Haber-Yorum

Amerika Suçlu Olduğu Halde Başkalarını Suçlu Olmakla İtham Ediyor!

Haber:

ABD Başkanı, Ukrayna’ya savaş ilan ettiği ve Ukrayna’nın şehir ve köylerine saldırdığı için Rusya Devlet Başkanı Putin’i bir savaş suçlusu olarak nitelendirdi.

Yorum:

Rusya’nın bugün Ukrayna’da işlediği büyük suçu, ondan haftalar önce Biden’ın hiç umursamadığı Kazakistan’daki suçlarını, bunun öncesinde Amerika’nın tek kelime dahi etmediği binlerce kişinin öldürüldüğü ve yerinden edildiği Çeçenistan’daki suçlarını, bunun öncesinde Afganistan’da milyonlarca insanı öldürüp yerinden ettiği halde eylemlerinin savaş suçları olarak nitelendirilmediğini, bunun öncesinde Çekoslovakya ve Polonya’daki suçlarını ve bunun öncesinde de Özbekistan, Kırgızistan, Türkmenistan, Kazakistan, Tacikistan ve Azerbaycan’da Müslüman halkın yarısından fazlasını yok ettiği Orta Asya’daki suçlarını burada anlatmaya yer yoktur. Bütün bunlar, Rusya ve onun Sovyetlerinin alınlarına, savaş suçlarından daha fazlasını damgalamıştır. Bu hususta hiçbir şüphe yoktur ve basiret sahibi olan herkes bunu algılayabilir!

Ancak en acı verici, en açık, en incitici ve en eziyet verici hakikat ise bu nitelendirmenin, insan kanı içmekten asla vazgeçmeyen, Hanoi ve Irak semalarında gürleyen topların sesi bile kendisini sakinleştirmeyen, tankları Kore ve Afganistan’da insanları çiğneyen, nükleer bombaları Japonya’nın Hiroşima ve Nagazaki’sinde milyonlarca insanı öldüren bir ülkenin başından gelmesidir.

Rusya’yı ve başkanını savaş suçlusu olarak damgalayan Amerika, şüphesiz Rusya'dan daha cani, daha vahşi ve daha acımasızdır. Nitekim Amerika’nın onursuz sicilinde, İkinci Dünya Savaşı’nın sona ermesinin ardından atom bombalarını kullandığı nükleer savaş vardır ve bu ölümcül bombaları ekin ve insanlara yönelik kullanmak için hiçbir neden olamaz. Ayrıca Amerika’nın suç sicilinde yüz yıl boyunca 60 milyondan fazla ölü vardır ve bunların kanları, Güney Amerika’dan Filipinler’e, İspanya’dan Vietnam’a, Kore’ye ve Afganistan’a, Irak’a, Suriye’ye, Libya’ya ve yer yüzünün diğer bölgelerine kadar bulaşan bir lanete dönüşmüştür.

Başkalarını savaş suçluları olarak damgalayan Amerika, tarih boyunca en çok suç işleyen, öldüren ve yerinden eden ülkelerden biridir. Ayrıca insan haklarını savunduğunu iddia eden Amerika, insanın insanlığını öldüren ve onu hayatında paradan, şehvetlerden, içgüdülerden ve anlık çıkarlardan başka hiçbir şey bilmeyen şehvetli bir içgüdüye dönüştüren ilk kişidir. Dolayısıyla dünyadaki tüm musibetlerin, dahası tüm felaketlerin arkasında hala Amerika vardır. Ayrıca silah ticaretinin, paralı asker konvoylarının, alevlenen savaşların ve aynı halkların arasındaki fitnelerin ve savaşların arkasında duran da Amerika’dır.

Irak’taki Şii ile Sünni Müslümanlar arasındaki kanlı fitneyi tetikleyen Amerika değil de kimdir? Yemen’deki Husiler ile her zaman kardeş olan Yemen halkının geri kalanı arasındaki savaşı alevlendiren Amerika değil de kimdir? Vietnam’ı 10 yıldan fazla süren kan davasıyla iki kardeşe bölen Amerika değil de kimdir? Suriye’yi bin gruba parçalayan ve silahları ve finansmanlarıyla grupların birbirlerini yerinden etmelerini ve aralarında savaşmalarını sağlayan Amerika değil de kimdir? Libya halkının, barış ve istikrarının, kanının korunmasının önünde bir engel olarak duran Amerika değil de kimdir?

Fabrika gazları, yayılan karbonlar ve hapsolmuş oksijenler, küresel ısınmanın yükselmesi, Mısır’daki İskenderiye de dahil olmak üzere şehirleri ve ülkeleri su basması konusunda uyarmak yoluyla bugün tüm insanlığı tehdit eden en büyük felaketlerin arkasında duran kim? Bu bağlamda köklü çözümlere ulaşmayı engelleyen kim? Başkalarını suçlu olmakla damgalayan Amerika’dan başka kim olabilir. Zira o, sağı solu öldürerek halklar arasında hareket eden suçtan başka bir şey değildir?

Dünyanın en büyük uyuşturucu ticaretinin arkasında duran ve uyuşturucu parasıyla silah ticaretini finanse eden Amerika değil de kimdir? Dünyayı dolara boğan, küresel enflasyonu artıran, fiyatları körükleyen ve milyonlarca insanı karınlarını doyuracak bir lokmadan mahrum eden kim? Kapitalizmiyle, kokuşmuş fikirleriyle, sefil ve sahte Demokrasisiyle Amerika değil midir?

Başkalarını suçlu olarak nitelendirecek küstahlığa ve alçaklığa sahip sonsuz suçların anası olan bu Amerika, suçların kraliçesidir!

Daha dün dünyayı kuran, hiç oturmadan “terörle” saldıran ve İslam’ı terörizmle damgalayan bu Amerika, terörizm fikrini oluşturan, onu finanse eden, harekete geçiren ve onun için para, medya ve teröristler toplayan ilk kişidir. Zira 1972’deki Münih Olimpiyatları’nda askeri bir operasyona imkân sağladı ve bunu da Filistin meselesinin anahtarlarını kontrol edebilmek için Filistinlilere bağladı ki böylece hiç kimse ne barış ne de savaşla bu meseleyi çözemesin. Ayrıca 1982’de yaklaşan bir terörizmin korkusunu yaymak için Lübnan’daki bazı adamlarının öldürülmesine yardım etmesi, sonra New York’taki Dünya Ticaret Merkezi’nin bombalanmasını tertip etmesi ve bunun ardından da 9/11/2001 tarihinde tarihin en kanlı Amerikan teröründe ikiz ticaret kulesinin bombalanmasına imkân vermesi, dünyanın en ücra köşelerindeki ülkeler olan Afganistan ve Irak’ı işgal edebilmekten ve Körfez’de üslerini yaymaktan başka bir şey için değildir.

Bunun ve şunun öncesinde Amerika, bugün İslam’ı terörizmle, dün onu İslam’ı yaymak için savaşmak ve kan dökmekle ve sözde angajman kurallarına ulaşmak için insanlığın ulaşabileceği en yüce ve en güzel anlamları olan cihat etmekle suçlayarak hala kirli bir kampanya yürütmektedir. Cihadı bir terörizm olarak suçlamakta ki, yarın Müslümanların evlatları cihadı telaffuz etmekten korksunlar diye sadece cihat hakkında konuşmayı ve ondan bahsetmeyi bile sahibini takip ettiren ve onu ölüme götüren bir suçlama haline getirmektedir. Subhanallah, ne kadar küstah ve ne kadar aşağılıksın ey Amerika!

Amerika, meşru olmayan çıkarları ve menfaatleri için tehdit oluşturabilecek her şeyin en iğrenç vasıflarla damgalamasını hiç umursamamakta ve onları lav, ateş ve suç topuna tutmak için tüm medyasını, operasyonel ve finansal araçlarını kullanmaktadır.

Putin’i suçlu olarak nitelendiren bu Amerika, aynı zamanda onu Suriye’ye getiren, arkasını kollayan, Suriye’yi onun ordusunun lavları ve suçları için bir arena haline getiren de bizzat kendisidir. İki hafta süren bombalama ve vahşet sırasında Ukrayna’yı vurması, halkını öldürmesi ve 10 milyondan fazla insanı yerinden etmesi amacıyla Putin için gerekli olan tüm yolları hazırlayan da aynı Amerika’dır.

Ey Demokrasinin, Kapitalizmin ve terörün anası kesinlikle masum değilsin. Bir buçuk milyar Müslümanı yönetecek, bayrağını karası ve deniziyle yeryüzünde dalgalandıracak olan adil bir imanın ve Halife’nin dışında sana haddini bildirmeye ve Şeytan’ın vesveselerini bile unutturmaya kim cesaret edebilir ki? Bugün güçlü ve adil bir Halife’ye ihtiyaç duyan sadece Müslümanlar değildir. Aksine bütün dünyanın İslam’a, bayrağına, Halifesine, adaletine, sistemine ve gücüne ihtiyacı vardır. Dünyada tiranların kötülüklerine ve Amerikalıların belalarına son vermek için balinalarıyla okyanusların, şahinleri ve kartallarıyla gökyüzünün, zeytinleri, narları, ovaları, kayaları ve granitleriyle dağların ve Arabı, Farsı ve Romalısıyla insanların, yani tüm dünyanın İslam’a ihtiyacı vardır. Dolayısıyla bugün herkes, azim İslam’a ve Kuran’a muhtaçtır.

لَقَدْ أَرْسَلْنَا رُسُلَنَا بِالْبَيِّنَاتِ وَأَنزَلْنَا مَعَهُمُ الْكِتَابَ وَالْمِيزَانَ لِيَقُومَ ٱلنَّاسُ بِالْقِسْطِ وَأَنزَلْنَا الْحَدِيدَ فِيهِ بَأْسٌ شَدِيدٌ وَمَنَافِعُ لِلنَّاسِ وَلِيَعْلَمَ اللَّهُ مَن يَنصُرُهُ وَرُسُلَهُ بِالْغَيْبِ إِنَّ اللَّهَ قَوِىٌّ عَزِيزٌ “Andolsun ki biz, peygamberlerimizi, apaçık delillerle gönderdik ve onlarla berâber de kitap ve terâzi indirdik, insanlar adâletle doğru muâmele etsinler diye ve demiri de indirdik ki onda çetin bir azap ve insanlara faydalar var ve bu da, Allah’ın kendisine ve peygamberlerine, gayba inanarak yardım edenleri bildirmesi içindir. Şüphesizi Allah, üstündür ve pek kuvvetlidir.” [Hadid 25]

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan

Dr. Muhammed Ceylani