11 Kasım 2015 tarihinde Rus Parlamentosu [Duma], Hıristiyanlık, Yahudilik, Budizm ve İslam’ın kutsal metinlerini radikal metinler olarak nitelenmesini yasaklayan bir yasayı kabul etti.

Bu yasa tasarısı, Rus parlamentosuna Putin tarafından bir önerge olarak sunulmuştu. Yasanın açıklanmasında da belirtildiği gibi Hıristiyanlık, İslam, Yahudilik ve Budizm “Rusya halklarının tarihsel mirasının inkârı mümkün olmayan bir parçasını teşkil ediyor.” denildi. Böylece Kuranı Kerime yönelik saldırıları önleme yasası, İncil, Tanah ve Kangyur metinlerini korumak için de istismar edilmiştir. Medya, bu önergeyi “Putin Yasası “ olarak adlandırdı.

Böyle bir önerge verilmesinin temel nedeni, Ağustos 2015 yılında Güney Sakhalin Mahkemesi’nin aldığı bir karardır. Karara göre “Allah’a Duanın Değeri ve İslam’da Yeri “ adlı kitap, aşırılığa teşvik eden bir kitap olarak kabul edildi. İncelemenin ardından kitapta bir takım Kuran ayetleri bulan uzmanlar, bu ayetlerin, İslam’ın diğer dinler üzerinde üstün olduğuna dair propaganda yaptığını iddia ettiler. Buna binaen mahkeme, tartışmalara yol açan böyle bir karara imza atmış oldu. Ancak Güney Sakhalin Mahkemesi’nin iptal kararına ve “Putin Yasasının” ortaya çıkmasına rağmen halen İslami yayınların çoğu “İslam’ın diğer dinler üzerinde üstün olduğunun propagandasını yaptığı” gerekçesiyle Adalet Bakanlığı’nın yasaklar listesindedir.

Bu yasa bir şeyi gösteriyor. Savcılar, uzmanlar ve hâkimler Allah’ın metinlerinden aşırılık olarak söz edilmesini yasakladılar. Çünkü Kremlin, İslami kültürle mücadelenin doğrudan Allah’ın Kitabı ile ilişkilendirilmemesi gerektiğini gördüler. Açıktır ki bu yasa, “Rusya halklarının tarihsel mirasının inkârı mümkün olmayan bir parçasını teşkil ediyor.” adı altında Müslümanların kutsallarını korumak için değil, aksine Rusya’daki Müslümanların tepkisini absorbe etmek içindir.

Hatırlatıyoruz ki şu günlerde bile Rus güvenlik güçleri, Kuranı Kerimin tefsirlerinden birini Eylül 2013 yılında aşırılığa teşvik eden bir kitap olarak kabul edilmesinin hemen ardından gerçekleşen Kuranı savunma etkinliklerine katıldıkları gerekçesiyle Hizb-ut Tahrir üyelerine öfke kusuyorlar. Bu etkinlik, Moskova, St. Petersburg, Kazan, Nabriggnej Chilnakh Almitovski, Ningi Vrtovska ve Chelyabinsk’daki uyduruk davalarına temel teşkil ediyor. Onlarca Müslüman, sokaklara döküldükleri, Kremlin’in İslam karşıtı politikasına ve Kuranı Kerimin tefsir kitaplarından birini yasaklama girişiminden sonra açıkça öfkelerini dile getirdikleri için uyduruk davalarla yargılandı ya da halen yargılanıyorlar.