Pazartesi, 23 Cumade’l Ûlâ 1446 | 2024/11/25
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü
BAE Yöneticileri, Emir Sahipleri Olan İngiltere’ye “Karşı Çıktıkları” İçin Bangladeşli Müslümanlara Eziyet Ediyorlar!

بسم الله الرحمن الرحيم

Haber-Yorum

BAE Yöneticileri, Emir Sahipleri Olan İngiltere’ye “Karşı Çıktıkları” İçin Bangladeşli Müslümanlara Eziyet Ediyorlar!

Haber:

Abu Dabi Federal Temyiz Mahkemesi, “çete davası” kapsamında Bengal’de ikamet eden bazı kişiler hakkında müebbet hapis, hapis ve sınır dışı arasında değişen cezalar verdi.Mahkeme, medyada “çete davası” olarak bilinen davada 57 sanığın mahkumiyetine karar verdi; zira Resmi Emirlik Haber Ajansı’nın (WAM) ifade ettiğine göre, mahkeme üç sanığı “ülkelerinin hükümetine baskı yapmak amacıyla gösteri yapmaya davet ve teşvik etmek” suçundan müebbet hapis cezasına çarptırırken, diğer 53 sanık 10 yıl hapis cezasına ve ülkeye yasadışı yollardan girerek gösteriye katılan bir sanık da 11 yıl hapis cezasına mahkum edildi. Ayrıca mahkeme, tüm hükümlülerin cezalarını çektikten sonra BAE’den sınır dışı edilmelerine ve üzerlerinde ele geçirilen cihazlara el konulmasına karar verdi. (Rusya El Yevm, 22/07/2024)

Yorum:

BAE’de Bengalli protestoculara karşı alınan bu kararlar, BAE yöneticilerinin sadece Filistin halkına değil, Bangladeş, Sudan ve hatta BAE halkı da dahil olmak üzere dünyadaki tüm Müslümanlara düşman olduğunu teyit etmektedir. BAE yöneticilerine göre insanlık, sadece hayvanlar gibidir, hatta onlar yolca daha da sapıktırlar!

Ayrıca kilise ve tapınak açmalarına izin verilen Hindulara ve Haçlılara bağlı toplulukların aksine Müslümanlara bağlı herhangi bir topluluğun birkaç ferdinin küçük bir barışçıl hareketlerde bulunmasına bile izin vermeyen BAE ve İslami Körfez'deki yöneticilerin tahtlarının kırılganlığını da teyit ediyor! İngiliz ajanı Hasina’ya karşı gerçekleştirilen hareket gibi bir hareketi hızla "isyancı ve kamu tesislerini hedef alan" bir şey olarak damgalamak, hareketin sorumlularını baltalamaya ve onları, hırsızlar ve katiller gibi suçlularla aynı kefeye koymaya yönelik ucuz bir girişim olduğu gibi, aynı şekilde Bangladeş sokaklarında barışçıl protestocuların öldürülmesi emrini verdikten sonra, prestijini geri kazanması amacıyla İngiltere’deki efendilerine yalvarmak için, Bangladeş’ten kaçan İslam’dan çok Hinduizm’e yakın bir İngiliz ajanı olan hain Hasina’yı aklamaya yönelik bir girişimdir.

Aynı şekilde İngiltere’ye sadık olan tabiilerin, dünyadaki İngiliz tahtının korunmasını kendileri için hayati bir mesele olarak gördüklerini de teyit ediyor. BAE'deki Bangladeşlilerin ülkeden sınır dışı edilmeden önce on veya on bir yıla varan hapis cezalarına çarptırılmaları bunun sadece bir örneğidir; oysa rejim onları haksız yere ülkeden sürgün etmekle yetinebilirdi ama BAE rejiminin BAE’deki tüm Müslümanlara ulaştırmak istemediği bir mesaj vardır ki bu da Allah’ın, onların lisanı üzerinden zikrettiği tiranların sünnetidir: لَنُخْرِجَنَّـكُم مِّنْ أَرْضِنَا أَوْ لَتَعُودُنَّ فِي مِلَّتِنَاElbette sizi ya yurdumuzdan çıkaracağız, ya da mutlaka dinimize döneceksiniz!” [İbrahim 13]

Ancak Allah’ın, gerek BAE yöneticileri gerekse denizaşırı efendileriyle birlikte İngiliz ve Amerikalıların tüm ajanları hakkındaki sünneti devam ediyor; bu yüzden Allah’ın onları ertelemesi ve onların cezası konusunda acele etmemesi sakın onları aldatmasın. Zira Allah Subhanehu şöyle buyurmuştur: كَذَّبُوا بِآيَاتِنَا كُلِّهَا فَأَخَذْنَاهُمْ أَخْذَ عَزِيزٍ مُّقْتَدِرٍ * أَكُفَّارُكُمْ خَيْرٌ مِّنْ أُولَئِكُمْ أَمْ لَكُم بَرَاءَةٌ فِي الزُّبُرِ * أَمْ يَقُولُونَ نَحْنُ جَمِيعٌ مُّنتَصِرٌ * سَيُهْزَمُ الْجَمْعُ وَيُوَلُّونَ الدُّبُرَ * بَلِ السَّاعَةُ مَوْعِدُهُمْ وَالسَّاعَةُ أَدْهَى وَأَمَرُّAma onlar bütün delillerimizi yalan saydılar, biz de onları üstün ve güçlü olana yaraşır biçimde kıskıvrak yakaladık.Şimdi söyleyin bakalım (ey putperestler), sizin inkârcılarınız şu anılanlardan daha mı iyi; yoksa sizin için kitaplarda bir kurtuluş hükmü mü var?Yoksa onlar “Biz yenilmez bir topluluğuz” mu diyorlar?Yakında o topluluk da yenilecek ve arkalarını dönüp kaçacaklar.Ama asıl vadeleri kıyamet günüdür ve kıyamet günü şüphesiz daha dehşetli ve daha acıdır.” [Kamer 42-46]

Müslümanlar dünyadaki tüm sorunlarıyla birlikte canlı bir ümmettir, ancak bu canlı ümmetin düşmanını yenmek için çabalarını düzenleyecek birine ihtiyacı vardır; bu yüzden ümmetin, akidesinden kaynaklanan tek bir siyasi varlık altında birleşme meselesini, kendisi için hayati bir mesele haline getirmesi gerekir. Zira Peygamberimiz Muhammed Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurmuştur: إِنَّمَا الْإِمَامُ جُنَّةٌ يُقَاتَلُ مِنْ وَرَائِهِ وَيُتَّقَى بِهِİmam bir kalkandır, onun arkasında savaşılır ve onunla korunulur.” [Müslim rivayet etti]

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan

Nizar Cemal

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

yukarı çık

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER