Haber-Yorum

Orta Doğu Dönüşümleri!

Haber:

Ortadoğu’nun tanık olduğu hızlanan siyasi gelişmeler, on yılı aşkın süredir yıkıcı çatışma ve savaşlara maruz kalan tüm bölgenin refahının yolunu açan yeni bir istikrar ve iş birliği dönemi için umutları artırıyor.

Suudi Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, özellikle Suudi-İran anlaşmasının ardından zorlu krizleri çözmeye yönelik büyük diplomatik çabaların ortasında, 2011’den beri krallığı ilk kez ziyaret eden Suriyeli mevkidaşı Faysal Mikdad ile bir görüşme gerçekleştirdi. Taraflar, siyasi bir çözüme, mültecilerin geri dönüşüne, Suriye devletini destekleme ihtiyacına, kontrolünü genişletmeye, milisleri ve dış müdahaleleri sona erdirmeye ve Suriye’yi Arapların kucağına geri döndürmek için çalışmaya yönelik çabaları vurguladılar.

Bugün Cuma günü Cidde’de Ürdün, Mısır ve Irak’ın da katılacağı Körfez İşbirliği Konseyi ülkeleri arasında, 2012’den bu yana üyeliği askıya alınan Suriye’nin, Arap Ligi’ne geri dönüşünü görüşmek üzere bir toplantı yapılacak.

Daha önce de bir İran heyeti, Krallık’taki İran diplomatik misyonlarının yeniden açılmasının önünü açmak için Riyad’a gelmişti. Yıllar sonra ilk kez Riyad’daki büyükelçiliğin kapılarının açık olduğu görüldü.

Ayrıca, Körfez birliğini güçlendirmek amacıyla Bahreyn-Katar ilişkilerinde kayda değer bir gelişme kaydeden Manama ve Doha,Riyad’daki İş birliği Konseyi Genel Sekreterliği genel merkezinde iki taraf arasında yapılan görüşmenin ardından diplomatik ilişkilerin yeniden başladığını duyurdular ve deniz sınırları da dahil olmak üzere iki ülke arasındaki farklılıkları ele aldılar. Her iki taraf da bu adımın, ilişkileri geliştirmenin yanı sıra Körfez entegrasyonunu ve birliğini geliştirmeye yönelik karşılıklı arzudan kaynaklandığını vurguladılar.

Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile Mısır Dışişleri Bakanı Semih Şükrü Ankara’da, bir bütün olarak bölgedeki tansiyonun düşürülmesi kapsamında başta Libya dosyasının çözülmesi olmak üzere tartışmalı konuların yanı sıra diplomatik temsilin artırılması, ekonomik iş birliğinin güçlendirilmesi ve enerji dosyasını ele aldılar. (Al-Gabas, 13 Nisan 2023).

Yorum:

Bölgedeki düşman/dost rejimlerin son tutumlarının siyasi analizine girmeden önce, zerre kadar bile olsa hala bölgedeki rejimlerin asil ve şerefli bir davaya yardım ettiklerini savunanlara diyorum ki; uyan artık ey İslam kardeşim!

Mursi ve Kaşıkçı’nın kanı... Yemen’de İran’ın elinin koparılması... Beşar Esad’ın yok edilmesi…ve benzerleri, evet tüm bunlar kulak ardı edilmekte ve bir gecede düşman dosta ve temiz kanlar suya dönüşmektedir!

Ortada demir yumrukla kavranması gereken siyasi bir hakikat vardır ki bu da, bölgenin siyasi ve ekonomik olarak hala Batılı güçler tarafından sömürgeleştirilmiş olmasının yanı sıra bölgedeki rejimlerin de şu ya da bu Batılı güçlerin kölesi olmalarıdır. Nitekim bu anahtara sahip olmayan bir kişi, gerçeği anlamaya kapalı olup onu sağa sola sürükleyen sistemlerin esiri olacağı gibi bu girdaptan anahtarsız bir çıkış da yoktur.

Bölgedeki rejimlerin kendi çıkarları etrafında döndüğünü, büyük güçlerin çıkarları etrafında döndüğünü ve bu rejimlerin ideolojik çıkarlar ve onurlu davalar peşinde koştuğunu kanıtlamaya çalışmak ciddi tartışmayı hak etmeyen bir girişim olacaktır.

Buradaki konuşma, öfkeli, alaylı ve coşkulu bir iç çekiş değildir; aksine bu, pervasız maceralar ve anlamsız savaşların sonucu olarak yıllarca kan ve paradan, dikkati dağılmış zihinlerden ve ekilen nefret tohumlarından bahseden bir konuşmadır. La Havle Vela Kuvvete İlla Billah.

Ey İslam kardeşim! Kesinlikle sen, yaşadığın bu “iğrençlikten” daha iyi bir siyasi sistem ve oluşuma layıksın. O halde bakışlarını, gerçekten İslam akidesine dayalı olan, gerçek ve doğru bir şekilde İslam’ın hükümlerini uygulayacağı gibi gerçek ve doğru bir şekilde senin maslahatını gözetecek olan Nübüvvet Minhacı üzere Hilafet Devleti’ne çevir.

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan

M. Usame Es-Suveynî – Kuveyt