حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Doğu Afrika
Medya Bürosu
No: DAu2013BAu20132014u2013MBu2013TRu201325 |
H. 16 Muharrem 1436 M. Pazar, 09 Kasım 2014 |
Basın Açıklaması Amerika Camilere Bile Müdahil Olmaya Başladı
Hizb-ut Tahrir / Doğu Afrika, ezan, kamet, kutlama ve Cuma namazı hariç yasal zorunluluk çerçevesinde camilerde hoparlör kullanımını yasaklayan Zanzibar Müftülüğünün müsteşar imzalı 28 Ekim 2014 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanan kararını şiddetle kınar.
Hizb-ut Tahrir / Doğu Afrika, açıkça şunu vurgular ki bu komplo, sözde İslami kurumlar aracılığıyla Amerika ve Avrupa ülkeleri öncülüğünde İslam'a ve Müslümanlara karşı kurulan komplo silsilesinden sadece biridir. Üstelik bu komplolar, çoğunluğu Müslüman olan Zanzibar Adalarında zorla ve baskı yoluyla Müslümanlara dayatılıyor. Bu bağlamda tüm Doğu Afrika, ayrımcı tutuklamalara, Müslüman vaizlerin öldürülmesine, zulümlere, şeri mahkemelere karşı yürütülen savaşa, İslam davetine karşı sistematik kampanyalara, kesintisiz eğlence programları tarafından Müslüman çocukların Batı kültürü ile ifsat edilmesine tanık oluyor. Bugünlerde ise camilerde İslam'a karşı iğrenç bir kampanya yürütülüyor. Nerede kaldı demokratik sistem iddiaları ve kapitalist ülkelerin koruyup övündüğü inanç özgürlüğü.
Hizb-ut Tahrir, bütün camilerin imamlarını ve tüm Müslümanları, Zanzibar Müftülüğünün yaptıklarını kınamaya ve reddetmeye davet ediyor. Müftülük tarafından yapılan bu açıklama bir zulümdür ve İslam'a davet için bir tehdittir. Ayrıca Müslümanların çıkarlarına gibi gözüken bu hileli tuzak açıklamasına Müslümanların dikkat etmelerini istiyoruz. Bilmeliler ki bu, Müslümanların işlerine ve cami içinde etkinliklerine müdahalenin bir ön adımıdır. Bu iğrenç eylemin amacı, Müslümanların saflarını parçalamak ve onlar arasında kin ve öfke yaratmaktır. Müftülük tarafından yapılan bu açıklama, 2001/9 sayılı kanunun bir sonucudur. Bu ayrımcılık kanunu, hükümetin dini işlere müdahil olmadığını iddia eden onların demokratik sistemi ile temelden çelişmektedir. İnsanlara ve hastalara rahatsızlık verdiği gerekçesiyle hoparlörleri yasaklamanın şu nedenlerden dolayı hiç bir geçerli ve tutarlı tarafı yoktur.
1- Çeşitli ticari reklamlar ve siyasi kampanyalar için şehir içinde ve taşralarda sokak sokak gezen hoparlörlü arabalar kullanılıyor. Bazen hoparlörlerden verilen ilanlar rahatsız edici olsa da bunlar çevreye rahatsızlık vermiyor da cami minarelerinin hoparlörleri mi rahatsız veriyor! Ne oluyor size ne biçim hüküm veriyorsunuz öyle?
2- O zaman neden kamusal alanlarda düzenlenen Hristiyanlık etkinliklerinde ve mitinglerde hoparlörler kullanılıyor? Bu yasak değil mi? Dahası Zanzibar'da azınlık olan Hristiyanlara hükümet tarafından "UWANJA WA TUMBAKU" adında özel bir yer tahsis edildi. Halkının çoğunluğunun Müslüman olduğu bir bölgede ayin yapılırken hoparlörler kullanıyorlar. O halde neden Yüksek Müftülük bürosu, bunu kamuyu rahatsız edici bir eylem olarak görmüyor?
3- Müzikli barlar ve diğer eğlence yerlerinden bazıları yerleşim bölgelerine yakın iken bazıları da yerleşim bölgelerinin tam ortasındadır. Buralarda hoparlörlerden çıkan sesler, camilerin çıkardığı seslerden çok daha fazla ve daha uzun sürelidir. Neden onlar henüz yasak değil?
4- Müslümanlar, yerleşim bölgesinde hoparlörler kullanan barlar ve eğlence merkezleri hakkında birçok kez dava açtıkları halde resmi makamlar tarafından şimdiye kadar somut bir adım atılmadı. Yüksek Müftülük bürosu ve Âlimler Konseyi, gerçekten Müslümanlar hakkında endişe ediyorlarsa, âlimler de dâhil olmak üzere Müslümanların parmaklıklar arkasında her türlü işkence ve hakarete maruz kaldıklarını bilmiyorlar mı? Tüm bunlara neden Müftülük ve Konsey müdahil olmuyor? Yoksa Müslümanların parmaklıklar arkasında neler yaşadıklarından haberdar değiller mi?
Âlimler Konseyi'nin 18 Ağustos 2014 tarihli acil oturum örtüsü altında Yüksek Müftülük tarafından yapılan açıklama, insanları kandırmaya yönelik art niyetli bir girişimden başka bir şey değildir. Aslında bu Amerika öncülüğünde terörle mücadele kisvesi altında İslam'a karşı yürütülen savaşın bir parçasıdır. Ucuz bazı satılık imamları satın almakla yetinmeyen İslam düşmanları, camileri casuslarla doldurdular. Tüm bunlar yetmezmiş gibi şimdilerde bir de camilerde İslami vaazları yasakladılar. Terörizm vb. bahaneler altında masum Müslümanların rastgele tutuklanmasından söz etmeye bile gerek yok. Son olarak Hizb-ut Tahrir, Zanzibar'daki Yüksek Müftülük bürosu ve Âlimler Konseyi içindeki samimi insanlara, İslam düşmanlarının hile ve desiselerinden kendilerini uzak tutmaları nasihat ve tavsiyesinde bulunur. Dünyanın ucuz bir hayatı uğruna ahiretlerini kaybetmekten onları sakındırır.
حزب التحرير Hizb-ut Tahrir Doğu Afrika Medya Bürosu |
Adres Bilgileri ve Web Sitesi Telefon: Mob: +254(0737)606667 / +254(0717)606667 www.domainnomeaning.com |
E-Mail: abuhusna84@yahoo.com |