Pazartesi, 23 Cumade’l Ûlâ 1446 | 2024/11/25
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü


حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Tunus Vilayeti
Medya Bürosu

No: TNu2013BAu20132013u2013MBu2013TRu20130025 H. 24 Zilhicce 1434
M. Salı, 29 Ekim 2013

Basın Açıklaması Tunus'taki Güvenlik Hakkında

Tunus, gergin ve krizsel bir dönem yaşıyor. Zaten amaç da budur. Yapay olay ve koşullar üretiliyor, terörizm istihdam ediliyor, savunmasız ve mustazafların iradesi eziliyor. Hatta pak ve temiz kanlar istismar ediliyor. Amaç iktidara ulaşmak ya da iktidarda kalabilmektir. Tüm bunların arkasında haram ve helal ölçüsü tanımayan acımasız vahşiyane güçler var. Bu durumda tehlikeli olan husus şudur ki bazı insanlar ülkeyi devrim ya da seçim veya halk yoluyla ele geçiremediler, ülkeye sektörel açıdan egemen olamadılar, yani tam olarak ordu ve güvenlik teşkilatı üzerinden kontrol edemediler. Bu yüzden önlerinde tek seçenek kaldı, ülkeyi güvenlik sektörüne doğru itmek, konumlandırmak, yönetim ve devletin iradesinden başka bir irade yönünde konum ve tutum almaktır. Yani ne pahasına olursa olsun neye yol açarsa açsın iktidara saldırmak projesidir. Aynı teşkilatın insanları arasında çatışma ve anlaşmazlık vardır. Çünkü güvenlik teşkilatı elemanları, aynı irade de değiller. Bu da aralarında alınan kararda, kararın uygulanmasında ve sadakatte uyuşmazlığa, anlaşmazlığa neden olabilir. İşte bu kaosun ta kendisidir. Bu kaos, sokaklarda genel kaos ve kargaşaya yol açar. Biz bugünlerde bunun için korkunç girişimlerin yapıldığını gördük. Bazıları, intikam iddiası ile ve ellerinizi bizden çekin isteği altında idari karar doğrultusu dışında hareket ediyor. İşkence, intikam, ucu açık tutuklamalar, tehdit ve sindirme hakkında sözler işitir olduk. Bunu planlayanlar ya da karışanlar ne kadar iyi niyet içinde olurlarsa olsunlar ülkenin çıkar ve halkına karşıdır. Bu, şiddet, kaos, çok kaynaklı terör, belirsiz sadakat ve çarpık çıkarlara zemin hazırlar. Çünkü Allah korusun ilk kurşunu atanın son kurşunu atacağını konusunda garanti yoktur. Bu da ülkede askeri tedbire veya açıkça ecnebiden yardım dilenmeye veya sömürgeci koşullara kapı aralar. İktidar arzusu, kapışmaya yol açar, güvenlik teşkilatını ele geçirip emrine amade kılar. İşte burada bir değil iki tane cürüm var: Birincisi: Güvenlik teşkilatı, devrimden sonra insanlarla uyum ve uzlaşma sonucu elde ettiği yüksek derecedeki itibarını kaybedebilir. İkincisi: Yeniden diktatörlüğe davet çıkarabilir. Bin Ali döneminde halka polis baskısı uygulandı. Emniyet güçleri, diktatörlük pençesi altındaydık ve diktatör, iradeleri dışında kendilerini kullandı diye o dönemi haklı gösterebiliyorlar. Bugün bazıları yeni bir diktatörlük başlatmak ve kurmak istiyor. Devrimden sonra ne zaman insanlara geniş umut alana ve harika emeller açılmışsa, o zaman insanlardaki bu emelleri öldürmek için iki kat diktatörlük kurduklarına tarih şahitlik etmiştir. Diktatörlüğün bildiğiniz gibi hiçbir sınır tanımaz, işlediği suçların haddi hesabı olmaz. Herkesten önce Tunus'taki terör gerçeklerinden kaynaklanan belirsizlik ortamını ve istihbarat servisindeki çarpıklığı en iyi güvenlik teşkilatı elemanları bilir. Yine uygulayıcılardan önce planlamacıların katliam ve soykırımdan amaçlarının teşkilatın şerefini ve kendi onurlarını kurtarmak olduğunu da iyi bilirler. Güvenlik teşkilatı üyelerinin yılanın başına sarılması akli selim ve Allah ile yapılan samimi ahit ile bağdaşır mı? Mücrim siyasiler, yeri geldiğinde kurban etmekten, yeri geldiğinde sanık sandalyesine oturtmaktan ve başarılı olamayacak gizemli bir darbe projesinde sadece bir araç olarak kullanmaktan asla çekinmezler. Darbenin başarılı olduğunu kabul etsek bile nereye kadar? Darbe dipsiz bir kuyunun girişidir. Sonunu sadece Allah bilir. Güvenlik teşkilatı elemanlarına şunu vurgularız: Doğal yeriniz, ümmet içinde, ümmet ile yorgun bitkin bu halk ile birlikte olmaktır. Sizlerde asıl olan yüksek derecede asalet ve uyanıklığa sahip olmanızdır. Zalimler ve ajanlar hesabına onlardan bir parça olmayınız. Çünkü onlar halkı ganimet, sizleri de sadece bir araç ve vesile olarak görüyor. Halk sizlerden ajanları, hainleri deşifre etmek, cürümlerinden alıkoymak, gerekli yanıtı vermek ve İslami bir belde olması özelliği ile bu temiz ülkeyi savunmanızı beklemektedir. Sakın değersiz bir şeyi hayırla değiştirmeyiniz. Allah ve Rasûlü'nün bizlere müjdelediği günün yakın olduğunu hatırlayın. O gün Suriye ve Filistin'i kurtaracağız. Ümmeti birleştireceğiz, servetlerimizi geri alacağız, siz ve biz el ele dünyaya liderlik ederek şeref ve izzetin en yüksek derecelerine sahip olacağız. Bilin ki Allah, şüphe şeylere bakmaktan sakınan gözleri sever, şehvet arzularından uzak duran aklı da sever. Düşünün, düşünün ve hikmete sarılın.

Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:  يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا لَا تَخُونُوا اللَّهَ وَالرَّسُولَ وَتَخُونُوا أَمَانَاتِكُمْ وَأَنْتُمْ تَعْلَمُونَ  "Ey iman edenler! Allah'a ve Rasûl'e hainlik etmeyin. Bile bile kendi emanetlerinize de hainlik etmeyin." [Enfal 27]

Haklarınız ve teminatlarınıza gelince, yüce İslam'da güvence altındadır. İslam herhangi bir laik sistemden kat kat daha fazlasını verir. Bu meselede çok daha ayrıntılar var. Dileyen gerekli yerlere bakabilir.

Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu: فَأَيُّ الْفَرِيقَيْنِ أَحَقُّ بِالْأَمْنِ إِنْ كُنْتُمْ تَعْلَمُونَ  الَّذِينَ آمَنُوا وَلَمْ يَلْبِسُوا إِيمَانَهُمْ بِظُلْمٍ أُولَئِكَ لَهُمُ الْأَمْنُ وَهُمْ مُهْتَدُونَ "Öyle ise iki taraftan hangisi güvende olmaya daha lâyıktır? Eğer biliyorsanız söyleyin. İman edip de imanlarına zulmü bulaştırmayanlar var ya; işte güven onların hakkıdır. Doğru yolu bulmuş olanlar da onlardır." [Enam 81-82]

حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Tunus Vilayeti
Medya Bürosu
Adres Bilgileri ve Web Sitesi
Telefon: 71345949 / 21430700
http://www.ht-tunisia.info/ar/
Fax: 71345950
E-Mail: tunis@htmedia.info

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER