حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Pakistan Vilâyeti
Medya Bürosu
No: PK–BA–2015–RSY–TR–33 |
H. 18 Safer 1437 M. Cumartesi, 12 Aralık 2015 |
Cumhurbaşkanının Konut Kredisi İçin Faizi Meşrulaştırma Önerisi Faizi Meşrulaştırma Teklifi, Pakistan’a Liberalizm ve Laikliği Dayatmanın Bir Çabasıdır
26 Kasım 2015 tarihinde Pakistan Cumhurbaşkanı Memnun Hüseyin, âlimlere konut kredileri için faizin meşru olması yönünde bir öneri sundu. Kur’an ve Sünnete dayalı olmayan Pakistan anayasasına göre faiz zaten meşrudur. Dahası bu anayasa, bazı değişikliklerle birlikte İngiliz Raj’ın kalıntıları olan 1935 Hindistan Hükümeti Anayasası’nın bir devamıdır. Böyle de olsa Pakistan Müslümanları, faizi asla helal olarak görmedi. Çünkü faizin, Allah Subhânehu ve Teâlâ ve Rasûl SallAllahu Aleyhi ve Sellem’e karşı savaş ilan etmek olduğunu ve hiçbir koşulda meşru olamayacağını biliyorlar.
يا أيها ٱلذين آمنوا ٱتقوا ٱلله وذروا ما بقى من ٱلربا إن كنتم مؤمنين ط فإن لم تفعلوا فأذنوا بحرب من ٱلله ورسوله وإن تبتم فلكم رؤوس أموالكم لا تظلمون ولا تظلمون“Ey iman edenler! Allah’tan korkun. Eğer gerçekten inanıyorsanız mevcut faiz alacaklarınızı terk edin. Şayet (faiz hakkında söylenenleri) yapmazsanız, Allah ve Rasûlü tarafından (faizcilere karşı) açılan savaştan haberiniz olsun. Eğer tövbe edip vazgeçerseniz, sermayeniz sizindir; ne haksızlık etmiş ne de haksızlığa uğramış olursunuz.” [Bakara 278-279] Amerika’nın Pakistan ve bölgedeki hegemonyasını korumak ve ona karşı herhangi bir direnci ortadan kaldırmak amacıyla Amerika’nın talimatı üzerine Ulusal Eylem Planı devreye konmuş ve böylece İslam’ın ve Müslümanların sesi kısılmıştır. Ancak Amerika, şunu çok iyi biliyor. Müslümanlar akidelerine bağlı olduğu sürece, ne olursa olsun hiçbir baskı Müslümanları İslam’ı uygulama arzularından vazgeçiremez. Bu nedenle ilk olarak Ulusal Eylem Planı altında Haçlılar ile savaşan mücahitler ve İslam’ın uygulanmasına davet eden Müslümanlar, sırasıyla “terörist” ve “aşırılıkçı” olarak ilan edildiler. Sonra yine bu Amerikan planı altında Pakistan’ın gelecekteki hedefi İslam yerine liberalizm olarak ilan edildi. Oysa bugün çocuklar bile Pakistan’ın İslam adına kurulduğunu çok iyi bilirler.
Her Müslümanın bildiği gibi gerçek bir İslam Devleti, asla faiz işleminde bulunmaz. Hükümet, dini bireysel eylem olarak kabul eden ve devletin yasaları ile hiçbir bağının olmadığını söyleyen liberal düşünceyi uygulamaktadır. Yargıtay’ın en son kararı da bu düşünceyi desteklemektedir. Yargıtay’a göre bu mesele birey ile Yaratıcı arasındadır. Bir kimse Yaratıcının emirlerini takip etmek istiyorsa, bir sakınca yoktur. Ancak mahkeme, Devleti Allah Subhânehu ve Teâlâ’nın emirlerini takip etmeye zorlayamaz! Aslında Cumhurbaşkanı Memnun Hüseyin’in konut kredileri için faizi meşrulaştırma önerisi, bu sürecin bir parçasıdır. Cumhurbaşkanı normalde hep geri planda kalmıştır. Ama sadece rejimin pis işleri için gün yüzüne çıkmaktadır. Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:
من كان يؤمن بالله واليوم الآخر فليقل خيرا أو ليصمت“Kim Allah’a ve ahiret gününe iman ediyorsa, ya hayır konuşsun ya da sussun.” [Müslim ve Buhari]
Hizb-ut Tahrir / Pakistan Vilayeti olarak biz, silahlı kuvvetler içindeki samimi subaylara soruyoruz. Kıyamet günü Yaratıcı Allah Subhânehu ve Teâlâ’nın huzuruna çıktıklarında, Allah Subhânehu ve Teâlâ ve Rasûl SallAllahu Aleyhi ve Sellem’ekarşı savaş ilan etmek olduğu halde faizi meşru gören bir hükümeti niye desteklediniz ve korudunuz diye soracaktır. O gün hiçbir özür sizden kabul edilmeyecektir. Çünkü sizin iki seçeneğiniz vardı. Ya Rahil-Navaz rejimi ve onun zindanları korkusuyla Allah Subhânehu ve Teâlâ ve Rasûl SallAllahu Aleyhi ve Sellem’ekarşı savaşı sürdürmek ya da küfür sisteminden desteği çekmek ve Hilafetin kurulması için Hizb-ut Tahrir’e nusret vermek. Yalnızca Hilafet, İslam’ı kapsamlı bir şekilde uygulayarak Allah Subhânehu ve Teâlâ ve Rasûl SallAllahu Aleyhi ve Sellem’e karşı bu savaşı sona erdirecektir. Dolayısıyla ya bu dünyevi hayatın kısacık zevkleri için Allah Subhânehu ve Teâlâ ve Rasûl SallAllahu Aleyhi ve Sellem’e karşı bu savaşa devam edip etmemeye karar vermek. Ya da Allah Subhânehu ve Teâlâ ve Rasûl SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in rızası ve ebedi mutluluk için Rahil-Navaz rejiminin zulmü ile karşı karşıya kalmaktır. Eğer Allah Subhânehu ve Teâlâ ve Rasûl SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in tarafını seçerseniz, Allah Subhânehu ve Teâlâ, hem bu dünyada hem de ahirette sizi mutlaka kurtuluşa ulaştıracaktır.
وَكَانَ حَقّاً عَلَيْنَا نَصْرُ ٱلْمُؤْمِنينَ
“Müminlere yardım etmek üzerimize bir borçtur.” [Rum 47]
حزب التحرير Hizb-ut Tahrir Pakistan Vilâyeti Medya Bürosu |
Adres Bilgileri ve Web Sitesi P.O. Box 1924, Lahore / Pakistan Telefon: +(92) 345–428–7323 / +(92) 333–561–3813 https://bit.ly/3hNz70q |
Fax: +(92) 21–520–6479 E-Mail: spokesman@hizb-ut-tahrir.com.pk |