Haber-Yorum

Somali’de Müslüman Kadın ve Çocuklar Açlıktan Ölürken

Müslümanların Başındaki Yöneticiler Küresel Zulme Destek Veriyorlar

Haber:

5 Ekim 2022'de BBC, Somali’nin son 40 yılın en kötü kuraklığının neden olduğu bir kıtlıkla karşı karşıya olduğunu bildirdi. Gazeteciler, erkek çocuklarından birini açlıktan dolayı defneden ve üç yaşındaki kız çocuğunu da yardım almak için 10 gün boyunca yürürken öldüğü için defneden Müslüman bacımız Fatıma Ömer’in öyküsünü anlattılar. Kadın gazetecilere, çocuğunu gömecek dermanı olmadığını ve sırtlanların yaklaştığını bildiği için cesedini yol kenarına bıraktığını haber verdi ve şöyle dedi: “Yas tutamam, diğerinin hayatta kalması için çalışmaya ve yemeğe ihtiyacım var.”

Yorum:

Somali’deki yoksul insanların sığınağı olan kamplarda bir anket yapıldı ve sonuçlar kadınların ve çocukların üçte ikisinin yetersiz beslendiğini ortaya koydu.

Kadınlar, çoğu zaman günlerce acılarını dindirecek bir yer bulma çabası içinde yemek yemeden kuru ve kurak topraklarda dolaşmaya terk ediliyorlar. Nitekim onlara yardım etmek için milyonlarca doları olan zengin İslam beldelerindeki ülkelerden gelen uygun bir yardım olmaksızın mücadele eden Afrika Boynuzu’ndaki milyonların arasındaki genç ve yaşlılar bu işkenceden kurtulamıyorlar!

Doktorlar, etleri kemiğe geçmiş insanların ölmesini beklerken bir yataktan diğerine koşturup duruyorlar. Zira tedavi için malzeme yok ve artık doktorların becerileri işe yaramaz hale geldi.

Bu felakete ek olarak Somali’yi vuran kızamık salgını da yayıldı ve kadınlar ve çocuklar bu çileye de katlanmak zorundalar.

Doktorlardan biri bize, uzun süreli açlıktan dolayı ciddi şekilde zarar görmüş cilde damardan sıvı vermenin zorluğundan bahsediyor. Ülkemizde günlük normal bir yaşam, katlanılamayacak derecede korkunç. Peki faziletli kız kardeşler, buldukları çöplerden güneşe karşı korunaklar yaparak kuru topraklarda tek başlarına oturabilirler ve dokuz ay boyunca karınlarında taşıdıklarını evlatlarının birer birer ölmelerini izleyebilirler mi?!

Beldemizdeki mücrim yöneticiler hani neredeler? Batılı ülkelerin ekonomilerini desteklemek amacıyla silahlar satın almak için neden trilyonlarca doları çarçur ediyorlar?

Küçük çocuklarımız mideleri boş bir şekilde acı çekmeye ter edilirlerken uluslararası şirketler için fiyatları yüksek tutmak adına tonlarca gıda nasıl çöpe atılabilir?!

Belki Allah, yeryüzüne yağmur yağmasını yazmıştır belki de yazmamıştır. Ancak Allahu Teala, ümmet için Hilafet Devleti’nin gölgesinde Kur’an ve sünnetin uygulanmasına engel alan haramzadeleri yazmamıştır. Şeriatın sahih hükümlerini geri getirmek için yaptıklarımız sayfalarımıza yazılacak ve Allah’ın izniyle kıyamet günü bizim için bir hazine olacaktır. Henüz yaşama fırsatları bile olmadan çocuklarımızı ölüme terk edemeyiz.

Bu ümmetin bol kaynaklara sahip olduğu bilinmektedir. Ancak insanların yiyecek, giyecek ve barınma haklarının dağıtımı, ülkemizin işlerini yürüten açgözlü hainlerin ellerine bırakılmıştır.

Somalili bir Bakan şunları söyledi: “İhtiyacımız olan yardımı alamazsak yüz binlerce insan ölecek.Üç ay önce yapmamız gereken şeyleri şimdi yapıyoruz. Aslında biz geç kaldık. Şayet hızla bir şeyler yapılmazsa, bu bölgede bir felaketin olacağını düşünüyorum.”

Hilafete davet etseydi daha iyi olurdu. Çünkü ulusal bölünmeyi ve sömürgeci düşmanların kaynaklarımız üzerindeki hakimiyetini ortadan kardıracak kapsamlı bir nizamın yokluğunun gölgesindeki bütün sözler zayıftır. Şayet boş boş oturmakla veya Batılı liderlere hizmet etmek için diğer Müslümanları öldürmekle vakit kaybetmemiş olsaydık, ordularımız tek başına Afrika Boynuzu’nun tamamına yiyecek taşıyabilirdi. Nitekim İbn Abbas Allah’ın Rasulü Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in şöyle dediğini rivayet etmiştir: الْمُسْلِمُونَ شُرَكَاءُ فِي ثَلَاثٍ فِي الْمَاءِ وَالْكَلَإِ وَالنَّارِ، وَثَمَنُهُ حَرَامٌ “Müslümanlar üç şeyde ortaktırlar: Suda, merada ve ateşte. Ondan para kazanmak da haramdır.”

Bizler, Afrika’daki kardeşlerimizin ve bacılarımızın, ümmetin hayatında bu ayetlerin ve İslami nâssların yaşamasını sağlayacak müminlerin emirinin gölgesinde İslam’ın adaletini bir an önce görmeleri için Allah’a yakarıyoruz.

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan

İmrana Muhammed