Pazartesi, 23 Cumade’l Ûlâ 1446 | 2024/11/25
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü


حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Sudan Vilâyeti
Medya Bürosu

No: SDu2013BAu20132012u2013HRSu2013TRu20130026 H. 8 Zilhicce 1433
M. Çarşamba, 24 Ekim 2012

-Basın Açıklaması- Yahudi Varlığının Tekrar Eden Saldırılarına Tepki Mübarek Topraklardan Kökünü Kazımak için Oluşturulan Bir Bayrağın Altında Orduların İlerlemesiyle Olur

H. 08. Zilhicce 1433 Çarşamba gecesi  Hartum'daki Yermuk Sanayi Sitesine gerçekleşen büyük patlamanın akabinde Enformasyon Bakanı Ahmed Bilal Osman bir Basın konferansında, siteyi bombalayanın Yahudi devletçiği olduğunu açıklamış ve şöyle demiştir: "Bombalamayı gerçekleştirenin İsrail olduğuna inanıyoruz." Ayrıca saldırıda dört uçağın yer aldığını açıklayarak şöyle demiştir: "Patlayıcıların kalıntılarının arasında bulunan deliller, "İsrail'e" işaret etmektedir." Ve şöyle bir eklemede bulunmuştur: "Tercih edeceğimiz zaman ve mekan hususundaki cevap hakkımız bizde saklıdır." Bunun yanı sıra Bakan, uluslar arası hukuka saygılı oldukları gerekçesiyle Sudan'ın BM Güvenlik Konseyi'ne şikayette bulunacağından bahsetmiş ve şöyle demiştir: "Büyük ülkelerin "İsrail'e" dönük hoşnutluklarını bilmemize rağmen böyle yapacağız."

Hizb-ut Tahrir / Sudan Vilayeti olarak bizler, bu önemli olay bağlamında aşağıdaki hakikatleri vurgularız:

Birincisi: Bu saldırı, türünün ilki olmadığı gibi bu ve daha önceki saldırılarda eli olanın Yahudi devletçiğinin olduğu şeklindeki suçlama da yeni olmamıştır. Zira "İsrail", 05. Ocak 2009'da Doğu Sudan'da birçok kez askerî operasyonlar gerçekleştirmesine, Kızıldeniz Eyaleti'nde onlarca "F-15 F-16" tarzı savaş uçakları kullanarak 23 araçtan oluşan bir konvoyu vurmasına ve Sudan halkından onlarcasını öldürmesine rağmen hükümet kılını dahi kıpırdatmamıştır. Yine "İsrail", 2009'un Martında "Hermes 450" tarzı insansız uçak kullanarak Sudan sahrasındaki iki konvoya saldırmasına rağmen aynı şekilde hükümet kılını dahi kıpırdatmamıştır. 05. Nisan 2011'de Apache uçakları tarafından Port-Sudan şehrinin etekleri üzerindeki bir otomobil hedef alınmış ve buda iki kişinin ölümüne yol açmıştır. Nitekim o zaman da hükümet, "İsrail'i" suçlamış ve gerçekleşmeyen bir tepki sözü vermişti! Yine 22 Mayıs 2012'de de 2011 Nisanında meydana gelen olaya benzer bir olay gerçekleşmiştir. Zira Port-Sudan şehrinde (Proda)  bir araba bombalanmış ve sahibi öldürülmüştü. O zamanda aynı şekilde hükümet, "İsrail'i" suçlamış ve ortada cevapla yada meydana gelen olayın tekrarının engellenmesiyle ilgili ciddi bir hareket olmaksızın bununla ilgili bir cevap sözü vermişti. Ardından o sırada o, mümin bir kavmin göğsüne şifa verecek bir cevap veremediğinden Sudan topraklarının derinliklerindeki bu hayati tesisin vurulması için bu operasyonun gerçekleşmesine cüret edilmiştir.

İkincisi: Bu, Allah'ın kendilerine zillet ve miskinlik damgası vurduğu Yahudilerin devletçiğine meydan okumada açık bir zaafiyettir. Zira Allahuteala, şöyle buyurmaktadır:

ضُرِبَتْ عَلَيْهِمُ ٱلذِّلَّةُ أَيْنَ مَا ثُقِفُوۤاْ إِلاَّ بِحَبْلٍ مِّنَ ٱللَّهِ وَحَبْلٍ مِّنَ ٱلنَّاسِ وَبَآءُوا بِغَضَبٍ مِّنَ ٱللَّهِ وَضُرِبَتْ عَلَيْهِمُ ٱلْمَسْكَنَةُ "Onlar (Yahudiler) nerede bulunurlarsa bulunsunlar, Allah'ın ahdine ve insanların (müminlerin) himayesine sığınmadıkça kendilerine zillet (damgası) vurulmuştur; Allah'ın gazabına uğramışlar ve miskinliğe mahkum edilmişlerdir." [Âli İmrân 112]

Dolayısıyla buda gökyüzünden kesintili karayla bağlantılı ulusal temele, dahası Sudan yöneticileri yoluyla ülkenin kalbinde ve başkentinde baskın yapar bir hale gelelim diye orduyu zayıflatan anlaşmalar sayesinde Sudan'ı parçalama ve bölme hususundaki planlarını uygulayan kafir düşman Amerika'ya dayalı Sudan devletçiğinin zayıflığının boyutunu göstermektedir.

Üçüncüsü: Bu tür saldırılara yönelik pratik cevap, ne tüketici sözlerle nede Enformasyon Bakanı'nın "İsrail'e" hoşnutluk duyduğunu itiraf ettiği BM Güvenlik Konseyi'ne gitmekle olur. Ancak cevap, İslam'ın söylediği gibi "İsrail'i" kökünden söküp atacak kuvvet hazırlamakla olur. Nitekim Allahu Azze ve Celle, şöyle buyurmaktadır:

وَأَعِدُّوا لَهُمْ مَا اسْتَطَعْتُمْ مِنْ قُوَّةٍ وَمِنْ رِبَاطِ الْخَيْلِ تُرْهِبُونَ بِهِ عَدُوَّ اللَّهِ وَعَدُوَّكُمْ "Onlara karşı gücünüz yettiğince kuvvetten ve (cihad için beslenen) savaş atlarından hazırlayın ki hem Allah'ın düşmanlarını hem kendi düşmanlarınızı korkutasınız." [el-Enfâl 60]

Müslümanların yöneticilerinin düşman için devre dışı bıraktığı bu güçler, azim İslam ideolojisini temsil eden kuvvet unsurları ile tüm Müslüman güçleri seferber edecek olan Hilafet'in olduğu küresel devletidir. Dolayısıyla Hilafet Devleti olmadığı sürece zillet ve aşağılık acılarını tatmaya devam edeceğiz.

Her şeyden önce Allahu [Subhânehu ve Te'âla]'ya tevekkül edip O'ndan yardım istemekle birlikte Müslümanların mübarek topraklarından kökünü kazımak için Yahudi varlığının üzerine ordular ilerlemelidir ki işte mutluluk budur:

بِنَصْرِ اللَّهِ يَنصُرُ مَن يَشَاء وَهُوَ الْعَزِيزُ الرَّحِيمُ "Allah'ın nusretiyle, zaferiyle (ferahlayacaklardır). Allah dilediğine nusret, zafer verir. O, Azîz'dir, Rahîm'dir." [er-Rûm 5]


İbrâhîm Usmân [Ebu Halîl]
حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Resmî Sözcüsü
Sudan Vilâyeti

حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Sudan Vilâyeti
Medya Bürosu
Adres Bilgileri ve Web Sitesi
21 October Street, Imarat al-Vaqf, Ground Floor, East Khartum / Sudan
Telefon: +(249) 0912 24 01 43 – 0912 37 77 07
http://www.hizb-sudan.org/
E-Mail: spokman_sd@dbzmail.com

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER