حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Britanya
Medya Bürosu
No: BRu2013BAu20132013u2013MBu2013TRu2013003 |
H. 11 Zilka’de 1434 M. Salı, 17 Eylül 2013 |
Basın Açıklaması Peçe Tartışması Tâli Sorundur, Gerçek Tartışma Kadının Toplumda Nasıl Algılandığıdır
Son birkaç gün içinde, Liberal Demokrat Milletvekili Jeremy Browne kamusal alanda peçe yasağı konusunda ulusal bir tartışma yapılması gerektiği çağrısında bulundu. Daha önce de Muhafazakâr Tory Philip Hollobone " Peçe yasağı" kanun tasarısını parlamentoya sunmuştu. Milletvekili Sarah Wollaston, Telegraph gazetesine "Peçe tartışması, feminizm hareketini uyandırabilir" başlığı altında bir yazı yazdı. Peçe ile ilgili bu tartışma, İngiltere'nin karşı karşıya kaldığı en önemli sorun sanki!
Onların argümanlarının çoğunun temel mantığı, "İslam, sana ne yapacağını dikte etmemeli, laik liberal politikacılar, dikte etmeli." nakaratına döner. Gerçekten ihtiyaç olan şey, bazı kadınların peçe takmalarıyla ilgili tâli sorun yerine, toplumda kadın algısı ve 21. yüzyılda kadına uygulanan baskının gerçek nedenleri tartışılmalıdır.
Hizb-ut Tahrir / İngiltere Medya Kadın Temsilcisi Shohana Khan, şunları söyledi: "Milletvekili Sarah Wollaston, Telegraph gazetesindeki yorumunda, peçeli kadının baskı altında olduğunu iddia ederek, Müslüman kadının peçe takmaya zorlandığını söylüyor, bu konuda görüşlerine karşı çıkan kimseleri de saçmaladıklarını iddia ediyor. Oysa saçmalıktan öte şeylerde var."
"Eskiden peçe takan Müslüman kadınlar tarafından kapalı grup olarak başlattıkları bir kampanya söz konusu değil, zorla peçe takma üzerinde bilinci artırmaya çalışan bir Facebook sayfası da yok. Mesele çok basit; onlarca peçe takan genç Müslüman kadınlar, onu kendiliklerinden takıyorlar, aynen baskı sonucu Birmingham üniversitesine yasak konulmasına rağmen bu yasağı çiğneyen kimseler gibi. Şimdi bazıları peçenin suç sayılmasını ya da peçelileri özgürleştirme bahanesiyle toplumdan dışlamak istiyorlar."
"Ne gariptir ki bu tartışma, düzgün saç, makyaj, ya da bugün İngiltere'deki ortaöğretim okullarında eteklerin uzunluğu konusunda yapılmamaktadır. 13 yaşlarındaki kızlar, "İdeal güzellik" olgusunu benimsiyorlar. Çünkü onlar, böyle olmak zorunda olduklarını hissediyorlar. Eğer biz, gerçekten kızların nasıl giyinmeleri gerektiği konusunda bir dayatmadan bahsetmek istiyorsak, o zaman bu da bir dayatmadır."
"Sarah Wollaston'ın feminizm hareketini uyandırabilir hakkındaki endişesi kısmi olarak doğrudur. Ama yapılması gereken şey, toplumda gerçek dayatmacı fikir hakkında bir uyanış çağrısına yönelik olmalıdır. Sözünü ettiğimiz bu dayatmacı fikir, kadına akıl ve yeteneği olduğu için değer verilmesini elinden aldı, öz güven ve öz saygınlığını çaldı, ne olmak istediği seçeneğini gasp etti. Adı geçen bu fikir, medya, eğlence ve kozmetik sektörler tarafından teşvik edildi. Tahrip edici bir güzellik imajı oluşturuldu. Bu güzellik imajı fikrinin, bugün genç kızların hayatlarını nasıl yıktığı, nasıl bir baş belası olduğu kanıtlandı. Asıl mesele, bir kadının yaptığı seçim algısı olması gerekirken, bugün dergi ve reklam panolarını süsleyen, televizyonlarda arzı endam eden bu makyajlı güzellik imajı, bir standart, bir ölçü oluşturdu. Artık yaşlı-genç tüm bayanlar, onu arzular ve ona göre değerlendirilir oldular."
حزب التحرير Hizb-ut Tahrir Britanya Medya Bürosu |
Adres Bilgileri ve Web Sitesi Telefon: (+44) 070 74 – 19 24 00 www.hizb.org.uk |
E-Mail: media@domainnomeaning.com / press@hizb.org.uk |