- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber-Yorum
Trumpizm Politikası Yeniden Dönüyor!
Haber:
ABD Başkanı Donald Trump perşembe günü yaptığı açıklamada, Washington’un, Suriye konusunda ülkesinin oradaki kuvvetlerinin varlığını sürdürmesine ilişkin bir karar vereceğini söyledi, ancak daha fazla ayrıntı vermedi.
Bu açıklama, Beyaz Saray’daki muhabirlerden birinin, ABD’nin Suriye’den kuvvetlerini çekeceğini ifade eden Yahudi varlığının medya organlarında dolaşan haberlerle ilgili sorusuna cevap olarak gelmiştir. (El Cezire Net, 31/01/2025)
Yorum:
Trump’ın ilk başkanlık döneminde yaptığı gibi, ABD kuvvetlerini Suriye ve Irak'tan çekme niyetini açıkladıktan sonra bundan geri adım atmıştı.Bakın işte o bugün de perşembe günü Beyaz Saray’da gazetecilere yaptığı açıklamada “ABD kuvvetlerini Suriye’den çekeceğimi söylemedim ve bu haberin kaynağını bilmiyorum” dedi. Ayrıca şunun açıkladı: “Orada zaten yeterince karışıklık var. Bizim oraya karışmamıza gerek yok dedim.”
Beşar Esad’ın devrilmesinden önce Suriye’deki Amerikan varlığı yaklaşık 2.000 askerdi ve ABD kuvvetlerinin Suriye’den çekilme olasılığı yüzünden endişe duyduklarını ifade eden Yahudi varlığının medyasının haberleri hakkında yorum yapan Trump şöyle dedi: “Yeterince sorunları ve karışıklık var, bizim müdahalemize ihtiyaçları yok.”
Suriye meselesindeki tüm aktörler Amerikalı ancak Esad’ın düşmesinin ardından Amerika, diğer bölgelerin pahasına bazı bölgelerdeki varlığını güçlendirdi. Dolayısıyla SDG’nin Amerika için artık aynı öneme sahip olmadığı, dolayısıyla bir yandan onun liderlerinin hırslarının örsü, diğer yandan da Türkiye’nin taleplerinin çekici arasında kaldığı mülahaza edilmektedir.
Öte yandan, Suriye’deki IŞİD dosyasının yeniden etkinleştirilmesi eskisi gibi değildir, aksine ABD’nin istediği belirli hedefler ve değişiklikler içindir.
Bu nedenle geçici hükümet, siyasi gerçekliği ve değişimleri oldukça zeki ve dikkatli bir şekilde okuyamazsa, bölge bu aşamada ihtiyaç duymadığı çatışmaların içine sürüklenecektir.
Batı, İslam'ı uygulamasa bile İslami kökleri olan herhangi bir varlıktan rahatsızdır;bu nedenle planladıkları şeyler hakkında oldukça temkinlidirler. Dolayısıyla onlar, Allahu Teala’nın şu kavlinde buyurduğu gibidir: لَا يَرْقُبُونَ فِي مُؤْمِنٍ إِلّاً وَلَا ذِمَّةً وَأُولَئِكَ هُمُ الْمُعْتَدُونَ “Bir mümin hakkında ne ahit tanırlar ne de antlaşma. Çünkü onlar saldırganların ta kendileridir.” [Tevbe 10]
Ey Şam halkı: Şayet Allah’ın sizleri kafir Batı’nın tuzağından korumasını istiyorsanız, o zaman Allah’ın koruması altında olun, O’nun bizim için razı olduğu şeriatını uygulayın ve Allah’ın bu dine gönülden bağlı olan salih kullarından olun.
Ey dünyanın dört bir tarafındaki Müslümanlar: Sahalar sadece bölgesel olarak değil, aksine uluslararası olarak da kaynıyor ve özellikle Batı’daki mevcut gerçekliğin üzerinde siyasi değişim rüzgarları esecektir.O halde Allah’a, O’nun şeriatına ve O’nun şeriatını ikame etmek için çalışanlara daha yakın olun ki, Allah nurunu tamamlasın. Böylece de bu nurun ehlinden olalım. Tıpkı Allahu Teala’nın şöyle buyurduğu gibi: يُرِيدُونَ أَن يُطْفِئُوا نُورَ اللَّهِ بِأَفْوَاهِهِمْ وَيَأْبَى اللَّهُ إِلَّا أَن يُتِمَّ نُورَهُ وَلَوْ كَرِهَ الْكَافِرُونَ * هُوَ الَّذِي أَرْسَلَ رَسُولَه بِالْهُدَى وَدِينِ الْحَقِّ لِيُظْهِرَهُ عَلَى الدِّينِ كُلِّهِ وَلَوْ كَرِهَ الْمُشْرِكُونَ “Allah’ın nurunu ağızlarıyla söndürmek istiyorlar. Kâfirler istemese de Allah nurunu mutlaka tamamlayacaktır. O (Allah), müşrikler hoşlanmasalar da (kendi) dinini bütün dinlere üstün kılmak için Rasulü’nü hidayet ve hak din ile gönderendir.” [Tevbe 32-33]
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Dareyn Eş-Şanti