Salı, 24 Cumade’l Ûlâ 1446 | 2024/11/26
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü
Yahudi varlığının Gazze’de Şehitlerin Organlarını Çaldığına Dair Korkunç Tanıklıklar!

بسم الله الرحمن الرحيم

Haber-Yorum

Yahudi varlığının Gazze’de Şehitlerin Organlarını Çaldığına Dair Korkunç Tanıklıklar!

Haber:

Gazze Şeridi’nin güneyindeki Refah’ta bulunan Ebu Yusuf el-Neccar Hastanesi müdürü Dr. Mervan el-Hams işgalci “İsrail’in”, Gazze Şeridi’nde öldürdüğü şehitlerin cesetlerinden organları çaldığını vurguladı ve bunların arasında kadın ve çocuklar da olduğunu dikkat çekti. Ve şöyle ekledi: “Bu torbaların içinde bazılarının yalnızca üst yarısının, bazılarının yalnızca alt yarısının, bazılarında ise sadece birkaç kalıntı ve bazı yanmış kemiklerin olduğu cesetler bulunuyor. Gördüğüm en korkunç sahnelerden biri de bazı kafaların derisinin yüzülüp cesedin yanına atılması olmuştur; bu da işgalin bu organları çaldığını teyit ediyor. Zira bunun ardından işgalin dünyadaki en büyük deri stokuna sahip olduğunu öğrendim.” Şöyle devam etti: “Aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu 17 başı kesilmiş ceset bulduk, bir de sanki beynine operasyon yapılmış gibi kafası sarılmış bir çocuk gördüm ve cesetlerin tamamı ya beyaz bir kefene ya da battaniyeye sarılıydı; bu da işgalin, 7 Ekim’de esir alınan esirlerini bulacağını düşünerek Filistin Sağlık Bakanlığı’nın kurduğu mezarlığın içinden bu cesetleri çaldığının bir kanıtıdır.” (El Cezire)

Yorum:

Gazze şehitlerinin organlarının çalınması, tüm sınırları aşan ve kırmızı çizgi denilen her şeyi ihlal eden bu korkak ve cani varlığın suçlarına eklediği vahşi bir suçtur; dolayısıyla ne yaşayanlar ne de ölenler onun suçundan kurtulamadı. Nitekim ona, çoğunluğunu kadın ve çocukların oluşturduğu bu şehitleri öldürme ve idam etme suçu yetmedi, aksine görgü tanıklarının ve doktorların ifade ettiklerine göre onların cesetlerini mezarlıklardan alıp organlarını çaldıktan sonra zelil ve aşağılık bir şekilde gömülmeleri için onları tekrar kamyonlara atarak bu suçlarına bir suç daha ekledi. La havle vela kuvvete illa billahil aliyyil azim. Bu nasıl bir suç, bu nasıl bir vahşet Allah aşkına?! Müslümanların kanları bu kadar ucuz mu?! Ölü ya da diri onların hiçbir kutsallığı ya da saygınlığı kalmadı mı?!

Bu suçlar, özellikle de bu iğrenç suç, şayet gayrimüslimlere karşı işlenmiş olsaydı, Batılı ülkeler ve onların insan ve dünya hakları kuruluşları yerinde durmaz hemen ayağa kalkarlardı; ancak Gazze savaşında açık ve net bir şekilde ortaya çıkan şey, İslam’a ve Müslümanlara yönelik açık nefret ve düşmanlık, ilişkilerdeki yüksek ikirciklik ve bu insanların onlarca yıldır yükselttiği insan hakları sloganlarının yalan ve sahteliğidir; böylece uluslararası toplum ve onun kurumları tarafından aldatılan ya da saptırılan bir kimse için hiçbir mahal ve mazeret kalmamıştır. Dolayısıyla bu komplocu suçluların örfünde şu vardır; ormandaki bir kişiyi öldürmek affedilmez bir suçtur ancak güvenli olan bir halkı öldürmekse üzerinde düşünülmesi gereken bir meseledir!

Ancak suç, tüm suç bu kişilerde değildir; zira biz onların ikiyüzlü ve suçlu olduklarını biliyoruz; peki İslam ümmeti, özellikle de onun içindeki güç ehli, bunca katliam ve suçtan sonra Gazze halkına yardım etmek amacıyla harekete geçmek için daha neyi bekliyorlar?! Onlar, Kerim Rasul’ümüz Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in şu hadisini işitmediler mi: مَا مِنْ امْرِئٍ يَخْذُلُ امْرَأً مُسْلِماً فِي مَوْضِعٍ تُنْتَهَكُ فِيهِ حُرْمَتُهُ وَيُنْتَقَصُ فِيهِ مِنْ عِرْضِهِ إِلَّا خَذَلَهُ اللهُ فِي مَوْطِنٍ يُحِبُّ فِيهِ نُصْرَتَهُ، وَمَا مِنْ امْرِئٍ يَنْصُرُ مُسْلِماً فِي مَوْضِعٍ يُنْتَقَصُ فِيهِ مِنْ عِرْضِهِ وَيُنْتَهَكُ فِيهِ مِنْ حُرْمَتِهِ إِلَّا نَصَرَهُ اللهُ فِي مَوْطِنٍ يُحِبُّ نُصْرَتَهُ Her kim bir Müslümanı saygınlığının kaybolması, şerefinin elden gitmesi söz konusu olan bir yerde yardımsız bırakırsa, Allah da onu kendisine yardım edilmesini çok arzu ettiği bir yerde yalnız bırakır. Kim de bir Müslümana şerefinin elden gitmesi ve saygınlığının yitirilmesi söz konusu olan bir yerde yardım ederse, Allah da ona kendisine yardım edilmesini çok arzu ettiği bir yerde yardım eder.”?!

Allah’ım, vaat etmiş olduğun zaferi ve kurtuluşu nasip etsin.

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Beraa Mûnasıra

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

yukarı çık

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER