Haber-Yorum

Yahudi Varlığının Yaptıkları ve Açıklamaları, Kenane Ordusunun Harekete Geçmesini Gerektirir!

Haber:

Bugün yani 06/11/2023 Pazartesi günü Ahbar portalı, Mısır Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Büyükelçi Ahmed Ebu Zeyd’in, “İsrailli” bir bakanın Gazze Şeridi’ne nükleer bomba atma talebinin “İsrail” hükümeti içerisindeki birtakım karar alıcıların ulaştığı sapkınlığın ve aşırıcılığın boyutunun kanıtı olduğunu açıkladığını aktardı. Ebu Zeyd, Mısır Dışişleri Bakanlığı sözcüsünün daha önce sosyal paylaşım sitesi X’deki (Twitter) resmi hesabı aracılığıyla şunları da ekledi: “Uluslararası toplum şiddet, nefret ve ırkçılık söylemlerine kararlılıkla karşı çıkmalıdır…Dünya nükleer silahsızlanma ve nükleer silahın tehlikelerinden bahsediyor ama bazıları daha fazla yıkım ve öldürmeye susamış bir durumda.”

Yorum:

Bizim yöneticilerimiz Yahudi varlığının koruyucuları, kalkanları ve gerçek demir kubbeleri olurlarken Yahudi varlığı ise herhangi bir caydırıcı olmaksızın azgınlığında ısrar edip suç işlemeye devam ediyor; bu arada ordularımız kışlalarında konuşlanmış bir şekilde bu yöneticilerin emirlerini yerine getirmekte ve mübarek toprak Filistin’deki halkımıza yardım etmemektedir. Müslüman ülkelerinin başındaki yöneticilerin yanı sıra Kenane ordusunun en yakın ve en muktedir olmasından dolayı Tüm Filistin’i kurtarma yönündeki sorumluluğu daha büyük olsa da sadece Kenane ordusu değil ümmetin tüm ordularının hali işte budur.

Bizler, Filistin topraklarının sadece Filistin halkına değil, tüm ümmete ait olan haracî topraklar olduğunu hatırlatıyoruz; bu yüzden onu kurtarma görevi genel olarak tüm ümmete düşmektedir; en büyük görev ise başta Kenane ordusu olmak üzere çevre ülkelerin ordularına düşmektedir. Dolayısıyla bu yük ordu komutanlarının, Allah’ın Rasulü Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in nitelendirmiş olduğu hayra müstahak olabilmesi için söz değil amel etmesi ve bu hain ve ajanları kökünden söküp atması gerekir; zira bu hain ve ajanlar, uluslararası toplumun söylemi sayesinde orduları ve halkları uyuşturan bu varlığı desteklemektedirler; ayrıca bizler uluslararası toplumun sadece Yahudilerin suçları karşısında sessiz kaldığını söylemiyoruz, aksine o, sömürgeci Batının bir projesi olarak veya ümmetin vahdetini engelleyen bir haçlı koruyucusu ve ona saplanmış bir hançer olarak kasıtlı ve bilinçli olarak ümmetin kalbine yerleştirilen bu mutant varlığın suçlarına ortak olup destek vermek için aktif bir şekilde hareket ediyor; evet bu, İngiltere’nin türettiği ve Amerika’nın ve tüm Batı’nın sponsor olduğu bir sömürge projesidir; zira daha önce Biden, şayet bu varlık olmasaydı, onu icat edip bölgeye yerleştirmek için çalışacağını açıklamıştı.

Bizler yakinen biliyoruz ki uluslararası topluma hitap edenler, gücü ve kuvveti olmayan kimseler değillerdir; ancak onlar güç ve kuvvetlerini ümmetin düşmanlarına ve ümmetin topraklarını ve mukaddesatlarını gasp edenlere doğru yöneltmiyorlar; aksine onlar güç ve kuvvetlerini, tahtlarını ve ümmetten gasp ettikleri otoritelerini tehdit eden gerçek düşman olarak gördükleri halklara doğru yöneltiyorlar. Gerçekte onlar, Batı ile ortaklık düzeyinde kalmadılar, aksine onlar, krallar, başkanlar, liderler ve seçkinler düzeyinde görevlendirilmiş olan Batı’nın ajanlarıdırlar; bu yüzden onlar, ümmet ve orduları ile ümmetin otoritesini yeniden tesis etmesinin ve topraklarını ve kutsallarını kurtarmasının arasındaki engel olan bariyer ve duvarlardır.

Artık tek çözüm, Kenane ordusu içindeki muhlislerin elindedir; zira karar vermeye ve denklemi değiştirmeye sahip olanlar sadece onlardır; sadece yapmaları gereken yönlerini değiştirmek, Batı ve onun yönetici ve elitlerden oluşan ajanlarıyla sadakat bağlarını koparmak ve bağlarını, İslam’ı Allah Subhanehu’nun istediği gibi kamil bir şekilde tatbik edecek olan İslam Devleti’ni kurmak için çalışan ümmetin muhlis evlatlarına bağlamaktır. Artık seçim de ve güvence de onlara aittir; şimdi onların tek görevleri, Batı’nın çıkarlarını gözeten ve kendilerinin sessizliğini ve himayesini satın alan ve kendilerine ayrıcalıklar ve maaşlar veren -ki hakikatte bunlar rüşvet ve haram olduğu gibi (Allah onları bundan korusun) Batı’nın ve ajanlarının yağmaladığı bazı haklarının yanında kırıntılardan başka bir şey değildir- bir rejimi korumak değildir; bilakis şimdi onların tek görevi, ümmetlerinin, dinlerinin ve akidelerinin yanında yer almak ve huşu ve korkuyla Allah Azze ve Celle’nin rızasını arzulayarak, O’nun cehenneminden korkarak ve O’nun cennetini umarak Nübüvvet Minhacı üzere Raşidi Hilafet Devleti’nde dinlerini kamil bir şekilde tatbik etmek amacıyla yeniden iktidara ulaşmak için çalışmaktır. Allah’ım, Mısır ordusunun içinden ümmetin otoritesini ve devletini yeniden tesis edecek Ensarlar hazırla. Allahumme Amin.

وَالَّذِينَ آمَنُواْ وَهَاجَرُواْ وَجَاهَدُواْ فِي سَبِيلِ اللَّهِ وَالَّذِينَ آوَواْ وَّنَصَرُواْ أُولَـئِكَ هُمُ الْمُؤْمِنُونَ حَقّاً لَّهُم مَّغْفِرَةٌ وَرِزْقٌ كَرِيمٌ

“İman edip de Allah yolunda hicret ve cihat edenler, (muhacirleri) barındıran ve yardım edenler var ya, işte gerçek müminler onlardır. Onlar için mağfiret ve bol rızık vardır.” [Enfal 74]

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan

Said Fazıl - Mısır