Salı, 24 Cumade’l Ûlâ 1446 | 2024/11/26
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Gerçeği Yansıtmayan Enflasyon Rakamlarıyla Halkı Aldatmaya ve Soymaya Devam Ediyor!

بسم الله الرحمن الرحيم

Haber-Yorum

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Gerçeği Yansıtmayan Enflasyon Rakamlarıyla Halkı Aldatmaya ve Soymaya Devam Ediyor!

Haber:

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), nisan ayı enflasyon rakamlarını paylaştı. TÜİK’in rakamlarına göre, tüketici fiyat endeksi (TÜFE) yıllık %69,97, aylık %7,25 arttı. Akademisyenlerin oluşturduğu Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG) ise nisan ayı enflasyon rakamının TÜİK’in rakamlarının iki katından fazla olduğunu ve yüzde 156’ya çıktığını açıkladı. (Ajanslar)

Yorum:

TÜİK adet olduğu üzere yapacağını yine yaptı. Ocak ayından bu yana kadar başta enerji ve gıda olmak üzere birçok ürüne yüzde yüzün üzerinde bir zam gelmesine rağmen TÜİK, sanki bunlardan hiç habersizmiş ya da başka bir gezegende yaşıyormuş gibi çarşı ve pazardaki yangını görmedi. Aslında TÜİK gerçek enflasyonu gayet iyi bilmesine rağmen doğru rakamları açıklamıyor. Nasıl açıklasın ki, gerçek rakamları açıkladığı andan itibaren TÜİK Başkanı o koltukta bir dakika dahi oturamayacağını gayet iyi biliyor.

Ayrıca TÜİK’in açıkladığı enflasyon oranları işçi ücretleri, memur maaşları ve emekli aylıkları için de temel bir kıstas. Tabiri caizse TÜİK tüm bu kesimlerin kaderini tayin ediyor. Enflasyon oranlarını düşük göstererek emekli, memur ve işçilere daha az zam yapılması için bir rol üstleniyor. Bu da halkın alın terinin sömürülmesi ve istatistikler yoluyla soyulması demektir.

Bununla birlikte İktidar yetkilileri sanki halkla alay edercesine ve hiç utanmadan her defasında enflasyonun düşeceği yalanını habire söylüyorlar.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, "Enflasyonun sizlerin üzerinde ciddi bir yük haline dönüştüğünü biliyoruz, görüyoruz. Bakın tekrar ediyorum. Faizle mücadelemi biliyorsunuz. Faizi indireceğiz ve indiriyoruz. Bilin ki enflasyon da inecek, daha düşecek." demesinden kısa bir süre sonra enflasyon yüzde 70'e çıktı! Halbuki Erdoğan, bu konuşmayı ocak ayında yapmıştı. O zaman enflasyon %48,69’du. Şimdi ise %70 civarında.

Yine aynı şekilde başta Cumhurbaşkanı olmak üzere iktidar yetkililerinin her defasında diline pelesenk ettikleri “Asgari ücrette verdiğimiz sözü tuttuk ve 4 bin 250 liraya çıkardık. Memur ve emekli maaşlarına kadar çalışanlarımızın gelirlerinde yaptığımız yüksek oranlı artışlarla insanımızı enflasyona ezdirmedik." ifadeleri artık inandırıcılığını yitirmiştir.

Bugün Türkiye'de açlık sınırı 5 bin 323, yoksulluk sınırı ise 17 bin 340 TL iken, halk yüksek enflasyon karşısında her geçen gün ezilirken, hayat pahalılığı, yoksulluk ve fakirlik halkın belini bükmüşken nasıl olur da vatandaşın enflasyon karşısında ezdirilmediği iddia edilebilir? İnsanlar evlerine bir ekmek dahi götürmekte zorlanırlarken iktidar yetkilileri huzur payı adı altında birkaç yerden onlarca milyar maaş alıyorlar. Kendileri şatafat içerisinde bir hayat yaşarken halkı fakirlik ve yoksulluğa mahkûm ettiler. Sadece bu işin edebiyatını yaptılar. Ekonomik krizlere çözüm bulmada başarısız oldular. Başta Cumhuriyet Halk Partisi olmak üzere diğer muhalefet partileride halkı arka plana atarak sadece iktidarı köşeye sıkıştırmak ve 2023 seçimlerinde kazanabilmek için halkın duygularunı istismar etti ve halen de etmeye devam ediyor. Muhalefet partileri ekonomik krizi sonlandırmak için tek bir çözüm dahi ortaya koyamadı.

Kapitalist sistemin başındaki yöneticiler halkın en temel ihtiyaçlarını dahi karşılamakta başarısız oldular. Bu konuda halka söyleyecekleri tek bir sözleri dahi yok. Aslında yöneticilerin fakirlik, yoksulluk ve işsizliğe çare bulmak gibi bir dertleri de yok. Öyle bir dertleri de hiçbir zaman olmadı. Onların tek derdi oturdukları koltukları korumak olmuştur. Başta ekonomik ve diğer toplumsal krizlerin çözümlerini kriz üreten bu laik, demokratik kapitalist sistemde aramak çöldeki serap gibidir. Her defasında su bulduğunuzu zannedersiniz ama nafile…

Dolayısıyla ekonomik ve diğer toplumsal krizlerin yegâne köklü çözümü ise, insanı, hayatı ve kâinatı yaratan Allah Subhanehu ve Teala’dan gelen İslam iktisat nizamının mütekâmil bir şekilde tatbik edilmesidir.

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan

Yılmaz ÇELİK

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

yukarı çık

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER