HABER-YORUM

(Tercüme)

Allah’ın İzniyle Yakında Hilafet Güneşi Batı’da da Parlayacak

Haber:

Tüm dünya medyası, hastanelerde hâlâ Koronavirus ile enfekte olan insan sayısındaki artışı naklediyor.

Yorum:

Korona virüsünün atmosferi ve Dünya çapında hastanelerin seferber edilmesi ışığında, Alman Oryantalist Seeger Hencke'nin “Arapların güneşi Batı'da Parlıyor” adlı kitabında bildirdiği gibi, size hastalıklar ve hastanelerle ilgili tarihin bir resmini iletmek istedim.

Avrupa'daki hastaneler hastalarla doluydu ve Tüberküloz ve Çiçek hastalığı gibi bulaşıcı hastalıkları olan kişiler karantina veya izolasyon olmadan diğer hastalarla beraber yatıyordu. Hastanelerde yiyecek bulunamıyordu ve böceklerle dolu havasız odalar. Hatta doktorlar hastanelere girdiklerinde burunlarını ve ağızlarını nemlendirilmiş bir süngerle örtüyorlardı.

Avrupa'daki hastanelerde durum böyle olsa da, Hilafet devleti içerisindeki hastanelerde durum tam tersi idi ve Kurtuba’da bir Fransız hasta Fransa'daki babasına şu mektubu yollamıştı:

“Sevgili babam, bana paraya ihtiyacım olup olmadığını soruyorsun! Size bu İslam hastanesinde tedavinin ücretsiz olduğunu ve hastaneden ayrıldığımda yeni kıyafetler ve beş altın alacağımı söylediler. Bu yüzden hemen çalışmam gerekmiyor. Bazı hayvanları satmamada gerek yok! Ama ameliyathane yakınındaki "Ortopedi" bölümünde benimle buluşmak istiyorsan gelmek için acele etmelisin. Büyük kapıdan girdiğinizde, ayakta tedavi merkezi olan güney dış salonundan geçersiniz. Her hastanın ilk önce gittiği yerdir. Orda doktorların ve tıp öğrencilerinin hastalara ilk baktıkları yerdir. Hastanede kalıcı tedaviye ihtiyaç duymayanlara, ilacı eczanesinden alabilecekleri bir reçete verilir. Bana gelince, muayeneden sonra adımı oraya kaydettiler ve beni başhekime götürdüler. Sonra bir hemşire beni erkeklerin bölümüne götürdü. Sıcak bir banyoda yıkadı ve hastaneden temiz giysiler giydirdi. Geldiğinizde solunuzda büyük bir kütüphane ve başkanın öğrencilere ders verdiği büyük bir salon görürsünüz. Ve arkanıza bakarsanız, kadınlar bölümüne giden bir yola bakarsınız. Bu nedenle sağdan yürümeye, iç ve cerrahi bölümlerden geçmeye devam edersin. Bir salondan çıkan müzikleri veya şarkıları duyarsan, içeri girip içine bak, belki de kulaklarımızın güzel müziklere şahitlik ettiği ve yararlı şeyleri okumaya zaman harcadığımız iyileşme salonunda olabilirim. Bugün sabah, her zamanki gibi, başhekim yardımcıları ile birlikte büyük bir grupla geldi. Beni muayene ettiğinde, bölüm doktoruna anlamadığım bir şeyi dikte etti. Başhekim gittikten sonra doktor bana sabah kalkabileceğimi ve hastaneyi sağlıklı ve iyileşmiş bir şekilde terk edebileceğimi söyledi. Bu hiç hoşuma gitmemişti! Çünkü burada her şey çok güzel ve çok temiz. Yatakları ipek gibi bembeyaz ve tertemiz yumuşacık. Her hasta odasında tertemiz akan içme suyu bulursunuz ve soğuk gecelerde tüm odalar ısıtılır. Yemek konusunda ise eksiksiz ve konuşulacak bir şey yok!”

Evet, işte Hilafetin gölgesinde böyleydik ve Hilafetin güneşi yine Batı'da parlayacak. Bu yüzden Hilafet için çalışın ey Müslümanlar! böylece hem dünyada hem de ahirette izzete nail olasınız!

#Korona

#كورونا

#Covid19

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan

Cabir Ebu Hazr