Hizb-ut Tahrir / Tunus, Libya'da Tunuslu diplomatik misyon yürüten yöneticilerin kaçırılmasının şeran kabul edilemez ve yerilen bir eylem olduğunu vurgular. Her saat daha çok günahları vesile olur. Müslümanı korkutmak, zarar vermek, rehin almak en iğrenç suçlardan biridir.

Niyetleri ne olursa olsun kaçıranlara deriz ki: Bu eylem, açıkça Şeriata aykırıdır. Aile bazında ve örgütsel düzeyde intikam duygularını körükler. Ve daha da kötüsü, istihbarat teşkilatları ülkelerinin çıkarlarını sağlamak için bu gibi eylemlerde kaos çıkarma imkanı bulabilirler.

Biz, genel olarak Libya halkına da deriz ki: Biz, tek bir ümmetiz, aramızdaki sınırlar sömürgecilik sınırlarıdır. Şiddetle reddetmeli ve onları yok etmek için çalışmalıyız. Düşman Kaddafi döneminde Tunuslu kardeşlerinizin yüreklerinde size karşı beslediği merhameti hatırlayın. Libya'dan kaçan kadın erkek kardeşlerine evlerini ve yüreklerini açmak, onları her türlü zilletten korumak için adeta birbirleriyle yarıştılar. Bu dayanışma büyük bir kazançtır. Heder etmek ve yıkmaktan ziyade korumak gerekir. Şeytanların yeniden aramıza kin ve nefret tohumlarını üflemelerine imkân vermeyin.

إِنَّمَا الْمُؤْمِنُونَ إِخْوَةٌ فَأَصْلِحُوا بَيْنَ أَخَوَيْكُمْ وَاتَّقُوا اللَّهَ لَعَلَّكُمْ تُرْحَمُونَ "Müminler ancak kardeştirler. Öyleyse kardeşlerinizin arasını düzeltin. Allah'a karşı gelmekten sakının ki size merhamet edilsin." ^{[Hucurat 10]}

Orada ve buradaki yöneticilerden kurtularak tarihi anı yakalamak üzereyiz. Halklar arasında kalıcı ve nihai birlikteliğe adım adım ilerliyoruz. Onun için işleri iyice karmaşık hale getirmeyin ve düşmanların bize tuzak kurmalarının önünü açmayın.