Muhammed Ali’nin ifşa ettiği gerçekler, insanlar için malum, yeni değil. Yöneticilerin yolsuzluğunun farkındalar, bilincindeler. Ama rejimin sütunları içinde çatlaklıklar söz konusu. Bu gerçekler, Mısırlı iş insanı Muhammed Ali’nin, Es Sisi ve maiyetindeki trollerin yolsuzluğunu ifşa etmesinin ve ülke yönetiminden istifasını istemesinin ardından insanların rejim ve başındaki kişiden gerçekten tiksindiklerini ortaya koydu. Muhammed Ali’ye göre Es Sisi ve bazı ordu komutanları sorun. Rejimin bünyesine dokunmaksızın değişim çerçevesinin bu olması için çalışıyor. Bu, politika yürütücü yüzlerin değişmesine rağmen onlarca yıldır değişmeyen Mısır rejiminin gerçekliğine aykırıdır. Mübarek’in sarayları, konukevleri hatta Es Sisi’nin eşinin 25 milyon Cüneyh vererek restore ettirdiği saraylar hâlâ mevcut. Dolayısıyla yolsuzluk, yürürlükteki kapitalist sistemin bünyesinde var. Kapitalizm, yolsuzluk için verimli bir zemindir ve bu zemin giderek büyüyor. Rejim, bünyesinde temiz bir nesnenin varlığına asla izin vermez. Yarattığı çevre, insanlık için en kötü modeldir. Bu rejimin köklerini kurutan radikal bir değişim olmadan Es Sisi’yi değiştirmek, darbe yapmak ve onu iktidardan alaşağı etmek Mısır’ın sorunları için çözüm değil. Böylesi bir değişim, iktidardaki kapitalist sisteme alternatif bir projenin varlığını, bu projeyi uygulayabilecek kişileri, Mısır ordusu içindeki samimi subayların kayıtsız şartsız bu projeye destek vermesini zorunlu kılar. Rejimi değiştirmeksizin rejim çerçevesindeki herhangi bir hareketlilik ya da değişim, ülke ve halkı felakete sürükler. Batıyı yeğleyen ve öncülünden daha da beter olabilen yeni bir diktatör üretir. Değişim için çalışan Muhammed Ali ve benzerlerinin bunu ele almasını, hedeflerinin bu olmasını tavsiye ediyoruz.

Önderlik edecek fiili bir liderlik olmadan insanları evlerinden dışarı çıkarmak, farklı projeleri olmasa bile protestoların meyvesini devşirmeye kalkmak, kısır döngüdür. Alternatif bir proje olmadan gerçek bir liderlik olamaz. Gidişatı açıklayan, sorunlara çözümler üreten, bütün sorunları ele alan net ve gerçek bir proje sunmayan herhangi bir liderlik, bağımlılık ve ajanlığın devamlılığını, yolsuzluğu üreten, besleyen, koruyup kollayan kapitalist sistemin bekasını sağlar. Bu yüzden Hizb-ut Tahrir’in fikirlerinin incelenmesini şiddetle öneriyoruz. Müslüman ülkelerde herhangi bir devrimin başarılı olmasını sağlayan yegâne çözüm, devrimin ümmetin projesini taşımasıdır. Nübüvvet metodu üzere Raşidi Hilafet Devletinde İslam’ı uygulaması, ordu içindeki samimi güç ve kuvvet ehlinden nusret talebinde bulunmasıdır. Bunun dışındaki herhangi bir devrim, ülkenin Batıya olan bağımlılığını korur, bağımlılık boyunduruğu altında kalmasını sağlar. İşte Hizb-ut Tahrir, ümmete bu köklü projeyi sunuyor ve ümmetin samimi evlatlarını bu projeyi taşımaya, kucaklamaya çağırıyor. Eksiksiz tam olarak uygulama sahasına koymak için ordu içindeki ümmetin samimi evlatlarından bu yolda yardım istiyor. Düşüncesi, dinini seven ve gölgesi altında yaşamayı arzulayan ümmet içinde kamuoyu haline gelmiştir.

Ey Kenane halkı! Hizb-ut Tahrir bu projeyi hemen uygulamaya hazır bir şekilde size sunuyor. Yeni bir devrim dalgasının eşiğindesiniz. Alternatif olan bu proje, arzularınızı gerçekleştirecek, bütün hayat sorunlarınıza hayali değil gerçek çözümler üretecektir. Bu proje hayalperest kapitalizm gibi değildir. Hadi bu projeyi taşıyın. Siz bu projeye ehil ve taşımaya daha layıksınız. Talebiniz bu proje olsun. Ondan şaşmayın. Çünkü o projede Rabbinizin rızası, yegâne kurtuluşunuz, Batının, uşaklarının, çürük sisteminin pençesinden kurtuluşunuz söz konusu. Amacınız bu olsun. Umulur ki Allah, sizinle vaadini gerçekleştirir de ikinci Raşidi Hilafet sizin ellerinizle kurulur. İşte büyük kurtuluş budur.

يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُواْ اسْتَجِيبُواْ لِلّهِ وَلِلرَّسُولِ إِذَا دَعَاكُم لِمَا يُحْيِيكُمْ “Ey iman edenler! Size hayat verecek şeylere sizi çağırdığı zaman, Allah ve Rasûl’üne icabet edin.” ^{[Enfal 24]}