Haber-Yorum

Çocuk Cinayeti Yasası!

Haber:

Alman İstatistik Resmi Dairesi, bu yılın ikinci çeyreğinde, yani Nisan-Haziran ayları arasında kaydedilen kürtaj sayısının geçen yılın aynı dönemine göre %11.5 artarak 25.600’e ulaştığını bildirdi. Bu yılın ilk çeyreğinde ise kürtaj sayısı 25.800’e ulaştı. (İstatistik Dairesi)

Yorum:

Bu resmi istatistiklere göre Almanya’da yıllık kürtaj sayısı 100.000’i geçiyor ve sayılar da sürekli artıyor. 1996’dan bu yana kürtaj vakıasının sayısı, kürtajı suç sayan ve onun açıkça uygulanmasını yasaklayan Ceza Kanunu’nun 218. Maddesinin değiştirilmesinin ardından iki milyon dört yüz binden fazla vakaya ulaşmıştır.

Şüphesiz kürtaja başvurulmasının birçok nedenleri vardır ve bunlardan bazılarının tıbbi veya sağlık açısından kabul edilebilir olması mümkündür. Ancak vakaların büyük bir çoğunluğu sosyal ve ekonomik sebeplerden olmakla birlikte küçük bir kısmı da, reşit olmayan kız çocuklarına akrabaları tarafından tecavüz veya taciz gibi cinsel saldırılar nedeniyle olmaktadır. Bu da onları, bu durumu örtbas etmek için kürtaja başvurmaya itmektedir.

Üçüncü dünya ülkelerinin birçoğunda kürtaja izin verilmesi, başta ekonomik olmak üzere belirtilen nedenlerden dolayı bir zorunluluk haline gelmiş olup bu ise başlı başına insani bir felakettir. Ancak bununla birlikte Avrupa ve Amerika ülkelerinde, iş ve kariyer geliştirme hırsı gibi ek nedenler de vardır. Zira çocuklar, bu yolda engel teşkil etmekte ve istihdam, iş ve maddi kazançlar adına çocuk bakımı ve annelik gibi ailevi sorumluluklar taşınamamaktadır!

Bu insani çöküşe bir de çocukların çeşitli yollarla öldürülüp onlardan kurtulma veya yetimhanelerin veya hastanelerin kapılarındaki kimliği belirsiz çocuk sandıklarına atılma vakıaları eklenmektedir.

Genel olarak Batı toplumlarında kelimenin tam anlamıyla insani felaketler, insanlığın kötüye kullanılması ve yaygın suçlardan dolayı bazıları bu yasallaştırmanın, bu talihsiz toplumlarda yayılan sorunlara bir çözüm olduğunu düşünüyor.

Ukubat nizamında insan hayatının kutsallığını açıklayan, içtimai nizamda hem erkeğin hem de kadının görevini ve toplumdaki her bir ferdin görevini belirten ve ekonomik sistemde her bir fert için onurlu bir yaşam sağlayan İslam nimetinden dolayı Allah’a hamd ediyoruz. Zira İslam sağlam bir inançla bu tür vakıaların meydana gelmesi için bir sığınak veya dürtü olabilecek her türlü nedeni def etmeye hırs göstermekte olup meydana gelmesi halinde de tarihte adı bile geçmeyecek ve dünyanın dört bir tarafındaki İslam beldelerinde bilinmeyecek şekilde nadir ferdi vakıalar olmaktadır.

İstatistik dairesinde sırf rakamlara dönüşen bu insani felaketlerin, hiçbir şekilde toplumumuza intikal etmesi caiz değildir ve aklı başında olan herkesin görevi ise, bu belaları kendisinden ve toplumundan uzaklaştırmasıdır. Ayrıca kıskançlık duyan herkes, aslında insanlığı öldüren ve toplumu fısk ve fücur kürekleriyle yıkan CEDAW veya Çocuk Koruma Kanunu ile bunları hayatımıza sızdırmaya çalışanlarla mücadele etmelidir.

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan

M. Yusuf Seleme