Pazartesi, 23 Cumade’l Ûlâ 1446 | 2024/11/25
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü

Haber ve Yorum: Müslüman Kürt Halkı İki Hendek Arasında

Haber ve Yorum: Müslüman Kürt Halkı İki Hendek Arasında

بسم الله الرحمن الرحيم

Haber ve Yorum

Müslüman Kürt Halkı İki Hendek Arasında

Haber:

Diyarbakır'da sokağa çıkma yasağı bulunan Sur İlçesi'ne destek vermek için HDP'nin düzenleyeceği yürüyüşe kentte geniş güvenlik önlemleri alan polis izin vermeyince olaylar çıktı. Çıkan olaylarda iki kişi silahla vurularak hayatını kaybetti. (Haberler)

Yorum:

1 Kasım Türkiye genel seçimlerinden önce başlayan Doğu ve Güneydoğu bölgesindeki devlet ile PKK arasındaki çatışma, seçim sonuçlarından sonra artarak devam ediyor. Özellikle Diyarbakır’ın Sur ve Silvan ilçelerinde, Şırnak’ın Cizre ilçesinde, Mardin’in Nusaybin ilçesinde ve Hakkâri’nin Yüksekova ilçesinden sokağa çıkma yasağı ve çatışmalar yaşanıyor. Bu bölgelerde yaşayan insanlardan on binlerce kişi diğer ilçelere göç ederken, sokağa çıkma yasağı ve PKK tehdidi bölgede yaşayan insanların temel ihtiyaçlarını temin etmesine engel oluyor. Polis kısmen güvenli bölgelerde insanlara ekmek, su gibi gıda malzemeleri ile yardım etse de güvenli olmayan bölgelerde sıkıntılar devam ediyor. Operasyonlar günlerdir devam ederken okullar, işyerleri, kamu daireleri hizmet veremez duruma geldi.

7 Haziran seçimlerinde Ak partinin tek başına iktidar olmamasının ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Dolmabahçe mutabakatı ile ilgili söyledikleri ve PKK’nın dağ kadrosunun silah bırakmayacağız açıklamalarından sonra 2 yıldır devam eden “Çözüm Süreci” “buzdolabına” kaldırılmış ve PKK birçok şehirde eylemlere başlamıştı. Bunun akabinde devlet gerek ülke içinde gerekse de Kandil bölgesinde operasyonlara başlamış ve bu çatışma aratarak devam etmişti.

Başbakan Ahmet Davutoğlu bölgede yapılan son operasyonlarla ilgili olarak şu açıklamalarda bulunmuştur. Gerekirse mahalle mahalle, ev ev, sokak sokak, bütün ilçeler terör unsurlarından temizlenecekve”Dağlıca olunca nasıl dedim ki bu dağlar temizlenecek diye. O dağlar temizlendi. Cizre, Silopi ve Sur'da bunlardan temizlenmemiş tek bir sokak kalmayacak. Tek bir ev kalmayacak” ve Cizre'yi, Kobani'ye çevirmeye çalışanlara fırsat vermeyeceğiz” açıklamaları konu ile ilgili devletin güvenlik siyasetine bir müddet devam edeceğini göstermektedir.

Türkiye Kürtlerin en fazla yaşadıkları ülkedir. Ak parti “Çözüm Süreci” döneminde PKK’nın gerek askeri olarak gerekse de şehir bölgelerinde etkinliğini artırdığını gördü. Bu durum Ak parti için gerek Kürt halkının desteğini almada gerekse de Türkiye ile ilgili atılacak adımlarda engel teşkil etmektedir. Ak parti genel seçimlerden aldığı yetki ve kamuoyu desteği ile bölgedeki PKK ve uzantılarının etkisini azaltmak istemektedir. Bunun için sokağa çıkma yasağı ve operasyonlara devam etmektedir.

PKK “Çözüm Süreci” döneminde elde etmiş olduğu kazanımları devam ettirmeye çalışmaktadır. “Çözüm süreci” bölge halkını memnun etmiş ancak devlet ile savaşmak için gerekçeleri azaltmıştır. Eski strateji ile eleman kazanma ve yapılacak eylemler bölge halkı tarafından eskisi gibi benimsenmemektedir. Bu yüzden PKK Strateji değişikliğine giderek mücadeleyi kırsal bölgelerden şehirlere çekmiştir. Gerek Kobani’de yaşananlar ve halkın desteği gerekse de Suriye’de PYD saflarında elde edilen tecrübeler PKK’ya şehir savaşlarını öğretmiştir. Hatta Kobani PKK’nın yönetimindekiBehoz Erdal, Mustafa Karasu, Sofi Nurettin başta olmak üzere üst düzey yöneticiler için merkez haline geldi.

Devlet PKK’nın şehirlerde güçlenmesini engellemek ve 2 yılda PKK’nın elde ettiği kazanımları geri almaya çalışmaktadır. Böylece “Kürt Sorunu yoktur, PKK sorunu vardır” diyerek halkın demokratik siyasete destek vermesini ve PKK ve uzantılarından uzaklaşmasını planlamaktadır. Bu gerçekleşirse Irak ve Suriye bölgesinde oluşabilecek durumlara karşı da etkin bir önlem alınmış olacaktır. Devlet, bu çatışmalardan sonra yeniden çözüm adına siyasi adımlar atacaktır.

PKK‘nın mücadeleyi şehirlere çekmesi, sokaklarda hendekler kazması, tüneller açması devlete karşı halkın desteğini alarak güçlenme ve devlete boyun büktürme çabasıdır. Bunu başaramazsa dahi devlet ile müzakerelerde elini güçlendirme hamlesidir. Bunu başarabilirse yeniden ismi farklı olsa da başlatılacak bir müzakerelerde taleplerini devlete kabul ettirmeyi hedeflemektedir.

Bu yaşananlar 1 asırdır bölge halkının ölümlerden ölüm beğenme cinsinden bir tercihe zorlamıştır. Ya laik, demokratik devletin yanında olmak ya da halkına zulmeden bir örgütle birlikte olmak arasında tercihe zorlanmış ve ezilen hep bölgedeki Kürt halkı olmuştur.

Hizb ut-Tahrir Merkezi Medya Ofisi Adına

Musa Bayoğlu

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

yukarı çık

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER