BAE yöneticilerinin kasap Modi’ye ödül vermesi, Müslümanların öfkesini çekti. Bunun üzerine Pakistan Dışişleri Bakanı 25 Ağustos 2019’da “Uluslararası ilişkiler dini duyguların üstündedir” şeklinde bir açıklama yaptı. Bu tür saçma sapan açıklamalar yapmadan önce keşke Şah Mahmud Qureshi Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in şu sözüne kulak verseydi:

وَمَنْ كَانَ يُؤْمِنُ بِاللهِ وَاليَومِ الآخِرِ فَلْيَقُلْ خَيْراً أَوْ لِيَصْمُتْ “Kim Allah ve ahiret gününe iman ediyorsa ya hayır söylesin ya da sussun.” ^{[Buhari, Müslim]} Gerçekten de işgal altındaki Keşmir, Filistin, Burma (Myanmar), Çin ve dünyanın her yerindeki mazlum Müslümanlara merhamet ve şefkat gösteren ümmet ile Müslümanların yöneticileri arasında tam bir tezat söz konusu. Şüphesiz ümmetin dünya görüşü, yüce dinden kaynaklanıyor. Yöneticilerin, ümmeti bu görüşten vazgeçirme çabalarına rağmen ümmet bu görüşe sımsıkı sarılmaktadır. Müslümanların yöneticileri, ABD, Hindistan, işgalci Yahudi varlığı veya Çin gibi Müslümanların düşmanlarından ekonomik fayda sağlamak için mazlum Müslümanları kaderlerine terk etmek gerektiğini iddia ediyorlar. Ancak gerçek şu ki, ümmet, kapitalist ekonomik sistem altında inim inim inlerken bu omurgasız yöneticiler bireysel zenginliklerinin derdine düşüyorlar ve ümmetin devasa kaynaklarını yağmalıyorlar.

Ey Pakistan Müslümanları! Allah’ın rızasını elde etmenin yolu, hak dine sımsıkı sarılmak ve bizi yönetmeyi hak etmeyen yöneticilerden kurtulmak için adım atmaktır. Pakistan hükümdarları, açıkça kuşatma altındalar. Çünkü işgal altındaki Keşmir topraklarını kurtarmak için Pakistan ordusu aslanlarının seferber edilmesi gerektiğini talep ediyoruz. Hem de güçlü ve ilkeli bir şekilde talep ediyoruz. Yöneticiler, savunma üstüne savunma yapıyorlar. Yaptıkları her açıklama duruşlarının zayıflığını ortaya koyuyor. Allah’ın indirdikleriyle hükmetmek için çabalamalıyız. Sonunda bizden biri ve bizim gibi olan, bizi seven, bize önderlik eden, duamızı alan yöneticilere mutlaka kavuşacağız. Ümmetin kalkanını ikame etmek için Nübüvvet metodu üzere Hilafet savunucuları ile birlikte mücadele edin. Hilafet, mazlum Müslümanları kurtarmak için tarih boyunca Müslüman ordularına komutanlık etmiştir. Hilafet için mücadele edin ki neslimiz, Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in Hindistan ve Roma’nın fethi ile ilgili müjdesine tanık olsun, Yahudi varlığının kökünü ilelebet kazısın. Hilafeti yeniden kurun ki silahlı kuvvetlerdeki soylu evlatlarımız düşmanla savaşmaktan kaçınmasın. Ya zafer ya da şehadet arayışı içinde olsun. Müslim, Ebu Hurayra’dan rivayet ettiğine göre Peygamber SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:

إِنَّمَا الْإِمَامُ جُنَّةٌ ، يُقَاتَلُ مِنْ وَرَائِهِ ، وَيُتَّقَى بِهِ “İmam bir kalkandır. Onun arkasında savaşılır ve onunla korunulur.”