Zateri kampından sorumlu Ürdün güvenlik güçleri, Hizb-ut Tahrir / Ürdün Vilayeti’nin çağrısına yanıt veren heyetlerin, Zateri kampındaki kardeşlerini ziyaret etmelerine engel oldular. En üst düzeyde talimat alan güvenlik güçleri, Zateri kampının özellikle Ürdün halkının ziyaretine kapalı olduğunu ileri sürdüler. Güvenlik güçleri, Ürdünlü ziyaretçilerin kampa girmesine ısrarla mani oldular. Hâlbuki izin için gerekli teşebbüslerde bulunuldu ve Suriyeli göçmen kardeşlerini ziyaret etmek için Amman, Zarka, İrbid ve Rasife’den gelen heyetler, uzun mesafeler kat ettiler. Bu, Zateri kampındaki Suriyeli göçmen kardeşlerimizin esir ve abluka altında olduklarını teyit etmektedir. En üst makamlardan alınan bu kararların amacı, Suriye halkını küçük düşürmek, iradelerini kırmak, acıları üzerinden ticaret yapmak, onurları ile oynamak, kahramanlık ve yiğitlikle nam salan Ürdün halkının bu en belirgin özelliğini katletmektir.

Zateri kampındaki halkımızın yaşadığı bu acılar ve onlara karşı yapılan bu haksız eylemler karşısında, onurlu Ürdün halkını, rejimin Zateri esir ve zillet kampında Suriye halkına karşı işlediği zulme engel olmaya çağırıyoruz.

الْمُسْلِمُ أَخُو الْمُسْلِمِ، لَا يَظْلِمُهُ، وَلَا يُسْلِمُهُ“Müslüman, Müslümanın kardeşidir. Ona zulmetmez ve onu teslim etmez...”

Hizb-ut Tahrir olarak biz, Suriye ve diğer İslam ülkelerinde İslam ümmetinin yaşadığı zulüm ve zillet karşısında Suriye’nin yeniden Nübüvvet metodu üzere Hilafetin gölgesi altına girmesi için azami efor ve enerji sarf edeceğimize dair Allah Subhânehu ve Teâlâ’ya olan ahdimizi yeniliyoruz. Yöneticilerin zorbalığı ya da ceberutu bizi bundan asla alıkoyamayacak.

وَسَيَعْلَمُ الَّذِينَ ظَلَمُوا أَيَّ مُنْقَلَبٍ يَنْقَلِبُونَ “Zulmedenler, hangi dönüşle döndürüleceklerini yakında bileceklerdir.” ^{[Şuara 227]}