Haber-Yorum

Kırgızistan’ı Putin’in Etkisinden Uzaklaşmaya Kim Teşvik Ediyor?

Haber:

IA 24.KG 9 Ekim’de, Kırgızistan Savunma Bakanlığı’na atıfta bulunarak, 10-14 Ekim tarihleri ​​​​arasında Balıkçı’daki 20636 numaralı askeri birliğin Edelweiss eğitim merkezinde yapılması planlanan “Sarsılmaz Kardeşlik 2021” tatbikatlarının iptal edildiğini bildirdi. İptalin nedeni henüz bilinmiyor.

Bu tatbikatlara, planlandığı üzere Tacikistan’dan askerler de katılacaktı. Ancak, İmamali Rahman’ın askeri saldırısından sonra, birçok Kırgız ve Jogorku Keneş milletvekilleri, Tacikistan silahlı kuvvetleri temsilcilerinin tatbikatlara katılmasına izin verilmemesini talep ettiler.

Ayrıca Kırgızistan taburu, 17-21 Ekim tarihleri ​​arasında Tacikistan’da düzenlenen Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü (CSTO) "Frontier-2022" ortak tatbikatlarına da katılmadı ve Kırgızistan Savunma Bakanlığı basın servisi, konuyla ilgili bilgileri 24.KG haber ajansına teyit etti.

Yorum:

Kırgızistan Devlet Başkanı Sadır Caparov, Vladimir Putin’in 7 Ekim’de St. Petersburg’da Bağımsız Devletler Topluluğu liderlerinin gayri resmi toplantısında düzenlenen doğum günü partisine katılmamıştı. Gerçek şu ki medya organlarıKırgızistan Devlet Başkanı’nın daveti reddettiğini, Rusya Cumhurbaşkanı’nın 70. doğum gününün kutlanmasından bir gün önce yazmaya başladı. Sadır Caparov’un, ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Elizabeth Kennedy Trudeau ile görüşmeyi Putin ile görüşmeden daha önemli gördüğü açıktır. Zira 7 Ekim’de üst düzey ABD’li yetkililer, iki ülke arasındaki karşılıklı iş birliği anlaşmalarını görüşmek üzere Kırgızistan’a geldiler.

Medya röportajında ​​Elizabeth Trudeau şunları söyledi: “ABD, Kırgızistan’ı güçlü bir ortak olarak görüyor. Bizler müzakerelere devam etmeye hazırız. Her egemen devlet kendi ortağını seçebilir. Aynı şekilde Kırgızistan da kendi ortağını seçebilir. ABD bu ortaklığa hazırdır.”

Amerika, Orta Asya’yı Kremlin’in nüfuzundan uzaklaştırmak, dolayısıyla bu toprakların doğal ve insan kaynakları üzerindeki hegemonyasını pekiştirmek için her zaman bir plan tasarlamaktadır. Nitekim bugün Putin’in tamamen Ukrayna ile savaşın ve Batı’dan gelen ekonomik yaptırımların içinde boğulmasından dolayı Amerika bunu, planlarını gerçekleştirmek için iyi bir fırsat gördü.

Görünen o ki Kırgız yetkililer, Kremlin’in politikasından uzaklaşarak bölgede Amerika'ya yönelen ilkler arasında yer alıyor ve örneğin askeri iş birliği gibi bu pek çok açıdan da kendini gösteriyor. Bizler Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü’nün, Amerika’nın inşa ettiği NATO için dengeleyici bir güç olarak Kremlin tarafından inşa edilmiş bir araç olduğunu biliyoruz. Nitekim Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü’nün tüm tarihinde, ilk kez bir antlaşma üyesinin kendi topraklarında tatbikat yapmayı ve aynı şekilde komşularıyla tatbikatlara katılmayı reddettiğini görüyoruz. Ayrıca Kırgızistan, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü’nün değiştirilmesi gerektiğini de iddia ediyor.

Kırgızistan, Tacikistan ile uzun yıllar süren sınır anlaşmazlığı nedeniyle bu yıl Tacikistan’a kömür tedarikini durdurdu, Çin ve Özbekistan’a yönelik arzını artırdı, onlarla ekonomik anlaşmalar imzaladı ve Kremlin’in şiddetle karşı çıktığı Özbekistan-Kırgızistan-Çin demiryolunu inşa ediyor. Çünkü mallar Kremlin’i geçerek doğrudan farklı ülkelere gidecek. Ayrıca Kırgızistan’daki bazı bankalar, Rus ödeme kartlarına hizmet vermeyi reddetmeye başladı.

Kırgız yetkililer, Amerika’nın vaatleri nedeniyle sistemli bir şekilde Kremlin’den uzaklaşmaya başladılar ama bu bir kendini kandırmadır. Zira sömürgeci bir politikadan ayrılıp başka bir sömürgecinin kollarına gitmek ülkenin ve insanların sorunlarını çözmez.

Müslümanlar olarak Kırgızistan halkı, İslam ümmetinin bir parçasıdır. Bu da ümmetin sorununun Kırgızların sorunu ve Kırgızların sorununun da İslam ümmetinin sorunu olduğu anlamına gelmektedir. Bugün Müslüman Kırgızlar, tüm İslam ümmetinin aynı sorunlarının acısını çekiyor. Bu da Allah Subhanehu ve Teala’nın indirdikleriyle hükmeden bir devletin olmamasından kaynaklanmaktadır. Dolayısıyla bu da Müslüman Kırgızların sorunlarının çözümünün, Nübüvvet Minhacı üzere Raşidi Hilafet Devleti’nin kurulması olacağı anlamına gelmektedir.

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Eldar Hamzin