Afganistan, Dünya Ticaret Örgütü’nde [DTÖ] tam üyelik elde ettikten sonra asla gerçek büyüme ve ekonomik refaha ulaşamayacaktır. Çünkü bu örgüte üyeliğin amacı, ulusal sanayiyi, yeraltı kaynakları ve diğer ekonomik kaynakları dev ekonomik ülkelere peşkeş çekmektir. DTÖ, kurallar, yasalar, ilkeler, standartlar ve çeşitli ekonomik stratejiler ve hukuki kurumlar yoluyla hedeflerini gerçekleştirecektir. Bunlar aslında -özellikle Afganistan gibi fakir bir ülkede - ülkenin güçlü eli ve kolu olacaktır. Bu uzantılar, bağımsız ekonomik ve endüstriyel yapının kurulmasına asla izin vermeyecektir. Afganistan’ın yoksulluğu bahanesiyle böyle yasalar çıkararak bölgesel ve küresel ülkeler ile ekonomik ve endüstriyel rekabet içinde olan süper güç ülkeler, Afganistan’ın sanayi ve ekonomisini kendi yararlarına baskı altına alacaktır. Ve gerçek sanayi, ürün ve teknoloji gelişimine engel olacaktır.

Öte yandan Eşref Gani’nin demokratik hükümeti, böyle saçma anlaşmalar yaparak ve onları başarı olarak lanse ederek son bir yıl içinde sürekli ekonomik yanlışlıklarını gizlemeye çalışıyor. Çünkü işsizlik ve yoksulluk düzeyi, umutsuz ve hayal kırıklığı yaşayan insanların ülkeden kaçışı, günden güne artmaktadır. Açıkça bu antlaşma, Afganistan ve Amerika tarafından imzalanan ve tüm Afganistan’a güvenlik yerine gerçekten istikrarsızlık getiren BSA [ikili güvenlik anlaşması] gibi olacaktır. Bu yüzden Afganistan’ın bu örgüte üyeliği stratejik olarak Afganistan’ın yararına olmayacaktır ve aslında hayali bir çözüm olarak kabul edilmelidir. Hizb-ut Tahrir / Afganistan Vilayeti, mevcut yasal yolları kullanarak bu sorunu tartışacaktır.