Haber-Yorum

Afganistan’daki Yenilgisinden Sonra Amerika,
Afgan Kadınlarının Hakları İçin Özel Bir Elçi Atadı!

Haber:

ABD Dışişleri Bakanı Anthony Blinken, Amerika’nın, Afgan asıllı bir Amerikalı olan Ameri’yi, Joe Biden’in Afgan Kadınları, Kız Çocukları ve İnsan Hakları Özel Temsilcisi olarak atadığını açıkladı. Amiri Twitter’da şöyle bir tweet attı: “Dünyaya güven vermek için geliştiklerini vurgulayarak Taliban’a meşruiyet kazandıranlar, kadınlara yönelik acımasız ve gerici politikaların geri dönüşünü nasıl açıklayacaklar merak ediyorum?” (Arap 48, 30/12/2021)

Yorum:

Tarih, Amerika’nın geçen yüzyılın yetmişli yılların başındaki yenilgisinin ardından Vietnam’a kadın hakları veya insan hakları için özel elçiler atadığından hiç bahsetmez. Zira Amerika’nın yenilgisi açık ve netti. Afganistan’a gelince; Amerikan tarihinin en uzun savaşı ve en başarısız olanıydı. Amerika 2001 yılında Taliban’ı iktidardan uzaklaştırmak için Afganistan’ı işgal etti. Ancak Taliban Hareketi askeri olarak direndi, Amerika’nın türettiği Afgan ordusu onun önünde çöktü ve Amerika, 2021 Ağustos ayının sonunda Taliban Hareketi’nin Afgan şehirlerine ve başkent Kabil’e ilerleyişi sırasında çekildi. Ama Amerika’nın Kabil Havalimanı’ndan çekilme sahneleri, Amerikan ordusu için büyük bir kafa karışıklığı ve hayal kırıklığı oluşturdu. Zira tüm dünya, Amerikalıların ve ajanlarının Afganistan’dan çıkmasına yardım etmesi için Taliban askerlerinden yardım istemekten başka hiçbir gücü ve kuvveti olmayan bu ordunun zayıflığına tanık oldu. Dolayısıyla Amerika, tüm standartlarıyla ciddi bir yenilgiye uğradı.

Ancak bu yenilginin etkisini azaltan ve Amerika’nın Taliban’a saldırmak için uluslararası alanda hareket etmesine ve Amerika’nın Taliban’a karşı uluslararası saldırısının bir aracı olarak Afgan kadınlarının hakları için özel bir elçi atamasına yardımcı olan şeyler oldu. Bunlar incelendiğinde aşağıdakilerin olduğunu görürüz:

1- Amerika, Taliban Hareketi içinde zayıflık tohumları ekmek için Katar ve Türkiye’yi kullandı. Zira ABD’nin 2018’den bu yana Taliban Hareketi ile yürüttüğü geri çekilme müzakereleri Katar’ın sponsorluğunda yürütülmektedir. Bu da Amerika’nın açık bir yenilgiden kaçındığı anlamına gelmektedir. Zira geri çekilmesinin, bir yandan Taliban ile diğer yandan da Amerika’nın Taliban’a dolar musluğunu açmasını istediği Katar ile yapılan anlaşmaya göre olduğunu söylemiştir. Nitekim Taliban için sağlanan paralar, hareket içerisinde siyasi etki oluşturmak, konumlarını yumuşatmak için onları etkilemek ve onu küresel Amerikan sistemine entegre etmek amacıyla onunla birlikte çalışmak için kullanıldı.

2- Amerika, Türkiye’yi hem NATO ülkesi hem de kendi yörüngesinde dönen bir ülke olarak Taliban Hareketi’ni etkilemek için kullanmıştır. Bu ise, hareketin ilk başta reddetmesine rağmen Amerika’nın Afganistan’a giren ve çıkan her şeyi öğrenmek için Kabil Havalimanı’nı yönetmesi talebiyle başlamıştır. Çünkü Afganistan halkına baskı uygulamak için Amerikan askerlerinin ve Avrupa ülkelerinin askerlerinin yanı sıra Türkiye’nin de Afganistan’da askerleri vardır. Türkiye’nin Afganistan’daki rolünün netliğine, yani Amerika’nın Müslüman Afgan halkına baskı uygulamasına yardım etmesine rağmen Taliban Hareketi, sadece Kabil havalimanını değil, Afgan şehirlerindeki tüm havalimanlarını yönetmesi için Katar üzerinden Türkiye ile müzakerelere başlamıştır.

3- Amerika, Taliban hareketini etkilemesi için ajanı Pakistan hükümetini kullanmış, Pakistanı pozisyonunu yumuşatması ve Amerika’nın uluslararası sistemine entegre olması için Taliban ile müzakerelere başlatmış ve Pakistan’ı, hareketteki diğer liderlere karşı Taliban içindeki Hakkani örgütünü desteklemekle suçlamıştır.  

4- Uluslararası olarak Amerika ve Avrupalı ​​müttefikleri, Taliban’ın İslam’ı uygulamama ve muhlis İslami gruplardan uzak durma konusunda iyi niyet göstermesini talep etmiştir. Amerika’nın Taliban'a baskı yapmak için fonları ve diğer araçlarını alıkoymanın yanı sıra bir baskı aracı da budur.

Eğer Taliban uzun savaş yıllarında olduğu gibi dinine bağlı kalmaya ve çekilmesinin ardından da siyasi olarak Amerika’ya karşı koymaya devam etmeye karar vermiş olsaydı, tüm bu Amerikan araçları başarısız olacaktı. Ancak hareket, Katar, Türkiye ve Pakistan’ın etkisi aracılığıyla uluslararası tanınırlık kazanma umuduyla boyun bükmeye başladı. Hatta hareket Amerika’dan, geri çekilirken Amerikan ordusunun kasten tahrip ettiği Kabil Havalimanı’nın onarılmasını bile talep etmemiştir. 

Taliban Hareketi tarafından atanan Afganistan Dışişleri Bakanı, Pakistan’daki İslam Konferansı Örgütü’nün son toplantısına katıldığında ve İslamî ülkelerin Dışişleri bakanlarından Amerika’ya Afganistan’daki istikrarın herkesin çıkarına, yani Amerika'nın çıkarına olduğunu hatırlatmasını istediğinde bile Amerika, Taliban Hareketi’ne yönelik saldırılarını artırmaya başlamıştır. Şimdi de Taliban Hareketi’nin yönetimi altındaki Afganistan’da kadın haklarını takip etmek, yani kadın hakları adı altında Taliban'a saldırmak için özel bir elçi atamıştır.

Amerika’nın Taliban hareketine yönelik uluslararası saldırısı devam edeceği gibi hareketi kontrol altına almak ve paranın cazibesi altında İslami bir yönetim kurma kararlılığını zayıflatmak için Katar, Türkiye ve Pakistan’ın saldırıları devam edecektir. Nitekim Taliban Hareketi içindeki muhlis liderler uyanıncaya, hükümetleri neredeyse açıktan İslam’ı ortadan kaldırmak ve onu yönetimden uzak tutmak için çalışan ve bunun için siyasi ve mali imkânları kullanan Katar, Türkiye ve Pakistan’ı kaldırıp atmaya karar verinceye, sonra Taliban Rabbinin Kitabı’na ve Nebisi’nin Sünnetine geri dönüp yeniden Amerika’ya karşı koyuncaya kadar bu durum devam edecektir. 

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Bilal Et-Temimi