Pazartesi, 23 Cumade’l Ûlâ 1446 | 2024/11/25
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü

بسم الله الرحمن الرحيم

Hizb-ut Tahrir / Pakistan Vilayeti'nden, İran Yöneticilerine Açık Bir Mektup

Ey İran yöneticileri! Bu mektubu sizlere, Pakistan'daki diplomatik misyonunuz aracılığıyla gönderiyor ve diyoruz ki:

Bizler, İran güçlerinin Suriye'deki Müslümanlara karşı savaşında Suriye tagutu ve Amerikan ajanı Beşar Esad'a destek vermek amacıyla gönderilmesini kınarız. Zira açık bir şekilde ortaya çıkmıştır ki İran güçleri ve özellikle de Cumhuriyet Muhafızları, Suriye'deki Müslümanları katletmek için Beşar Esad'ın şebbihalarına katılmaktadırlar. Nitekim bir takım İranlı subaylar, Suriye'deki Müslümanlara karşı işlenen cürümsel eylemlere katıldıkları için özgür Suriye ordusu tarafından esir alınmışlardır.

Amerikan askerlerinin, özellikle Raymond Davis gibilerinin işlediği Pakistan'daki şerir taifeci saldırıların ani bir şekilde artış göstermesiyle çakışan bu utanç verici eylemden dolayı sizleri uyarırız. Zira tek bir devlet altında birleştirmek yerine Müslümanları birbirine kırdırmaya çalışan bizzat Amerika'dır. Çünkü Allahu [Subhânehu ve Te'âla]'nın vasıflandırdığı üzere onlar bizzat kafirlerdir:

لاَ يَرْقُبُونَ فِي مُؤْمِنٍ إِلاًّ وَلاَ ذِمَّةً وَأُولَئِكَ هُمُ الْمُعْتَدُونَ "Onlar hiçbir mümine yakınlık göstermez veya ahdini gözetmezler. Onlar saldırganların ta kendileridir."[Tevbe 10]

Bizler rolümüz gereği sizleri muhasebe ediyoruz: Neden Müslüman güçleri gönderip mobilize ettiğiniz bu savaşın gerçeğini göz ardı ediyorsunuz? Zira bu savaşta, küfürle hükmeden Suriye tagutu ile dört on yıl küsur boyunca kafirlerin çıkarlarını koruyan ailesini desteklemektesiniz! Zira bu, Beşar tagutuna karşı duran Suriye'deki Müslümanlara karşı olan bir savaştır! Halbuki Müslümanlar, Amerika'ya karşı bütün Müslümanları tek bir devletin altında birleştirmek için İslam'ın tatbik edilmesini talep etmektedirler! O halde sizler, aklını kaybedip Hilafet'in çok yakında kurulacağını görmesinin ardından bu ümmeti taifecilik savaşının ateşiyle yakmayı hedefleyen Amerikan planını güçlendirmeyi nasıl kabul edebilirsiniz?

Bizler, Beşar Esad rejiminin yanında yer aldığınızdan eminiz. Çünkü aynen sizin gibi o da bir Amerikan ajanıdır. Dolayısı hem siz ikiniz hem de diğer Amerikan ajanları, ümmeti birleştirecek ve sizlerin efendisi olan Amerika'nın hegemonyasını ortadan kaldıracak olan İslam Devleti'nin kurulmasını önlemek amacıyla Amerika'nın Müslümanların boyunlarına çöreklenmesinin yanı sıra onun, İslam ümmeti üzerindeki hegemonyasını güçlendirmek için el ele çalışmaktasınız. Nitekim sizlerin İran liderliği altında tagut Beşar'ın yanında yer almanız, Allah'a, Resulüne, Âline ve bütün Müslümanlara dönük hıyanet silsilenizin bir halkasından öte bir şey değildir. Zaten sizler, daha önce de Müslümanları katletmesinin yanı sıra Afganistan ve Irak'ı işgal eden Amerika'nın yanında yer almakla da Allah'a ve Resulüne hıyanet etmiştiniz.

Şayet sizler, -sizin gibilere çok uzak bir şey olsa da- Suriye ve İran'ı tek bir devlet altında birleştirmek için Suriye Müslümanlarının yanında yer almayı tercih etmiş olsaydınız bu, Orta Doğu ile Orta ve Güney Asya bölgelerindeki Amerikan hegemonyasına vurulmuş büyük bir darbe olacak olmasının yanı sıra Müslümanlar da bu adımla, zehirli taifecilik tohumlarını -ebediyen- yok edecekler ve Pakistan'da dahil diğer tüm İslam ülkelerinin önüne tevhit yapı taşlarını döşeyeceklerdi. Ancak bunun yerine sizler, "En Büyük Şeytan Amerika'dır" sloganının sahibi olmanıza rağmen Amerika'nın yanında yer almak yoluyla Allahu [Subhânehu ve Te'âla]'ya, Resulü [Sallallahu Aleyhi ve Sellem]'e, Tahir Ehl-i Beyti'ne ve müminlere hıyanet ettiniz.

إِنَّ ٱلشَّيْطَـٰنَ لَكُمْ عَدُوٌّ فَٱتَّخِذُوهُ عَدُوًّا "Şüphesiz şeytan sizin düşmanınızdır; siz de onu düşman edinin." [Fâtır 6]

Çok iyi biliniz ki; İran'daki Müslümanların size olan öfkesi, Arap Baharının olduğu ülkelerdeki kardeşlerinin tagutlarına olan öfkesinden daha az olmadığı gibi kardeşlerinin tagutlarının boğazlarından yakaladığı gibi sizin boğazlarınızdan yakalayacaklar ve siz korksanız da korkmasanız da Allah'ın takdiri mutlaka gelecektir.

وَإِذْ قَالَتْ أُمَّةٌ مِنْهُمْ لِمَ تَعِظُونَ قَوْمًا اللَّهُ مُهْلِكُهُمْ أَوْ مُعَذِّبُهُمْ عَذَابًا شَدِيدًا قَالُوا مَعْذِرَةً إِلَى رَبِّكُمْ وَلَعَلَّهُمْ يَتَّقُونَ "İçlerinden bir topluluk: Allah'ın helâk edeceği yahut şiddetli bir azap ile azap edeceği bir kavme ne diye öğüt veriyorsunuz? dedi. (Öğüt verenler) Rabbinize mazeret beyan edelim diye bir de ittika ederler ümidiyle (öğüt veriyoruz) dediler." [el-A'râf 164]

حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Pakistan Vilâyeti


H. 18 Şevvâl 1433
M.  Salı, 04 Eylül 2012

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER