Polis Genel Müfettişi (IGP) Tan Sri Halid Ebu Bakar tarafından yayımlanan makaleye atıfta bulunarak Harian Metro, 14 Mayıs 2016 Cumartesi günü “Sapık öğretiler ulusal güvenliği tehdit ediyor”başlıklı bir makale yayınladı. Yazıda Hizb-ut Tahrir / Malezya, ani toplantılar, sokak davetleri, kampanya, Obama’nın Malezya ziyaretini protesto etmek gibi faaliyetlerde bulunduğu için sapkın gruplar listesine konuldu. Hizb-ut Tahrir / Malezya olarak biz, şunu teyit etmek istiyoruz:

1- IGP’nin iddiası öyle basite alınacak bir iddia değildir. IGP, Hizb-ut Tahrir’in davet ettiği ve benimsediği fikirler ve öğretileri tartışmak ya da görüşmek için Hizb-ut Tahrir / Malezya liderleri asla bir araya gelmedi. O halde nasıl IGP böyle bir iddiada bulunabilir? Hangi gerekçelerle IGP, Hizb-ut Tahrir / Malezya’nın sapkın bir grup olduğunu söyleyebilir? Yoksa Selangor Fetva Komitesi tarafından yayınlanan, iftira ve keşmekeşlerle dolu bir fetvaya mı dayanıyor? IGP, birisi hakkında bir iddia ileri sürmenin, özellikle de bu iddia hiçbir kanıta dayanmıyorsa, Allah katında çok ciddi suç teşkil ettiğini bilmiyor mu? Eğer bu iddia, Hizb-ut Tahrir’in benimsediği aynı inanç ve düşünceleri benimseyenleri ve Hizbin dünya çapındaki milyonlarca destekçisi ve üyesini ilgilendiriyorsa, çok daha önem arz etmektedir.

2- Ey IGP! Yazıda da belirtildiği gibi Hizb-ut Tahrir / Malezya faaliyetleri, yani ani toplantılar, sokak davetleri, kampanya ve Obama karşıtı gösteriler, Hizb-ut Tahrir / Malezya’nın sapkın bir grup olduğunu mu gösteriyor? Hizb-ut Tahrir / Malezya’nın sapkın bir grup olduğunu iddia etmek senin için o kadar kolay mı? Malezya Kraliyet Polisi (RMP), Obama’nın Malezya ziyaretini protesto etmek için düzenlenen gösteride Hizb-ut Tahrir / Malezya ile tam bir işbirliği yapmadı mı? Bu, RMP’nin “sapkın bir öğretiye” destek olduğu anlamına mı geliyor? Dahası tarafınızdan da belirtildiği gibi Hizb-ut Tahrir / Malezya “faaliyetleri”ulusal güvenliği tehdit mi teşkil ediyor? Ne zamandan beri entelektüel dava adamları, kampanyalar, hatta RMP destekli ve kontrollü barışçıl gösteriler, ulusal güvenlik için tehdit teşkil etmektedir? İslam’ı büsbütün uygulama, laik kanunları ortadan kaldırma, küfür ve zararlı düşünceleri toplumdan söküp atma çabaları, Hizb-ut Tahrir / Malezya’nın entelektüel ve siyasi çalışmaları, ulusal güvenlik için tehdit midir? İslam ümmetini Allah’ın farzı olan Hilafet ve Şeriat altında birleştirme çalışmaları ulusal güvenlik için zararlı mıdır?

3- Hakkı aramak, aydınlatmak ve tüm iftira kapılarını kapatmak amacıyla biz, IGP’yi Hizb-ut Tahrir / Malezya’nın sapkın bir grup iddiaları ile ilgili olarak açık ya da kapalı entelektüel tartışma ve münazaraya davet ediyoruz. Bu arada biz, IGP ve RMP’ye Hizb-ut Tahrir / Malezya’ya yönelik tüm yanlış iddialara son vermeyi tavsiye ediyoruz. Çünkü ümmet partisine iftira atarak IGP veya RMP’nin eline günahtan başka bir şey geçmez. Böylelikle ey saygı değer IGP! İfadenizi geri çekin ve Hizb-ut Tahrir / Malezya’ya atılan tüm mesnetsiz iddialar için Allah’tan af dileyin.

4- Biz tekrar tekrar vurgulamak isteriz ki Hizb-ut Tahrir’in daveti, fikri ve siyasal niteliktedir. Şiddet ve sapıklıktan uzaktır, Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in sireti ile tamamen uyumludur. IGP ve RMP, isterse Hizb-ut Tahrir tarafından yayınlanan kitap ve yayınlara, düzenlenen tüm programları kontrol edebilir. Eğer azcık da olsa sapkınlık şüphesi bulursa, tartışmak ve konuyu açıklığa kavuşturmak için gelsin konuşalım. Aslında bazı RMP Özel Şube Memurları, programlarımıza katıldılar ve tanıdıkları bazı Hizb-ut Tahrir / Malezya gençleri ile fikir teatisinde bulundular. Kaldı ki Hizb ut Tahrir fikirleri ile aynı görüşte olduklarını söylediler.

Bu söylemlerden sonra bu vesileyle biz, gösterilerimizde ve müzekkere teslimi sırasında bize çok yardımcı olan RPM’ye ayrıca şükranlarımızı sunmak isteriz. Bu işbirliğinin devam etmesini umuyoruz.

Aynı zamanda biz, RMP personelinin tüm günahlarından ötürü Allah Subhânehu ve Teâlâ’ya tövbe etmelerini tavsiye ediyoruz. Seminerler, konferanslar, sokak dâvetleri, bildiri dağıtımı vb. eylemlere katılan RPM unsurlarının tüm günahlarını bağışlaması için Allah Subhânehu ve Teâlâ’ya dua ediyoruz. Hizb-ut Tahrir / Malezya gençlerinin zaman zaman RMP Özel Şube memurlarından aldıkları tehditler, Hizb-ut Tahrir / Malezya sözcüsü ve 20 Kasım 2015 yılında bir üyenin Şeriata aykırı bir şekilde tutuklanması da buna dâhildir. Umarız Allah Subhânehu ve Teâlâ, IGP ve RMP mensuplarının gönlünü genişletir de Hizb-ut Tahrir davetine destek olurlar, Allah Subhânehu ve Teâlâ’nın dini ve Hizb-ut Tahrir’in uğrunda çalıştığı Nübüvvet metodu üzere Raşidi Hilafetin kurulması için dava adamları haline gelirler.

Sevgili IGP, lütfen iyi işler işleyin, profesyonellik ve güven içinde görevlerinizi yerine getirin. Hiç bir zaman Allah ve O’nun Rasûlü’nün emirlerine karşı gelmeyin. Görevlerinizi yerine getirirken Kuran ve Sünneti kendinizi rehber edinin. Ve her ikisine de sımsıkı sarılın. Son olarak biz, IGP ve RMP mensuplarının Allah Subhânehu ve Teâlâ’nın şu ayetinin kapsamı dışında kalmaları için dua ediyoruz:

وَإِذَا قِيلَ لَهُمْ تَعَالَوْاْ إِلَى مَآ أَنزَلَ اللَّهُ وَإِلَى الرَّسُولِ رَأَيْتَ الْمُنَـفِقِينَ يَصُدُّونَ عَنكَ صُدُوداً  “Onlara: Allah’ın indirdiğine ve Rasûl’e gelin denildiği zaman, münafıkların senden iyice uzaklaştıklarını görürsün.”^{[Nisa 61]}