Haber-Yorum

Hükümetin Gizlemek İstediği Korkunç İngiliz Tarihi!

Haber:

Başbakan Rishi Sunak, hükümetin İngiltere’nin kölelik noktasındaki tarihi rolü için özür dilemesi ve tazminat ödemesi çağrısını reddetti.

İşçi Partisi milletvekili Bell Ribeiro-Addy, “tam ve anlamlı bir özür” dileyip “adaletli bir tazminatı taahhüt edip etmeyeceğini” sordu.Başbakan ise “hayır” dedi ve şöyle ekledi: “Tarihimizi fıtıklaştırmaya çalışmak, ilerlemek için doğru bir yol değildir.”Birleşik Krallık hükümeti, köle ticaretindeki rolü için asla resmi olarak özür dilemedi. İngiliz hükümeti ve kraliyet rejimi, diğer Avrupa ülkeleri ile birlikte bu ticaretin önde gelen katılımcıları olmuştur. (BBC)

Yorum:

İngiltere’nin, Atlantik Okyanusu boyunca köle ticaretinin kapsamını genişletmedeki önemli rolünden dolayı özür dilememesi hiç şaşırtıcı değildir. Zira İngiliz Sanayi Devrimi, sömürgelerdeki köle işçiliği üzerine inşa edilmiştir. Dolayısıyla o, Portekiz ile birlikte denizaşırı ülkelere taşınan Afrikalıların %70’inden sorumludur. Nitekim bunların 3 milyondan fazlası yalnızca İngiltere’nin elinde öldü ve yüz binlercesi de yolda can verdi.

İngilizler tarafından işlenen korkunç suçların çoğu, tıpkı Hindistan’da işledikleri vahşetleri gibi içerideki sıradan İngiliz halkından gizlenmiştir. Suçlarının haberleri kamuoyuna sızınca köleliği sona erdirmek için bir hareket başladı. Ama İngiltere buna şiddetle mukavemet gösterdi, sonra Sanayi Devrimi köle çiftliğinin kârlılığına son verince nihayet razı oldu. Nitekim Amerika’nın İngiltere’den bağımsızlığını elde etmesiyle birlikte, işte o zaman son olarak Amerikan ekonomisine zarar verme niyetiyle köleleri serbest bırakmak ve köle ticaretini yasaklamak için adımlar atmaya başladı. Karayip bölgesinde bulunan çiftliklerde isyan çıkaran köle sayısının artmasıyla birlikte, sonunda onları tutmanın maliyeti külfetli bir hale geldi. Bugün İngilizlerin, köle ticaretini sona erdirmelerinden dolayı kendilerini tebrik ettikleri şey işte budur. Ancak bu tamamen ekonomik nedenlerle yapılmış olan bir şeydir. Dolayısıyla kölelere veya ailelerine hiçbir tazminat ödenmemiş, sadece varlıklı çiftlik sahiplerine ve tüccarlara mülklerinin kaybının tazminatı ödenmiştir.

Kölelik ve zorla çalıştırma, İngiliz sömürgesi Hindistan’da gelişmeye devam etmektedir. Nitekim İngiliz sömürgeciliğinin 1880 ile 1920 yılları arasında doğrudan 100 milyondan fazla insanın ölümüne yol açtığı tahmin edilmektedir. Bu yüzden İngiliz politikasının çarpık ve deforme olmuş bedeninde, hiçbir zaman insani bir ihtimam olmamıştır.

İngiliz sömürgeciliği, kuvvetleri Hindistan ve Afrika’yı terk ettikten sonra da uzun bir süre devam etmiş olup bugüne kadar da devam etmektedir. Irkçılığa ve ırkçı ayrımcılığa karşı ahlaki bir tutum sergilemek şöyle dursun, her ikisi de İngiliz sömürgeciliğinin mirası olan modern köleliğe benzemektedir; çünkü İngiltere gururla, Yahudi varlığı, Çinliler, Amerikalılar ve şimdi de Hindistan ırk ayrımcılığı yapan rejim tarafından takip edilen Güney Afrika’daki ırkçı ayrımcılığın yanında durmaktadır.

Ciddi bir şekilde tarih kitaplarının açılmasına ve tazminat bedellerini hesaplamak için defterlerin incelenmesine izin verilmesi, İngilizlerin uzun bir süredir unutulmasını istedikleri mahzenlerdeki milyonlarca iskeleti ortaya çıkarmak olur. İngiltere’nin bunun yüzenden yüzlerce kez iflas etme olasılığından bahsetmiyorum bile.

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan

Yahya Nisbet