Her zamanki gibi Sudan parlamentosu, 25 Nisan 2017 Salı günü anayasa değişikliklerini onadı. Acil Durum Komitesi Başkanı ve dün bir basın toplantısı düzenleyen Millet Meclis Başkan Yardımcısına göre, güvenlik ve istihbarat birimlerinin yetkileri artırıldı. Güvenlik ve istihbarat birimleri iç ve dış güvenlikten sorumlu “milli nizam birliği”haline getirildiler. Ayrıca ulusal güvenliği ilgilendiren konularda güvenlik birimlerine mahkeme, savcı ve güvenlik yetkililerinin izniyle “arama ve gizlilikleri ihlal” yetkisi verildi.

Dış güvenlikten sorumlu birim ordudur. İç güvenlikten sorumlu birim de polistir. Hal böyleyken görevi dış ve iç güvenliği korumak olan üçüncü bir birime ne gerek var?

Sömürgeci Batı ülkelerinde güvenlik birimlerinin görevi, ülkelere karşı casusluk yapmaktır. Ülkemizde ise bu durum farklıdır. Ülkemizde güvenlik birimleri, ümmet hakkında zimmet ve ahit gözetmeyen zorba yöneticileri korumak için birey ve gruplara karşı casusluk yapmaktadır. Casusluğun haram olduğu dinde bilinmesi zaruri bilgilerdendir. Zira casusluk caiz değil. Düşman kâfir ve büyükelçiliklerine girip çıkanlar gibi düşman avaneleri müstesna Müslüman veya Gayrimüslim olsun devletin tebaasına karşı casusluk yapmak caiz olmaz.

يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا اجْتَنِبُوا كَثِيرًا مِنَ الظَّنِّ إِنَّ بَعْضَ الظَّنِّ إِثْمٌ وَلا تَجَسَّسُوا وَلا يَغْتَبْ بَعْضُكُمْ بَعْضًا أَيُحِبُّ أَحَدُكُمْ أَنْ يَأْكُلَ لَحْمَ أَخِيهِ مَيْتًا فَكَرِهْتُمُوهُ وَاتَّقُوا اللَّهَ إِنَّ اللَّهَ تَوَّابٌ رَحِيمٌ“Ey iman edenler! Zannın çoğundan kaçının. Çünkü zannın bir kısmı günahtır. Birbirinizin kusurunu araştırmayın. Biriniz diğerinizi arkasından çekiştirmesin. Biriniz, ölmüş kardeşinin etini yemekten hoşlanır mı? İşte bundan tiksindiniz. O halde Allah’tan korkun. Şüphesiz Allah, tevbeyi çok kabul edendir, çok esirgeyicidir.”^{[Hucurat 12]}

Müslüman ülkelerde varolan rejimler, haklarını gasp ederek ve gizliliklerini ihlal ederek insanları kontrol altında tutabiliyorlar. Çünkü bu rejimler, şiddet ve korku yayarak nefes alabiliyor, hayatta kalabiliyor, ömrünü uzatabiliyor. Zira onlar, halkın iradesini yansıtmıyorlar. Güvenli bir ortam oluşturulmasında, adaletin tesisinde ve ülkenin korunmasında başarısız kaldılar. Tek dertleri, iktidar koltuğunu korumak, sömürgeci kâfire hizmet etmek ve ümmete karşı komplolarını uygulamaktır.

Hizb-ut Tahrir / Sudan Vilayeti olarak biz, Sudan halkını özellikle politikacıları, zimmet ve ahde bağlılık göstermeyen bu rejimden uzak durmaya, Hizb-ut Tahrir’in davet ettiği Nübüvvet metodu üzere Raşidi Hilafet Devleti projesini benimsemeye davet ediyoruz. Hilafet, ümmetin tek kurtuluşudur. Âlemlerin Rabbine ait şeri hükümler tarafından belirlenen insanların haklarının yegâne garantörüdür. Hilafet, Hâkim ve Alim olan Allah katından gelmiştir.