Geçtiğimiz günlerde medya, Irak’ta devam eden savaş nedeniyle kadınların sıkıntılarını konu eden rapor ve haberler yayınladı. Birleşmiş Milletler tarafından yayımlanan bir rapora göre, son göç dalgasının yaklaşık %51’ni kadın ve kız çocukları oluşturuyor. Öyle ki bu olaylar nedeniyle 2,2 milyon insan evlerini terk etmek zorunda kaldı. Rapor ayrıca Irak’ın çeşitli yerlerinde yaklaşık 1,3 milyon insanın göçmen olarak yaşadığına dikkat çekti. 2014 yılında yaşanan “şiddet eylemleri” nedeniyle de tahminen 1,26 milyon Iraklının evini terk ettiğini ve şimdi çok zor şartlar altında yaşadıklarını belirtti. Irak’ta yaşanan son olaylar, dul kadınların artmasına katkıda bulunmuştur. Irak kadın hakları örgütü tarafından yayımlanan rapora göre şiddet eylemleri ve mezhepçilik savaşı nedeniyle günlük 90 ile 100 Iraklı kadın dul kalmaktadır.

Bu rakam ve istatistikler, 2003 yılında Amerika’nın Irak işgalinden, Maliki hükümeti ve günümüze kadar art arda yaşanan savaş ve çatışmalar nedeniyle Iraklı kadının yaşadığı acı gerçek ve sıkıntının boyutunu gösteriyor. Aşırılık ve terörizmle mücadele, ölüm ve yıkımdan kaçmak için milyonlarca Irak halkını, özellikle kadınları evlerini terk etmeye zorlayan IŞİD’i ortadan kaldırma bahanesiyle Amerika ve müttefikleri Irak’a saldırdılar. IŞİD’in kontrolü altında olan bölgelerde kadınların maruz kaldığı kötü muameleyi konu eden haberler de cabası. Terörle mücadele iddiasıyla Irak’a saldıran Amerika’nın yaptığı terörizmin ta kendisi değil midir?

Bu savaş ve çatışmalar, Iraklı kadınların hayatlarını cehenneme çevirdi. Çok büyük sıkıntılara duçar kaldılar. Yoksulluk, göç, istikrarsızlık, tutuklama, darp, tekme tokat, elektrik şoku ve tecavüze uğradılar. Ayrıca çok sayıda kadın dul ve çaresiz kaldı. Kendileri ve çocukları için göz kulak olacak kimseleri kalmadı. Hem anne hem de baba oldular. Kendine ve çocuklarına bakacak kimsesi olmadığı için Iraklı kadın, bir lokma uğruna olmadık sıkıntı ve zahmete katlanır hale geldi. Çoğu sokaklarda dilenmek zorunda kaldı. Uluslararası Kadınlar Günü münasebetiyle insan hakları kuruluşları tarafından yayınlanan raporlara göre, 2003’ten günümüze kadar Irak’ın yaşadığı istikrarsızlık nedeniyle ülke genelinde üç milyondan fazla çocuk yetim, 1,5 milyondan fazla da kadın dul kaldı.

Ey Mezopotamya ülkesindeki Müslüman bacılar!

Yaşadığınız bu sefalet ve sıkıntılar, ancak Raşidi Hilafetle son bulacaktır. Hilafet, güvenlik, adalet, koruma, hem sizin hem de çocuklarınız için bakım temin edecektir. Tüm günahkâr saldırganların kökünü kazıyacaktır. Bu, size ve dünyadaki tüm Müslüman kadınlara yönelik bir davettir. Gelin Nübüvvet metodu üzere ikinci Raşidi Hilafeti kurmak için Hizb-ut Tahrir’de bizimle birlikte çalışın. Dünyada onurlu, izzetli bir yaşama, ahirette de İnşaAllah genişliği gökyüzü ve yeryüzü kadar olan cennete nail olun.

وَيَوْمَئِذٍ يَفْرَحُ الْمُؤْمِنُونَ بِنَصْرِ اللَّهِ يَنصُرُ مَن يَشَاء وَهُوَ الْعَزِيزُ الرَّحِيمُ

“ O gün Allah’ın zafer vermesiyle müminler sevinecektir. Allah, dilediğine yardım eder. O, mutlak güç sahibidir, çok merhametlidir.” ^{[Rum 6-7]}