Haber-Yorum

Çağrıyı Yöneltme İkilemi!

Haber:

Aksa Tufanı savaşının başlamasının ve bunun eşliğinde işgal makinesi ve onun arkasındaki Batı ve Amerika tarafından Filistin’deki halkımıza yönelik katliamın, tutuklamanın, yıkımın, yerinden edilmenin ve eşi ve benzeri görülmemiş suç, nefret ve şiddetin üzerinden 40 günden fazla bir süre geçti ve bütün bunlar ümmetin kitlelerini, Filistin’deki halkımıza gerçek bir destek vermek için harekete geçmeye sevk etmedi. Peki kusur nerede?

Yorum:

Daha iyiye doğru bir değişime ihtiyaç duyulan herhangi bir konuda kitleleri harekete geçirmedeki sorun, bilincin-farkındalığın standartlarıdır. Düşmanların istismar ettiği eksiklik de işte budur; zira düşmanlar, ümmetin içinde kurtuluş isteyen samimi kitleler tarafından gösterilen çabalara son vermek için en küçük boşluğu bile yaymak istedikleri ölümcül zehirlerle dolduruyorlar ve onların çabalarını saçılmış zerreler haline getiriyorlar.

Şu anda yaşadığımız canlı bir örnek; ümmetin bağrından çıkan sesleri ve samimi hareketleri gördüğümüzde, bunlardan fedakârlık yapan ve acı çekenlerin çoğu, harekete geçme talebinde bulunuyor ve taleplerini, kuşatma altındaki mücahit gruba ve işleri üzerinde hiçbir şeye sahip olmayan savunmasızı insanlara yönlendiriyorlar…

O halde talep edilen şey nedir? Çağrının kime yöneltilmesi gerekir?

Talep edilen şey, şerî hükmün ve bu hükmün gerçekleşmesinden kimin sorumlu olduğunun bilinmesidir; işte sadece o zaman gerçek somut bir değişimi idrak edip gerçekleştirebiliriz.

Şerî hükme gelince ki bu ayın on dördü gibi apaçıktır; bu ise ümmetin güçlü ordularının harekete geçmesi yoluyla cihat etmek ve bunun öncesinde orduların, içimizde kendilerine tahakküm edenler aracılığıyla vurulan Batı’nın prangasından kurtulmasıdır.

Bu nedenle çağrının gerek ümmetimizin gerek gerçek bir değişimi gerçekleştirmeye güç yetirebilenlerin, gerekse uzun bir süredir ümmetin yanlış köşesinde ömür geçirenlerin içindeki güç sahibi olan kimselere yönlendirilmesi gerekir!

Dolayısıyla onları, Allah Subhanehu’nun muradını gerçekleştirmek, ümmeti savunmak ve onu işgalden ve küfrün vahşi güçlerinden kurtarmak için gerçek ve şerî rollerini yerine getirmeye davet etmeliyiz.

وَإِنِ اسْتَنْصَرُوكُمْ فِي الدِّينِ فَعَلَيْكُمُ النَّصْرُ
“Sizden din konusunda yardım istediklerinde yardıma icabet etmeniz sizin üzerinize vaciptir." [Enfal 72]

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Ömer Muhammed