çözümü konusunda İmralı (ABD) ve Kandil’in (İngiltere) farklı düşündüğünü göstermektedir.
  5. Bu da bize PKK içerisinde iki farklı yapının olduğunu göstermektedir. Zaten hem geri çekilme hem de bu son hendek açma olayları ve şiddetin bu kadar tırmandırılması da bu söylediklerimizi teyit etmektedir. Nitekim Bayık şöyle demiştir: “Bu yıl final yılı olacaktır” yine başka bir demecinde ise “Silahlı unsurların Türkiye’den çekilmesine ne Öcalan ne HDP karar verebilir. Buna ancak biz karar veririz” demiştir.
  6. Şayet Doğu ve Güneydoğudaki halk Bayık’ın bu ‘serhildan’, yani ayaklanma çağrısına ciddi bir şekilde destek vermiş olsaydı o zaman AKP çok zor durumda kalmış olacaktı. Çünkü PKK Suriye’de yaşanan bir takım gelişmelerden esinlenerek aynı şeyi bu bölgelerde gerçekleştirmek istemiştir. Aynen PYD’nin Kuzey Suriye’de kantonlar kurması gibi, PKK’nın da bu bölgelerde bir tür özerk yönetim ilan etmek istemesi.
  7. Dolayısıyla sömürgeci kâfirlerin, özellikle de Amerika ve İngilizlerin Türkiye üzerinde siyasi mücadele vermeleri bilinmektedir. İngilizler bu tür olayları besleyerek ve kışkırtarak iktidarı hem iç siyasette hem de Suriye siyaseti konusunda sıkıştırmak istemektedir. Çünkü bu tür olaylar devam ettiği sürece iktidar enerjisinin büyük bir bölümünü bu olayları yatıştırmak için harcayacak ve Suriye politikasını mecburen sınırlandırmak isteyecektir. Yani iktidarı bu tür olaylarla meşgul ederek Türkiye’nin Suriye’de daha aktif bir rol alması engellenmiş olacaktır. Amerika veya iktidara gelince o da kendi çıkarları doğrultusunda bu olayları istismar ederek bu sorunu çözmek için farklı adımlar atacaktır. Nitekim iktidar 1 Kasım seçimlerinden önce toplumu beyaz Toroslarla, siyasi ve ekonomik istikrarsızla korkutarak yaklaşık %50 oy alarak tekrardan tek başına iktidar olmayı başarmıştır.     

Hizb ut-Tahrir Merkezi Medya Ofisi Adına

Yılmaz ÇELİK

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

yukarı çık

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER