Haber-Yorum

Macron Fransa’nın Krizde Olduğunu Açıkladı!

Haber:

Fransa Cumhurbaşkanı: “Biz (Fransa), bolluk çağının sonundayız.” (BFM.TV, 24/08/2022)

Yorum:

Arada sırada da olsa bu tarihi ana tanık olduğumuz için Allah’a hamd olsun.

Fransa, sömürgelerinin kanını emerek yaşıyordu ve Afrika’nın zenginlikleri, Fransa’nın on yıllardır yaşadığı refahın kaynağını oluşturuyordu.

Ancak bu yüzyılın başından itibaren Fransa, Afrika'daki sömürgeleri üzerindeki ekonomik hakimiyetini yavaş yavaş Çin, Amerika ve Türkiye lehine kaybetti...Bu ise iki ana nedenden dolayı olmuştur:

1- Yeni gelenlere karşı rekabet gücünün zayıf olması. Çünkü Fransa, yüksek kar marjlarına ve piyasanın neredeyse tek taraflı kontrolüne alışmışken yeni gelenler ise düşük kar marjlarından memnun kalıyor ve hafif krediler ve kolay geri ödeme koşulları sunuyorlar.

2- Afrika halklarını sadece ona boyun eğmekten kurtulmaya değil, aynı zamanda ondan intikam almaya susamış bir hale getiren kanlı sömürge tarihi.

Amerika ve İngiltere elbette bu sahneden uzak değiller. Ancak Afrika’da ve dünyada Fransa’yı daha fazla köşeye sıkıştırmak için bu sahneyi istismar ediyorlar. Fransa ciddi çabalar göstermesine rağmen ancak açık bir şekilde geri çekiliyor. Buna dair en son örnek, Mali’den aşağılayıcı bir şekilde çıkması ve bundan önce de Avustralya ile denizaltı anlaşmasının iptal edilmesidir.

Amerika ve İngiltere, Fransa’nın sömürgelerini devralmak ve Fransa’nın sınırları dışında hiçbir etkisi olmayan cüce bir devlete dönüşmesini istiyorlar. Görünen o ki bu planlarında başarılı oluyorlar ancak bu biraz zaman alacak.

İşte biz burada, Başkan Macron’un bolluk çağının sonunu, yani sıkıntı çağının başladığını ilan eden açıklamasında, Fransa’nın nüfuzunun gerilemesinin meyvesini görmekteyiz… Vallahi bizler buna seviniyoruz :

- Seviniyoruz; çünküFransa’nın elleri milyonlarca Müslümanın kanına bulaşmış ve işlediği suçlardan dolayı bir özür dilemeyi bile kabul etmiyor.

- Seviniyoruz; çünkü onlarca yıldır Müslümanların ve gayrimüslimlerin ülkelerini yağmalamış, onları bir lokma ekmek için göç etmeye ve ölüm gemilerine başvuracak kadar fakirleştirmiştir.

- Seviniyoruz; çünkü tiranları ve zalim yöneticileri desteklediği gibi sırf bu yöneticiler ajanı oldukları ve servetlerimizin tükenmesini kolaylaştırdıkları için halklarına bastırmalarında onlara destek vermiştir.

- Seviniyoruz; çünkü dinimizi geriletmiş, alimlerimizi öldürmüş, Arapça diliyle savaşmış, değerlerimizi ve eğitimimizi çarpıtmış ve bizleri, bilimsel ve kültürel olarak parlayan merkezlerden bayağı ve sığ fikirlerin tüketildiği geri kalmış ülkelere ve merkezlere dönüştürmüştür.

- Seviniyoruz; çünkü Peygamberimiz Sallallahu Aleyhi ve Sellem’e cüret etmiş, aşağılık aptalların alemlerin efendisine aşağılık dillerini uzatmalarına izin vermiş ve holokost yalanı gibi bayağı fikirlerin eleştirilmesine izin vermezken bunu ifade özgürlüğü olarak kabul etmiştir.

- Seviniyoruz; çünkü kızlarımızın ve kadınlarımızın başörtülerine saldırmış, onlara kısıtlamalar getirmiş, camilerle savaşmış ve onları kapatmaya çalışmıştır.

Seviniyoruz, seviniyoruz ve seviniyoruz, liste böyle uzayıp gidiyor…

Son olarak diyoruz ki; Allah’tan, Afrika ülkelerinin bir sömürgeciden diğerine geçmelerini engelleyen şeyin ne olduğunun farkına varmalarını ve bizlere, sömürgeciliğin kökünü kazıyacak ve tüm dünyadaki günahkâr elleri koparacak İslam Devleti’ni ikram etmesini niyaz ediyoruz.

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan

Muhammed Abdullah