بسم الله الرحمن الرحيم
Yahudi Varlığı İle İlişkiler Gerçeği Hakkındaki Maskeler Birer Birer Düşüyor, Lübnan Dışişleri Bakanı “İsrail” İle İdeolojik Bir Sorunumuz Yok Dedi!
Lübnan Dışişleri Bakanı Gebran Bassil, 26 Aralık 2017 günü El Meyadin televizyonunda yayınlanan “Diyalog Saati” programına verdiği uzun bir röportajda sunucu, “Lübnan dış politika mimari” olarak tanımladığı Gebran Bassil’e:
“Size bir şey sormak istiyorum, umarım, diplomatik yanıt vermezsiniz, bilgiler verirsiniz. Normalleşmenin, bazı Arap ülkeleri ile “İsrail” arasındaki normalleşmenin gerçekçi olduğunu düşünüyor musunuz?”diye bir soru yönelttiğinde, Bassil hiç tereddüt etmeden bozuk bir lehçe ile şöyle yanıt verdi:
“Size bir şey söyleyeyim mi. Bu, bizim için ideolojik bir mesele değil. Biz, tüm halkların güven içerisinde yaşamasını ve birbirlerini tanımalarını istiyoruz. Bu, bilinmeyecek bir durum değil. Biz, anlaşmazlığımız olsa da başkalarını kabul ediyoruz...”
Lübnan Dışişleri Bakanı, utanmadan, hiç tereddüt etmeden, geçmişi direniş ve tarafsızlık iddiasıyla dolu, hem de stüdyosu beyaz karlarla kaplı politik bir kanalda böylesi bir açıklamada bulunmuştur! Ancak direniş karları eriyince Filistin sorunu hakkındaki yalanlar da ifşa olmuş oldu. Dışişleri mimarı ve hükümeti ile Lübnan, Filistin toprakları gaspçısı Yahudi varlığı ile normalleşme sürecine giren ve birer birer maskeleri düşen Arap rejimlerinin izinden gidiyor. Dahası, yaptığı açıklama ile Lübnan hükümeti, ahmak Trump’ın Kudüs’ü sözde “İsrail”in başkenti olarak ilan etmesinin ardından Kudüs’te büyükelçilik açmaya hazır olduğunu bildirdi. Lübnan hükümetinin bu açıklaması, sistematik bir biçimde yürütülen normalleşme sürecinin bir parçası ve Yahudilerle barış anlaşması dosyasında askıya alınan Kudüs ve mülteciler sorununu sonlandırma girişiminin bir başlangıcıdır. Bakanlar kurulu toplantısının ardından Doğu Beyrut’taki başbakanlık konutunda bir basın toplantısı düzenleyen Enformasyon Bakanı Melhem Reyaşi, “Hükümetin, Bassil’in, Kudüs’te Lübnan Büyükelçiliği kurulması hakkındaki önerisi değerlendirdiğini ve bu konuda Başbakan Saad Hariri başkanlığında bir komite oluşturmayı kabul ettiğini” açıkladı. [14.12.2017B El Cezire] Ayrıca bu açıklama, Filistin sorununu tasfiye etmek için Amerika önderliğinde yürütülen ve yüzyılın anlaşmasına olarak bilinen sürece Lübnan hükümeti ve Dışişleri mimarının da müdahil olduğunu gösterir. Asrın anlaşması, Suudi Arabistan önderliğinde Arap ülkeleri ile “İsrail” arasında bölgesel barış görüşmeleri kapsamında nihai müzakereleri içeriyor! Bu beyanatlar, Lübnan hükümetinin Amerikan üretimi ve yapımı bu anlaşmada adım adım ilerlediğinin nişaneleri değil mi?
Ey Lübnan Dışişleri Bakanı ve Lübnan hükümeti!
Bu açıklama ve önerileriniz sadece sizi temsil etmektedir. Zira Filistin gaspçısı Yahudi varlığı ile çatışma, tüm standartlara göre ideolojik bir çatışmadır. Bu, cılız Lübnan devleti ile Yahudi varlığı arasında bir çatışma değildir. Aksine bir karış bile olsa toprağını gasp edenlere karşı ümmetin -Lübnan halkı dâhil- verdiği bir mücadeledir... Dışişleri mimarının bu beyanatları, ümmetin bu yolda gidişatını ve çatışmanın doğasını zerre kadar temsil etmez. Ümmet ve Lübnan’ın onurlu insanları, “İsrail” adında bu kanserli tümörün varlığını asla kabul etmez... Yüzyılın anlaşması olarak adlandırılan Amerikan illüzyonu, İslam ümmeti, Beytül Makdis ve Beytu’l Makdis’in etrafındaki Biladu’ş Şam evlatları tarafından tuz buz edilecektir. Lübnan halkı- sizler değil- bu ümmetten bir parçadır. Ahmed’in Ebu Umame’den rivayet ettiğine göre Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:
لَا تَزَالُ طَائِفَةٌ مِنْ أُمَّتِي عَلَى الْحَقِّ ظَاهِرِينَ لَعَدُوِّهِمْ قَاهِرِينَ لَا يَضُرُّهُمْ مَنْ خَالَفَهُمْ إِلَّا مَا أَصَابَهُمْ مِنْ لَأْوَاءَ حَتَّى يَأْتِيَهُمْ أَمْرُ اللَّهِ وَهُمْ كَذَلِكَ». قَالُوا: يَا رَسُولَ اللَّهِ، وَأَيْنَ هُمْ؟ قَالَ: «بِبَيْتِ الْمَقْدِسِ وَأَكْنَافِ بَيْتِ الْمَقْدِسِ“Ümmetimden bir grup, muhalefet edenler olsa da hak üzerinde olmaktan geri durmaz. Onlar, yiyicilerin önündeki bir kap gibidirler. Allah’ın emri gelene kadar da böyle olacaklardır.” Dedik ki: Dediler ki: “Ya Rasûlullah! Onlar nerede olacaklar?” Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem buyurdu ki: “Beytu’l Makdis’te ve Beytu’l Makdis’in etrafında” buyurdu.”
حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Lübnan Vilâyeti
H. 10 Rabi’-ul Âhir 1439
M. Perşembe, 28 Aralık 2017