Eski rejimin peşinden giden Sudan yöneticilerinin ajanlığı, IMF ve Dünya Bankası’na körü körüne itaatleri, Sudan halkına ihanetleri artık deşifre oldu. Şok edici politikaları ile yoksulluk üretmek ve daha fazla yoksulu öldürmek için çalışıyorlar. Eski rejim Başbakanı Mutaz Musa, 12 Eylül 2018 Çarşamba günü yaptığı açıklamada, hükümetinin önceliklerini belirleyerek, kısa vadeli bir şok programı ile başlayan bir ekonomik program uygulayacağını ifade etmişti. ^{(12.09.2018 En Nilin)} Aynı yaklaşımı izleyen Enerji ve Madencilik Bakanı, 10 Ekim 2020’de yayınladığı basın açıklamasında, “Benzin ve gazolini serbest bırakma politikasına ilişkin düzenlemelerin devam ettiğini”söyledi. ^{[Sudan Tribune]} Dünya Bankası İcra Direktörleri Kurulu, 08 Ekim 2020 Perşembe günü 400 milyon dolarlık dilimi onayladı. Dünya Bankası, bu tutarın, uygulanması planlanan katı ekonomik reformlar sırasında Sudan hükümetinin yoksul aileleri destekleme gayretlerini finanse etmek için kullanılacağını belirtti. Program, ekonomik reformlardan ve diğer kısa vadeli şoklardan etkilenen Sudanlı aileleri korumayı amaçlıyor. ^{[Sudan Tribune]}

Emtia fiyatlarını serbest bırakmak, sübvansiyonları kaldırmak, sübvansiyonları rasyonalize etmek, ekonomik çarpıklıkları iyileştirmek, ekonomik reformlar veya şoklar, hepsi de aynı anlama gelen sözcüklerdir. Emtia fiyatlarındaki artışı ifade eder. Mallar, iki katına satılacak, yani mallar iki üç katına katlanacak. Özellikle de hükümetin başarısız politikaları nedeniyle Cüneyh’te yaşanan değer kaybı ile birlikte. Hükümet, karaborsadan dolar alarak suç işledi. Pozitif hukuka göre bu suçtur, her ne kadar hükümet bu suçu kabul etmese de. Bu yüzden Cüneyh bir kaç günde yüzde 40 değer kaybetti. Ancak Egemenlik Konseyi Başkan Yardımcısı (Hamideti), S24 kanalına verdiği röportajda “Hükümetin, elçilik bombalamaları ve USS Cole destroyer kurbanları ailelerinin tazminat fonlarını satın alımının, Sudan’da dolar fiyatlarının yükselmesinde önemli bir etkisi olduğunu söyledi.”

Ey Sudan halkı! Sömürgeci kâfir Batı ajanı geçiş hükümeti, geldiğimiz bu korkunç durumla yetinmedi. IMF ve Dünya Bankası’ndaki efendilerini memnun etmek için bizi yoksullaştırmaya ve aşağılamaya devam ediyor. Bu öldürücü pahalılık, kıtlık, kuyruklar, hayal kırıklığı, Sudan halkının zihnindeki ufuk tıkanıklığı, geçiş hükümetinin sinirini yatıştırmamış olmalı ki daha fazla pahalılık, yoksulluk ve zillet için çabalıyor. Niye susuyorsunuz?

Yaşamın kötüleşmesinin köklü çözümü, sebebini gidermektir. Gerçek sebebi, acımasız kapitalist sistemdir. Sütunları tarafından korunuyor. Yöneticilerin değişmesiyle sistem değişmez. Eski askeri hükümetteki Mutaz Musa ile sivil geçiş hükümetindeki Abdullah Hamduk arasındaki ortak payda, IMF reçeteleri ve kısa vadeli şoktur!

Sistemi değiştirmek için kolları sıvayın. Bu ancak İslam ile olur, çünkü İslam bir hayat sistemidir, içi boş sloganlardan ibaret değildir. İslam’ın yönetim, ekonomi, eğitim, dış politika vb. sistemleri, Hizb-ut Tahrir’in yönetime getirmek için çalıştığı kültürün aynısıdır. Hizb, samimi güç ve kuvvet ehlinden nusret almak ve gasp edilen otoriteyi ümmete iade etmek için çalışıyor. Hizb-ut Tahrir / Sudan Vilayeti, dünya ve ahiretin iyiliği için, uyanıklık için, Nübüvvet metodu üzere Raşidi Hilafeti kurma çalışması için, İslam sistemlerini uygulamak için enerjinizi seferber etmeye çağırıyor.

يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا اسْتَجِيبُوا لِلَّهِ وَلِلرَّسُولِ إِذَا دَعَاكُمْ لِمَا يُحْيِيكُمْ وَاعْلَمُوا أَنَّ اللَّهَ يَحُولُ بَيْنَ الْمَرْءِ وَقَلْبِهِ وَأَنَّهُ إِلَيْهِ تُحْشَرُونَ “Ey iman edenler! Size hayat verecek şeylere sizi çağırdığı zaman, Allah’ın ve Rasûl’ünün çağrısına uyun ve bilin ki Allah, kişi ile kalbi arasına girer. Yine bilin ki, O’nun huzurunda toplanacaksınız.” ^{[Enfal 24]}