Hizb-ut Tahrir / Tunus Medya Bürosu olarak biz, araştırmanın türü ve boyutu ne olursa olsun, yetkililerin yanlışlık, usulsüzlük ya da suçları olsa da, Tunus güvenlik güçleri ve askerlerin dış mihraklar tarafından herhangi bir soruşturma, inceleme ya da tahkikata tabi tutulmasını şiddetle reddediyoruz. Ayrıca herhangi bir konuda bireysel bir mesele ile ilgili olsa bile ülkenin içişlerine herhangi bir yabancı müdahaleyi reddediyoruz.

Yine biz, bu konuda gösterilecek bir müsamahayı büyük bir ihanet, ümmet ve insanlara karşı büyük bir suç olarak kabul ediyoruz. Zillet ve kumpas egemenlik unvanı olarak görüldüğü için Tunus’u bu noktaya getirenler, hassas sektörlere karşı kumpas kuranlar, elbette muhasebe edilmelidir.

Bu bağlamda biz, Uluslararası Af Örgütü tarafından dile getirilen iddialara hükümetin net bir yanıt vermesini istiyoruz. Öyle ki Uluslararası Af Örgütü, Tunus’un kendi vatandaşları hakkında kişisel hassas bilgileri Amerikan istihbaratına aktaran üç Afrika ülkesinden biri olduğunu iddia etmişti. Hükümet yetkililerine diyoruz ki, ülke ve halk hakkında Allah’tan korkun.

Son olarak biz, Tunus’un tüm dürüst insanlarını bu konuda onurlu bir duruşa davet ediyoruz. Aksi takdirde tarih, ya bizi sessiz işbirlikçiler olarak ya da Allah korusun yeni sömürgeciliğin yalancı tanıkları olarak tarihe geçecektir.