Pazartesi, 23 Cumade’l Ûlâ 1446 | 2024/11/25
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü


حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Tunus Vilayeti
Medya Bürosu

No: TN-BA-2023-MB-TR-04 H. 10 Raceb 1444
M. Çarşamba, 01 Şubat 2023

Yüksek Seçim Kurumu, kesin sonuçlara göre 29 Ocak 2023 Pazar günü yapılan genel seçimlerin ikinci turuna katılım oranının yüzde 11,4 olduğunu duyurdu. Cumhurbaşkanı Kais Said, Pazartesi akşamı hükümet konağında Başbakan Necla Buden ile yaptığı görüşmede, “Parlamentonun artık hiçbir şey ifade etmediği için halkın yaklaşık yüzde 90’ının seçimlere katılmadığını” söyledi. “Tunuslular, seçim yöntemindeki değişikliğe rağmen neden seçimlere katılmadı?” diye soran Kais Said, “Parlamento, son on yıldır devletin sırtında bir kambur haline gelmiştir, genel seçimlerin birinci ve ikinci turunda yaşananların buna bir tepkidir” cevabını verdi.

Hizb-ut Tahrir / Tunus Vilayeti Medya Bürosu olarak biz, Cumhurbaşkanı Kays Said’in Tunus halkının genel seçimlere katılmaması siyasi safsataları karşısında şunları ifade ediyoruz:

Birincisi: Açıktır ki cumhurbaşkanı Kais Said, bu açıklamasıyla, halkın seçimlere katılmamasında ne kendisinin ne başkanlık sisteminin ne de çağrıda bulunduğu “taban yapısının” hiçbir sorumluluğunun olmadığını, seçimlere katılım oranının düşük olmasının insanların parlamenter sisteme duyduğu nefretten kaynaklandığını söylemek istiyor. Gerçek şu ki, Tunus halkı, insan yapımı hiçbir sistemden hoşlanmadığı için devrimde insan yapımı sistemin devrilmesi çağrısında bulunmuşlardır. Bu seçimlerin gerçek değişim getirmeyeceğinin, rejimi istikrara kavuşturmanın bir aracı olduğunun ve sadece Batı departmanlarının kulu ve kölesi olan kimseleri iktidara getirdiğinin bilincindedirler. Tunusluların anayasa referandumunu boykot etmeleri ve şimdi de genel seçimlere katılmamaları, sömürgecilik ve uşaklarına indirilmiş güçlü bir darbedir. Tunus halkının genel seçimlere katılmamasının sadece meclisten değil tüm sistemden hoşlanmadığının apaçık ilanıdır.

İkincisi: Gerçekten mevcut sistemde seçimler, sistemin ömrünü uzatmaktan başka bir işe yaramaz. Cumhurbaşkanı’nın seçim yasasının değiştirilmesi ya da parlamenter sistemden başkanlık sistemine geçilmesi önerisi, gerçek anlamda bir değişiklik getirmeyecektir. Çünkü sorunlarımızın temeli, şekli ve şemali ne kadar değişirse değişsin mevcut laik sistemlerin ta kendisidir. Laik rejimlerde yönetici şahsın hiçbir önemi yoktur. Dolayısıyla bu başarısız sistemler devam ettiği sürece sorunlarımız da devam edecek ve hatta daha da kötüleşecektir.

Üçüncüsü: Siyasi sınıfın, yöneticilerin ve muhalefetin, Tunus ve halkını kasıp kavuran krizlere çözüm bulamaması, cumhurbaşkanı Kais Said’in halkın sorunlarını çözüm üretmekten daha ziyade sadece yönetimini istikrara kavuşturmayı amaçladığını ortaya koyuyor. Milletvekili seçimleri maskaralığı, kurulacak yeni meclis ile Batılı güçlerin olağanüstü halde çıkma çağrılarına bir yanıttır. Kurulacak yeni meclis, Batı’nın çıkarlarını koruyacak ve hükümetinin IMF’ye verdiği taahhütleri yerine getirecektir. İşler sarpa sardığında bir, iki, hatta on bakanın görevden alınıp yerine başkalarının atanmasının Kais’e hiçbir zararı dokunmayacaktır. Çünkü bakanlar, yağmacı dış departmanların politikalarına boyun eğen rejimin yönelimlerinden ayrı yürütme yetkisine sahip değiller. Tefeci kredi politikası kısa sürede eskisinden daha büyük krizlerle geri gelecektir. Çözümler yanıltıcı olup sorunun kaynağına inmediği sürece insanlar bu krizlerin bedelini geçimleri, onurları ve çocuklarının hayatlarıyla ödeyeceklerdir.

Dördüncüsü: İnsanlar için gerçek bir değişim yaratacak olan İslam’ın siyasal sistemi Hilafette:

- Seçimler adil ve anlamlı olacak. Hilafet devletinde hüküm Allah’a aittir. Bu nedenle bırakın sömürgecilik ve ajanlarını, menfaatçi hiçbir kesim lehine yasa yapılamaz, yapılmasına kesinlikle mahal yoktur.

- Demokrasiden farklı olarak, gerçekten seçmenlerin iradesini ifade eden ve seçimler yoluyla temsilcileri olan insanlar iktidara gelecektir.

- Hilafette otorite halka aittir. İnsanlar İslam Şeriatına göre yönetmek için yöneticiye biat edeceklerdir.

- Şeriata göre halk, seçimlerle yöneticiyi seçmek zorundadır.

- Mezalim Kadısı, zulmü veya anayasayı ihlal ettiği kanıtlandığında, herhangi bir yöneticiyi görevden alabilecektir. Mezalim Kadısı, ırkı veya dinine bakılmaksızın devlet aygıtındaki herhangi bir kişiye karşı yapılan şikâyetleri dinlemekle yükümlüdür.

Böylece Hilafet sisteminde seçimler ve seçim işlemi toplumda adaleti, istikrarı ve insicamı sağlayacaktır. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyuruyor:

إِنِ الْحُكْمُ إِلَّا لِلَّهِ أَمَرَ أَلَّا تَعْبُدُوا إِلَّا إِيَّاهُ ذَٰلِكَ الدِّينُ الْقَيِّمُ وَلَكِنَّ أَكْثَرَ النَّاسِ لَا يَعْلَمُونَHüküm ancak Allaha aittir. O, kendisinden başka hiçbir şeye tapmamanızı emretmiştir. İşte en doğru din budur. Fakat insanların çoğu bilmezler.[Yusuf 40]

حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Tunus Vilayeti
Medya Bürosu
Adres Bilgileri ve Web Sitesi
Telefon: 71345949 / 21430700
http://www.ht-tunisia.info/ar/
Fax: 71345950
E-Mail: tunis@htmedia.info

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER