Çarşamba, 25 Cumade’l Ûlâ 1446 | 2024/11/27
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü


حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Pakistan Vilâyeti
Medya Bürosu

No: PK–BA–2015–MB–TR–37 H. 04 Zilhicce 1436
M. Cuma, 18 Eylül 2015

Kutsal İsra Ve Miraç Toprakları! Mescidi Aksa’yı Kurtarmak Pakistan Silahlı Kuvvetlerinin Görevidir

 

سُبْحَانَ الَّذِي أَسْرَى بِعَبْدِهِ لَيْلًا مِنَ الْمَسْجِدِ الْحَرَامِ إِلَى الْمَسْجِدِ الْأَقْصَى الَّذِي بَارَكْنَا حَوْلَهُ لِنُرِيَهُ مِنْ آيَاتِنَا إِنَّهُ هُوَ السَّمِيعُ الْبَصِيرُ“Bir gece, kendisine ayetlerimizden bir kısmını gösterelim diye (Muhammed) kulunu Mescidi Haram’dan, çevresini mübarek kıldığımız Mescidi Aksa’ya götüren Allah noksan sıfatlardan münezzehtir; O, gerçekten işitendir, görendir.” [İsra 1]

Arap Birliği ve Oslo Anlaşması’nın ürünü olan Filistin yönetimi, Mescidi Aksa’yı bölme projesine devam etmesi için Yahudi varlığına “İsrail” yeşil ışık yaktı. Allah korusun bu proje, Mescidi Aksa’yı yıkıma götüren bir projedir. 10 Eylül 2015 tarihinde bir araya gelen Arap Birliği’nin, toplantının ardından yaptığı açıklamalar korkaklığın bir göstergesidir. Ancak bu, Mescidi Aksa’ya karşı görevini ihmal eden Pakistan silahlı kuvvetleri için hiçbir şekilde bir bahane teşkil edemez. Zira Pakistan silahlı kuvvetleri, en güçlü Müslüman silahlı kuvvetlere sahiptir ve dünyanın en büyük yedinci silahlı kuvvetleridir. Hem nükleer başlık hem de Yahudileri müstahkem kalelerinde vurabilecek kıtalararası balistik füzelere sahiptir. Bu yüzden Mescidi Aksa ve tüm Filistin’i Yahudi işgalinden kurtarmak için hemen harekete geçmek, Pakistan silahlı kuvvetlerinin temel görevidir.

Arap hükümdarları defalarca göstermiştir ki Yahudi varlığını koruyan ve kuruluşundan bu yana onun hayatta kalmasını sağlayanların başında onlar gelmektedir. Ayrıca Yahudi varlığının saldırganlığına, Mescidi Aksa ve Filistin halkına karşı kudurmasına izin vermişlerdir. Müslüman dünyasının herhangi bir yerinde Batılı efendilerinin çıkarları tehdit altında olduğu zaman yöneticiler, hemen Müslüman ordularını, silahlarını, savaş uçaklarını, tanklarını ve özel kuvvetlerini seferber ettiler.

Yöneticiler, Müslümanları katletmek ve evleri yıkmak pahasına olsa da efendilerinin çıkarlarını korumak için Müslüman orduları oralara göndermekten çekinmediler. Yeter ki Batılı efendileri bunu istesin... Şu an Suriye, Yemen, Libya, Afganistan ve Pakistan’ın aşiret bölgelerinde bunu açıkça görmek mümkündür. Ancak Filistin, Keşmir, Suriye, Mescidi Aksa ve diğer yerlerdeki mazlum Müslümanlara yardım söz konusu olunca, bu sefer aynı yöneticiler, kaynak ve askeri yetersizlikten gocundular. Sadece kınamakla yetindiler. Müslümanların kutsal yerlerini korumak için ümmetin düşmanlarından yardım dilendiler! Hatta bunda bile samimi değiller, aksine bu, sadece timsah gözyaşlarıdır.

قَاتَلَهُمُ اللَّهُ أَنَّى يُؤْفَكُونَ“Allah onların canlarını alsın. Nasıl bu hale geliyorlar?” [Münafikün 4]

Ey Pakistanlı Müslümanlar!

Mescidi Aksa ve çevresi, sadece Filistinli Müslümanlar için mi yoksa tüm Müslümanlar için mi kutsal? Sahabenin kutsal kanı ile sulanan bu toprakları işgal eden iğrenç Yahudi varlığını “İsrail” ortadan kaldırmak, dünyanın her köşesindeki Müslümanlara farz değil mi? Şayet Müslüman orduları, Mescidi Aksa’ya yardım etmek için şimdi hareket geçmiyorlarsa, peki ne zaman harekete geçecekler? Yıkılmasını ya da yakılmasını mı bekliyorsunuz? Yöneticiler, Amerikalı ajanlar ve Yahudilerin işbirlikçilerine dur demelisiniz. Zira bunlar, İslam’a, Müslümanlara ve onların kutsallarına asla yardım etmeyeceklerini defalarca teyit ettiler. Bu yöneticiler, silahlı kuvvetlerin zaferi, İslam’ın, Müslümanların ve işgal altındaki Müslüman toprakların kurtuluşu önünde duran en büyük engeldir. Biz, size, yöneticileri silahlı kuvvetleri seferber etmeye çağırın diyecek değiliz. Çünkü bu yöneticiler, Haçlılar ve Yahudilerin müttefikleridir ve onlardan biri haline gelmişlerdir. Dolayısıyla Mescidi Aksa’ya yardım konusunda Allah Subhânehu ve Teâlâ karşısında sorumluluktan kurtulmak amacıyla Nübüvvet metodu üzere ikinci Raşidi Hilafet Devletinin kurulması için çalışan samimi aktivistler ile çalışmak zorundasınız. O zaman Raşidi Halife, silahlı kuvvetler içindeki evlatlarınıza komutanlık edecek, Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem’inİsra topraklarının, ilk kıblemizin ve üçüncü Mescidi Şerifin kurtarılması için ordulara emirler verecektir. Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:

إِنَّمَا الْإِمَامُ جُنَّةٌ يُقَاتَلُ مِنْ وَرَائِهِ وَيُتَّقَى بِهِ“Gerçekten İmam bir kalkandır, onun arkasında savaşılır ve onunla korunulur.” [Müslim]

Ey Pakistan silahlı kuvvetleri! Ey Pakistan silahlı kuvvetleri içindeki subaylar!

Mescidi Aksa’ya yardım etmek, onu kurtarmakla olur ve tüm Filistin’i kurtarmak, sizin görevinizdir. Müslümanların silahlı kuvvetleri sizsiniz. Siz, ABD Deniz Piyadeleri veya Ban Ki-moon veya BM güçleri değilsiniz. İslam’ın ve Müslümanların zaferi için çalışmak, Müslüman orduların vazifesidir. Ve onların savaş sloganı, ya zafer ya da Allah yolunda şehit olmaktır. Biz tam olmasa da biliyoruz ki, siz İslam’a yardım etmek, Yahudiler ve onların yardımcıları ile savaşmak için yanıp tutuşuyorsunuz. Farkında mısınız bilmiyoruz ama siyasi ve askeri liderler içindeki hainler, sizi kışlalarınıza zincirlediler. Dininizi ve kutsallarınızı korumak için seferber etmediler. Fakat Müslümanlara zulmetmek istediklerinde, barbarca önlemler için sizi kullandılar. İslam’ın ve Müslümanların düşmanları ile savaşmak istediğinizde, ellerinize kelepçe, ayaklarınıza pranga vurdular. Bunu anlamak için pek uzağa gitmeye gerek yok. Hindistan devletinin saldırganlığına hak ettiği yanıtı vermekten sizi alıkoyan bu hainler değil midir?

Onun için haydi bu prangaları kırın, hainlerin kökünü kazıyın ve bir Halife naspetmek için Hizb-ut Tahrir’e nusret verin ki Mescidi Aksa ve tüm Filistin kurtarılsın ve Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem’inhaklarında şöyle buyurduğu kimselerden olasınız.

قْتَتِلُونَ أَنْتُمْ وَيَهُودُ حَتَّى يَقُولَ الْحَجَرُ يَا مُسْلِمُ هَذَا يَهُودِيٌّ وَرَائِي تَعَالَ فَاقْتُلْهُ“Siz Yahudiler ile savaşacaksınız, hatta taşlar bile ey Müslüman gel arkamda bir Yahudi var, onu öldür diyeceklerdir.” [Müslim]

Dolayısıyla Yahudiler ile savaşta ağaç ve taşların bile dile gelip kendilerine yardımcı olacağı kimselerden olun. Bu, Allah’ın onlardan razı olduğunun ve Allah katında bir statüye sahip olduklarının bir işaretidir. Bu, büyük bir onurdur ve daha önce kimseye nasip olmamıştır, keşke akledenlerden olsanız. Sakın Allah’ın yerdiği şu kimselerden olmayın. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:

يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُواْ مَا لَكُمْ إِذَا قِيلَ لَكُمُ انفِرُواْ فِي سَبِيلِ الله اثَّاقَلْتُمْ إِلَى الأَرْضِ أَرَضِيتُم بِالْحَيَاةِ الدُّنْيَا مِنَ الآخِرَةِ فَمَا مَتَاعُ الْحَيَاةِ الدُّنْيَا فِي الآخِرَةِ إِلاَّ قَلِيلٌ * إِلاَّ تَنفِرُواْ يُعَذِّبْكُمْ عَذَابًا أَلِيمًا وَيَسْتَبْدِلْ قَوْمًا غَيْرَكُمْ وَلاَ تَضُرُّوهُ شَيْئًا والله عَلَى كُلِّ شَيْءٍ قَدِيرٌ“Ey iman edenler! Size ne oldu ki, “Allah yolunda savaşa çıkın!” denildiği zaman yere çakılıp kalıyorsunuz?” Dünya hayatını ahirete tercih mi ediyorsunuz? Fakat dünya hayatının faydası ahiretin yanında pek azdır.” Eğer (gerektiğinde savaşa) çıkmazsanız, (Allah) sizi pek elem verici bir azap ile cezalandırır ve yerinize sizden başka bir kavim getirir; siz (savaşa çıkmamakla) O’na hiçbir zarar veremezsiniz. Allah her şeye kadirdir.” [Tevbe 38-39]

حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Pakistan Vilâyeti
Medya Bürosu
Adres Bilgileri ve Web Sitesi
P.O. Box 1924, Lahore / Pakistan
Telefon: +(92) 345–428–7323 / +(92) 333–561–3813
https://bit.ly/3hNz70q
Fax: +(92) 21–520–6479
E-Mail: spokesman@hizb-ut-tahrir.com.pk

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER