Pazartesi, 23 Cumade’l Ûlâ 1446 | 2024/11/25
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü


حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Ürdün Vilâyeti
Medya Bürosu

No: RD-BA-2024-MB-TR-18 H. 13 Rabi’-ul Âhir 1446
M. Çarşamba, 16 Ekim 2024

Bir Yıl Geçti, Gazze’deki Vahşi Soykırım Gittikçe Daha da Kötüleşiyor, Ümmetin, Gazze’ye Yardımdan Geri Duran Hain Yöneticilerini Devirmesinin Zamanı Gelmedi mi?

Filistin ve özellikle de Gazze’de her gün peş peşe katliamlar yaşanıyor. Durum o kadar kötüleşti ki, insanlar yakılarak ve açlıktan öldürülüyor. Gazze’nin kuzeyinde yaşananlara benzer şekilde mülteci kampları sürekli olarak bombalanıyor. Bir yıldan fazla bir süredir, Batılı güçlerin desteğiyle gelişmiş silahlarla donatılmış Yahudi güçlerinin vahşeti sürüyor. Filistin ve Gazze’nin çevresindeki alçak ve işbirlikçi yöneticiler, neredeyse taş atımı uzaklıktadır. Tüm dünya ve özellikle Ürdün halkı bu yaşananlara tanık olsa da, Ürdün yönetimi kadınların, çocukların, yaşlıların feryatlarına ve güçsüz erkeklerin gözyaşlarına, yardım çığlıklarına hala kulak tıkamakta, hala uluslararası sistemin ve hukukun melodilerini çalmakta, kınamakta ve protesto etmektedir. Oysa Amerika liderliğindeki bu uluslararası sistem, İslam ve Müslümanların en büyük düşmanıdır ve Yahudileri Müslümanlara ve ülkelerine vahşice saldırmak için bir araç olarak kullanmaktadır. Böylece Amerika da Yahudi devletini kuran ve tarihin her döneminde İslam ve Müslümanlara düşmanlık yapan entrika ve kurnazlık yuvası İngiltere’nin yolunu takip etmektedir.

Yahudiler, İslam ve Müslümanlara karşı en büyük düşmanlık besleyen ve onlara zarar vermek için en çok çaba gösteren bir topluluktur. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurmuştur:

لَتَجِدَنَّ أَشَدَّ النَّاسِ عَدَاوَةً لِلَّذِينَ آمَنُوا الْيَهُودَ وَالَّذِينَ أَشْرَكُوا“İnsanlar içerisinde iman edenlere düşmanlık bakımından en şiddetli olarak yahudiler ile, şirk koşanları bulacaksın.” [Maide 82] Bu mutant varlık, aslında bir güvenlik, askeri veya siyasi bir sorun olarak görülmemelidir. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurmuştur:

لَنْ يَضُرُّوكُمْ إِلَّا أَذًى وَإِنْ يُقَاتِلُوكُمْ يُوَلُّوكُمُ الْأَدْبَارَ ثُمَّ لَا يُنْصَرُونَ“Onlar incitmekten başka size bir zarar veremezler. Sizinle savaşa koyulurlarsa, geri dönüp kaçarlar. Sonra kendilerine yardım da edilmez.” [Ali İmran 111] Sadece Ürdün ordusu bile onu kolayca ortadan kaldırabilir, bir daha geri dönmemek kaydıyla dünya yüzünden tamamen silebilir. Bu dediğimiz sadece bir varsayım veya teori değildir. Aksini iddia edenler, onurlu Gazze’ye bir baksın, Yahudilere karşı nasıl direndiğine tanık olacaklardır. Dünyanın gözleri önünde Yahudilerin imajı yerle bir olmuş ve gerçek yüzleri ifşa olmuştur.

Artık açıkça görülüyor ki, Arap yöneticileri, özellikle Filistin’e komşu olanlar, Yahudi varlığını korumak için ümmetin düşmanlarıyla işbirliği yapmaktadırlar. Hatta Yahudilerin din kardeşlerine karşı yürüttükleri savaşa ortak olmaktadırlar. Bu yöneticilerin en büyük hayali, Yahudilerin süngüsü altında hayali bir Filistin devleti kurmaktır. Bir yılı aşkın süredir uluslararası arenada gerilimi azaltma çağrısında bulunuyorlar. Savaşın yayılıp rejimlerinin devrilmesine yol açmasından korkuyorlar.

Aslında Filistin meselesi temelde bir İslam meselesidir ve Yahudi varlığını ortadan kaldırmak, Müslümanlar için kuruluşundan beri bir farzdır. Bugün bir yıllık katliam, yıkım ve sürgünün ardından onu ortadan kaldırmak daha da farz olmuştur.

Ey Müslüman ordularındaki ve Ürdün ordusundaki askerler! Şehidimiz Mahir el-Cazi’nin tek başına sergilediği bu kahramanca eylemi, hem dünyada hem de ahirette kahramanlar tarihine adını altın harflerle yazdırmıştır. Bu durum, Ürdün halkı başta olmak üzere tüm İslam aleminde büyük bir gurur kaynağı olmuştur. O halde neden bu konuda birbirinizle yarışmazsınız? Rabbinizin düşmanlarınızla savaş emrini yerine getirmek için acele etmezsiniz? Zayıflığınızı atın ve sizi helake sürükleyen yöneticilerinize itaati bırakın. Böylece sizi de kendileri gibi rezil ve utanç verici bir duruma düşürmesinler.

Ey Ürdün halkı! Ey Müslümanlar! Sizi kendi topraklarınızı savunmaktan, zenginliklerinizi korumaktan, işgal altındaki topraklarınızı kurtarmaktan alıkoyanlar, ülkenizi Amerika ve Avrupa üsleriyle doldurarak Yahudi varlığını koruyanlar, sizin yöneticilerinizdir. Yahudilerin Gazze savaşı, onların kâfirlere olan bağımlılıklarını ve sadakatlerini gözler önüne sermiştir. Hatta daha da kötüsü, mutant Yahudi varlığına zarar vermek için atılan füzelerden onu korumuşlardır. Onlar, ordularınızın Filistin’deki Müslümanlara yardım etmesinin önündeki engeldirler. O yüzden ordularınızın harekete geçirilmesini talep etmekten asla yorulmayın. Böylece Yahudi varlığının ve onun arkasındaki kafir emperyalist güçlerin yok edilmesinin öncüleri olabilirsiniz.

قَاتِلُوهُمْ يُعَذِّبْهُمُ اللهُ بِأَيْدِيكُمْ وَيُخْزِهِمْ وَيَنصُرْكُمْ عَلَيْهِمْ وَيَشْفِ صُدُورَ قَوْمٍ مُّؤْمِنِينَ “Onlarla savaşın ki Allah sizin elleriniz ile onları cezalandırsın, rezil rüsva etsin. Onlara karşı size yardım etsin. Müminlerin kalplerine şifa versin.” [Tevbe 14]

حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Ürdün Vilâyeti
Medya Bürosu
Adres Bilgileri ve Web Sitesi
Telefon: 
http://www.hizb-jordan.org/
E-Mail: info@hizb-jordan.org

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER